kafamı karıştıran reklam. anne-baba kim oluyor bu durumda? yani ortamı yumuşatan, sofraya davet eden? ya da sofra neyin simgesidir? "hepimiz açız", "açlık başlayınca kavga biter" mi denmek isteniyor? soru soru soru...
reklam panolarındaki afişleri dikkatimi çekmiştir. atatürkün çok güzel siyah beyaz bir fotoğrafı ve altında " (bkz: onu özlemeyenimiz var mı?)" sorusu.
neyazıkki bende oluşturmak istedikleri etkinin aksine "evet ya ne yazık ki var." dememi sağlamıştır. bu ülke de hala atatürk'ün yaptıklarının değerini bilmeyenler, onu özlemeyenler, hatta o afişte bile foğrafını görmeye dayanamayan insanlar var.
reklamda türkiyenin ne kadar büyük ve farklı kültürlerden gelen bir aile olduğu üzerinde durulmuş fakat sanırım reklamı fikredenler bile bu armoni içerisinde ortak paydalar bulmakta zorlanmışlar. bunun iyimi yoksa kötümü olduğu üzerine belki saatlerce tartışabilinir fakat atatürk'ün ortak bir payda olmasını gerçekten çok isterdim, sanırım reklamda da bu istenmiş. olmadığını onlar da biliyorlar. *
Ulan bir kere o kız kıçını yayıp kitap okuyor ya anası demiyor mu kalk kızım iki tabakta sen koy sofraya diye. Beyaz türk dönek abimizinde karısı ne lan öyle ananın evine mi geliyorsun sen kaynana evi orası gelir gelmez sofraya çökmek ne demek gelinsen gelinliğini bil. Anneciğim yardım edeyim falan de ama nerde. Küçük kardeş ise ne halt yediği belli değil ha bide ben bu küçük karedşin yerinde olsam dönek abimin suratına indirirdim bir tane. O ne biçim soru lan kiranı ödedin mi diye sorulur mu ananın babanın yanında çok meraklıysan aç telefon sor ulan babada acayip öyle soruya yoksa kiranı ödeyemiyor musun diye sormaz mı insan. Valla beni böyle derin düşüncelere sevk etmiş bir reklamdır bu.
Ha birde Türkiye Karnını aynı sofrada doyuran bir ülke ama bazıları o sofrada kuru ekmeğe talimken bazıları papermoonda yemek yiyor.
bir reklam icin fazla öge iceren,pek de samimimi olmayan reklam.sadece ay evet cok mutluyuz ve hep birlikteyiz diyip aydın doganın cıkarlarını korumayı temel ilke edinmis bir gazeteyi okuyanları cezbedecek reklam.
Objektif bir gözle baktığımda son derece başarılı bulduğum gazete reklamıdır.. Son zamanlarda birde zaman gazetesinin kafa kafayamı gelicez, kafa kafayamı vericez temalı reklamı başarılıydı.. Reklamcılıktaki kalite artşının örneği çalışma...
abi: dönek komunist. şu an türkiye'de aydın veya elit kesim deniyor bunlara. (chp)
kız: azılı komunist. dönmemiş takdir ettim. (çirkinliğini komunistliğinin kanıtıdır) (tkp. ödp, ip, vs)
kardeş: bildiğin milliyetçi. ya da ülkücü. ne bileyim adını sen koy. (mhp)
hemen hemen bu şekildedir. gönül isterdi ki yolda gördüğümüz 2 kişiden biri olan ak parti'liyi temsilen de evin bir köşesinde zikir çeken çarşaflı kadın veya takke-takunyak-tesbih kombinasyonuyla kendinden geçen bir adam olsun. çünkü ak parti'ye oy verenlerin hepsi öyle siz bilmiyorsunuz. es geçmişler, yapacak birşey yok.
bu arada hergün türkiye'yi karıştırmaya yönelik kasıtlı haberler çıkaran editör ve köşe yazarlarıyla dolu bu gastemize çok ironik kaçmış bu reklam entry'mize son vermeden belirtelim.
aile bireyleri de dikkat çekmeyi başarmıştır;
*üniversite yıllarında solcu geçinen pragmatist bir ağabey(öyle görünüyor zira -üniversitedeki düşüncelerine ne oldu abey diyen kız kardeşten bunu anlayabiliyoruz)
*burju burju* kokan aykırı kız kardeş.
*milliyetçilikten nasibini almış, aklı bir karış havada ufak çocuk.
*büyük ihtimalle askeri kökenli bir baba. "çocuklar kesin artık hadi sofraya"
*anne pek anlatılmamış fakat anne iyilik* timsali olsa gerek.
'hani nerede 70 milyonun diğer bireyleri' sorusunu da akıllara getirmiştir bu reklam.
aydın doğanın devlete bir trilyon borcunun ertelenmesinden sonra geç bile kalmış reklamdır.
ayrıca seçimlerden hemen sonraki gün yayınlanması da başbakanımızın deyimiyle ''manidardır''
hatırlayan olur mu bilmem, bu futbol manyağı erkek kardeş ile entel abla rolündeki kız kısa zaman önce bir boya firmasının reklamında oynuyordu. o reklamda da başta ayrılan bir çift olduklarını sanıyoduk da sonradan anlıyorduk boya reklamı olduğunu.
bu reklamı da izlerken önce bir şaşırdım boyacıyla ev sahibi işi pişirmiş, aile olmuşlar ahahaha diye gülerken hürriyet reklamı olduğunu görmek enteresandı tabi.
tanım: bir hürriyet reklamı.
ilk gördüğümde merakla takip ettim. her geçen saniye aklımdan binbir türlü reklam çeşitlemeleri geçiyor. "acaba araba reklamı mı lan?" yok yok olamaz, araba reklamında gazete okuyan yaşlı moruk olur mu ? okey reklamı olabilir mi ? yok yok oda olamaz küçük çocuk falan var.
reklamın sonunda gördümki gazete reklamıymış. hayatımda gördüğüm en başarısız reklam. azerbaycanda ki diş macunu reklamlarında "dişlerinize itinayla beyazlık temin edilir" sloganı bile daha iyi.
dikkat çekmek için drama moduna giren onlarca reklamdan bir tanesi olmuş. heleki yaşlı amca nın "kesin çocuklar hadi yemeğe" lafı felaket sırıtmış.
*büyük abi: okumuş, bol para kaznmış, ideal evlilik yapmış, pragmatist bir kişilik (sanırım okul yılların devrimciymiş -kız kardeş repliği bunu gösteriyo,ama para bulunca düşünceleri değişmiş)
*ortanca kardeş olan kız: entle- kuntel, fenminst, ukala, herşeyi ben bilirimci, lafı gediğine koyan, asi ama evde kalmış tek sevgilis kitapları olmuş kişi.
*küçük erkek kardeş: futbol ve fanatizmle afyonlanmış beyne sahip bir bünye. sisyasetle işel güçle alakası olmayan aymaz. tek ilgi alanı gazatenin arka sayfasında bulunan spor haberleri. sanırım paparazzi ile de ilgilenmekte.
*baba: ailenin direği. yıllarca çalışımış sonrada huzura ererim diye köşesine çekilmiş bir sosyal demokrat görünümlü memur emeklisi. yıllarca çalışmış çabalamış "aman evlatlarım iyi insanlar olsu" demiş ama bu beklenti onu fazlasıyla yanıltmış, bünyesini mahfetmiştir. yılların aşındırdığı bünyesi artık semeye dönmüşütür, artık çocuklarını kifayetsiz ve durgun bakışlarla izlmektedir "aman tanrım ben ne yapmışım" hesabına.
*anne: yuvayı yapan dişi kuş rolündeki kişidir. biraz muhafazakardır. evde yaşayan zibidilerin esas yükünü bu kadıncağız çekmiştir. anadır yüreği dayanamaz, tek bildiği şey "allah akıl fikir ve sağlık versindir".
tüm klişelerin bir arada toplandığı reklam filmidir. okuyan ,sorgulayan solcu kız,parayı gören dönek solcu erkek,holigan tipli lay lay lom küçük kardeş ve tüm bunlara merhametle bakan anne ve baba. bu mudur hayatın tüm kesitleri? bizi bunlar mı yansıtır gerçekten? muamma.
götünü yayıp oturan kız kardeşin ne işle meşgul olduğunu çok merak ettiğim reklamdır. devamını istiyoruz. bi' de o abinin karısı da ne geniş, kocana çemkiriyolar ailecenek sen eve geliyorsun direk yemeğe oturuyorsun. ayıp denen bi şey var.
olayların çok hızlı geliştiği, birbirinden kopuk ve saçma diyaloglar barındıran bir reklam.
büyük abi: ee bu ayki kiranı halledebildin mi?
küçük kardeş: hallettim hallettim merak etme
büyük abi: hadi ya
gıcık kız kardeş: zengin oldun tamamda, üniversitedeki fikirlerine ne oldu senin abi? **
büyük abi: ya sizin benle ne alıp veremediğiniz var?
küçük kardeş: bi dk. ben öyle bişey söylemedimki herkes kendi hayat mücadelesini veriyo.
gıcık kız kardeş: sen henüz hiçbişey başarmadın. abi seninde başarın sadece para odaklı.
büyük abi: siz herşeyi çok kolay zannediyosunuz.
"ulan noluyoruz, bu hürriyet kardeşi kardeşe mi düşürüyor yoksa" diye korkutan reklamdır.
hürriyetin son sacmalıgı. reklamdaki karakterler o kadar yapmacık ki cocuk bile inanamaz. ayrıca türkiye o masadaki üc beş kişiye indirgenecek kadar kücük bir ülke degildir. türkiye yetmiş milyonu asan nufusuyla bir suru farklı etnik koken ve farklı düşüncelerden olusan bir ülkedir. o insanlar bizi temsil edemez, etmemeli.
