adamın kantin işletmecisi olduğu da gözardı edilmemeli. nitekim genelde bozuk para alıp vermekte.
tost: 2 lira.
simit: 50 kr.
ayran: 75 kr.
sakız: 25 kr.
uzun dil: 50 kr.
cizgisiz kağıt: 5 kr.
kalem: 75 lira
silgi:50 kr.
kalem traş:50 kr.
permatik:1 lira.
komşusu aç yatan bizden değildir. para biriktirmek hiç akıllıca birşey değildir. adam karadenizli olduğunu ispatlamıştır. kıyamete kadar tek hak din olan islama göre para biriktirmek yerine yapılması gerekenler şöyledir:
1- para orada boş boş durmak yerine bir işe yaramalı, adam en azından karnı aç yatan yetimi doyurmalıdır.
2- o yetimlere iş kurmalı yada iş kurmaları için fon sağlamalıdır.
(yetim derken sadece çocukları kastedmiyorum yaşlı insanlar da yetim)
3- ihtiyacı olan birine faizsiz borç vermelidir.
4- parayı çok güvendiği bir hayır kurumuna borç verebilir.
5- ilk iki madde sadaka sayılır, bu yüzden herşeyi yoktan var eden ona kat kat fazlası ile ona geri verir.
(avrupa ülkeleri neden krizde: avrupada zenginler kazandığından çok daha az para harcıyor. haliyle bu fakir ve orta halli halkı içinden çıkılmaz bir kıskaca alıyor. ama bu daha çok arsaların zenginlerin eline geçmesi ile alakalı. uyarıyorum çünkü bu türkiyede de başladı.)
6- daha fazla uzatabilirdim ama siz benim aklıma gelmeyenleri de biliyorsunuz.
mümkündür. formül etmeye gerek yok. adam günde 1 tl attım demiyor. her gün alışverişlerden kalan 1 tl'leri attım diyor. her alış verişindeki bozukluklara dokunmasa olur.
ancak! her seferinde, cebindeki bozukluklardan harcamayıp kağıt paraya davranırsa, günde 5 tl'ye bir ekmek yemiş demektir.
