7 mart 2009 hacettepe beşiktaş maçı

entry43 galeri0
    34.
  1. deplasman organizasyonu için hafta içinden plan yapılan, ama "ben bilet parası vermem", "yok çok pahalı olacak" diyen arkadaşların geri vitesiyle tek başına kalınan ve c.tesi sabahı uyandığında hadi bir maceraperestlik yapiym diyerek stadın önünden kalkan 30 yaşındaki otobüslerden birine atlayarak, kabataş hakan, ankaralı ayhan, tatar şenol, giresunlu mustafa, miço gibi çarşının önde gelen isimleriyle birlikte yolculuk yapma şansı yakalanan, saat 9.30'da çıkılan yolculuğun sonunda yaklaşık 71 kere çiş molası vererek(o kadar alkol tüketimine yine az ama...) ve ankara'ya 50 kilometre kala ön sol lastiğin bomba gibi patlaması sonucunda 1.5 saat daha gecikerek saat 18.30 stad kapısında olabildiğim maçtır... dönüşte arabasında olan yeri benle paylaşan tribüncü kardeşlerimi de anmadan geçemeyeceğim. nitekim el yordamıyla sıkılan biconlara sahip bir otobüsle dönüş yolculuğu çok umut vaadedmiyordu...
    0 ...
  2. 33.
  3. hacettepe'nin matematiksel olarak olmasa bile mantıksal olarak artık küme düştüğü maçtır...
    0 ...
  4. 32.
  5. nobre'nin tam bir golcü vuruşuyla kafa golü attığı maç. delgado'nun golde ele değdi mi karar veremedim, bobo'nun gol tam balık.
    0 ...
  6. 31.
  7. besiktas'a fiksturde ikinciligi saglayan, sonucu 2-3 besiktas'in galibiyeti ile biten, az biraz da olsa bizi kanser eden mac. mactan sonra hep bir agizdan; sampiyon olacagiz besiktas'im bu sene, insallah.
    1 ...
  8. 30.
  9. beşiktaş'ın iyi oynamadan kazandığı karşılaşmadır.

    maç öncesinde hakem hakkında olumsuz düşüncelerim vardı, bülent yıldırım sonuca etki edecek hata yapmamasına rağmen tarafımca asla beğenilmeyen ve beğenilmeyecek bir hakemdir. nobre'nin baldırına gelen tekmeye kartın çıkmaması, benzer posizyonlarda hacettepeli oyunculara kart çıkmamasına rağmen zapo'ya basit kart çıkması ilginçti. neyse bu kadar çatlak su kaçırmaz diyoruz. maçı katletmeyerek yüzümü kara çıkardı(!) geçen sene inönü'deki trabzonspor maçından önce de yazmıştım hakkında o maçta sağ olsun(!) yüzümü kara çıkarmamıştı(!).

    maça gelince, ilk 20 dakika beşiktaş çok sağlam top oynadı ernst'in topunun direkten dönmesi ve ilk 2 gol de bu dakikaya kadar oldu zaten. ernst'in muhteşem topu direkten döndü, nobre vuramadı takım istekliydi, dahası ikinci yarıdaki maçlardaki performansının aksine delgado istekliydi hatta sergen yalçın'ın "halı saha topçusu" benzetmesini sonuna kadar haklı çıkarıyordu bu "halı saha" stadta. çalım atmalar, koşmalar falan delgado için olumlu görüş oluşmasına neden oldu, gol de zaten böyle halı sahalarda attığımız goller gibiydi, ardından bobo'nun nobre'ye asisti vardı. takım iyi yükleniyordu ta ki, 20. dakikaya kadar. öyle olmaz bir pozisyondan gol geldi ki, takım bir anda durdu. o dakikadan sonra sahada hacettepe beşiktaş'ı "takım" statüsünden çıkardı. özellikle kendi atak yönlerine göre sol kanattan her geldikleri pozisyonu ceza sahası içine ortaladılar, ekrem dağ kanadından gelen her topta hata yaptı. ilk yarının son dakikasındaki hakan'ın mükemmel çıkardığı top maçın kader anıydı.

    mustafa denizli, 4-4-2 bir sistemde ekrem dağ defansın sağında, torman-zapo tandemde delinho defansın sağında oynuyordu. tello ayağının tersine sağda, delgado da ayağının tersine solda oynarken sivok ve ernst göbekteydi. tello ve delgado sahada olmasına rağmen takım aslında "10 numarasız" bir sistemdeydi. ayaklarının tersinde kanatlarda olmalarının sebebi de denizli'nin düşüncesine göre atak yapılırken kaleye şut atmaları böylece daha rahat gol vuruşu yapabilmeleri düşüncesiydi ona göre takım bir anda 4 forvetli bir hale bürünebilirdi. 20. dakikadan sonra koşmayan bir delgado ortaya çıkınca, sivok saklanınca, ekrem dağ her pozisyonda rakibe geçit verince, zapo sık sık pozisyon hatası yapınca rakibin baskısı bunalttı. mustafa denizli ise ilk yarıda 25 dakika boyunca seyretti! kendisinden oyuncu değişikliği beklemedik ama sivok'u zapo'nun yanına çekersin, toraman'ı defansın sağına getirirsin, ekrem'i sağ açığa alır tello'yu sağ içte oynatırsın. tello koşan adam olduğundan ernst delgado yanındayken düştüğü yorgun duruma düşmez. ama izledi, 2. yarının başında ise, delinho'yu oyundan alıp, akasyan ekrem'i defansın soluna aldı. serdar kurtuluş sağ tarafın yeni sahibiydi.

    hacettepeli futbolcular ikinci yarıda bu defa atak yönlerine göre sağ taraftan saldırdılar malum ekrem beşiktaş'ın solundaydı artık ve yine başarılı oldular, mustafa denizli'nin ilginç değişikliği kanserli bölümün hacettepe'nin sol kanat oyuncuları değil, ekrem dağ olduğunu net olarak ortaya koydu. beşiktaş hiç ummadığı bir anda hacettepeli bir defans oyuncusu ve kaleci recep ortaklığından 3. golü bobo ile buldu. golden sonra da beşiktaş'ın orta saha kopukluğu ve defansif anlamdaki zayıflığı yürkleri hoplattı. 87. dakikadaki yine ekrem dağ'ın kanadından gelen atakla hacettepe 2. golü buldu. uzatmalardaki serbest vuruş ise geçen haftaki ibb maçında yenilen golü akla getirdi ve tedirgin etti. son saniyelerdeki tello'nun müthiş koşusu ve kaçırdığı pozisyon ise bizlere "hadi be" dedirtti.

    sonuç olarak beşiktaş iyi oynamadığı bir maçı kazandı. hacettepe açısından ise ligde kalmak mucizenin ötesindeki topraklarda artık.

    futbolcular ile tek tek ilgilenirsek;

    hakan; maçın en iyi oyuncularındandı, ilk yarının son anlarında çıkardığı şut ile belki de maçın kaybedilmesine sebep olabilecek bir moral çöküşünü engelledi. 2-0 öne geçip soyunma odasını 2-2 gitmek ağır yük olurdu.

    ekrem dağ; takımın en kötüsüydü. rakibini karşıladığı -karşılayamadığı- bütün ataklarda çalım yedi. ilk yarıdaki yenilen bütün ataklar kanadından geldi, ikinci yarıda sola geçti kanat değiştirmesine rağmen kötü performansını sürdürdü. 90 dakika tahammül edildi.

    toraman; iyi performanslar sergilediği sağ kanattan bu maçta tandeme geldi, yerinde müdahalelerde bulunmaya gayret etti.

    zapo; iyi değildi. vasattı, ilk geldiği zamanlarki performansı sergileyemiyor ne zamandır, yedek kalmak da iyice hamlaştırmış, formayı sırtına geçirmişken bir daha bırakmaması kendi faydasına.

    delinho; iyiydi, ligin ikinci yarısı ile beraber müthiş performanslar sergiliyor. önceki maçların aksine çok küçük bir performans düşüklüğü vardı ama bu ufak düşüş çok da önemli değildi, normal karşılandı.

    tello; asistini yaptı, orta sahada koşan adamdı, sahada basmadık yer bırakmadı eski performansına kavuşmasını takdirle karşılıyoruz.

    ernst; yine iyiydi alman. sivok'un form düşüklüğü etkiledi, yine kesti, yine atak başlattı, seviyoruz kendisini.

    sivok; kötü günündeydi, cisse'ye her maç söverdik ama "cisse mi, sivok mu?" sorusuna cevap verilemiyor bu performansından sonra. savruktu. yerinde müdahaleleri vardı ama "iyi sivok" değildi maçta.

    delgado; takım golü yiyene kadar iyiydi. halı saha topçusu olması sebebiyle kendisine uygun sahayı da bulmuştu, golünü attı ama 20. dakikadan sonra ne mücadele etti, ne dikine pas attı. yan ve geri pasları öldürüyor bizi.

    bobo; nobre'nin yükünü paylaşması ve attırdığı ikinci golle iyi görüntü verdi daha hızlı olması lazım biz beşiktaşlıların hızı konusundaki "götünü kaldıramıyo abi" düşüncesi hala mevcut.

    nobre; yine mücadele etti gerçek kaptan. sakatlığına rağmen iyiydi, golünü de çaktı. tek temennimiz sarı kartı haftaya da görmeyip sivas maçı için cezalı duruma düşmemesi.

    serdar kurtuluş; oyuna 2. yarıda dahil oldu, antalyaspor maçındaki kanser eden, küfrettiren, savruk ve dağinık futbolunu toparlamış.

    cisse; taze kan olarak girdi kötü denilemez tıpkı iyi denilemediği gibi.

    yusuf; koşması ve yorulması lazım, durarak ara pas atma devri geçti yusuf.

    mustafa denizli; ilginç tercihlerde. antalyaspor maçında serdar kurtuluş akla zarar işler yaptı 90 dakika tahammül etti, bu maçta ekrem akla zarar işler yaptı bu maçta da ona tahammül etti. geniş ve birden fazla yerde kullanabildiği çok adam var kadrosunda ama tercihlerin en kötüsünü tercih ediyor. 30 dakikada direktif verse sivok tandeme, toraman defansın sağına, ekrem sağ açığa, tello sağ içe gelse takım rahatlayacak savunma yönünden ama bekliyor 2. yarıda da aksayan adamı değil, oynayan adamı oyunda alıyor. maçı zorla zora sokuyor ama ilginç şekilde 26. hafta kehaneti yolundan sapmadan ilerliyor. 25. hafta sivas'ta sivasspor'u mağlup ederse takım liderlik koltuğuna oturuyor.

    kötü oynadığımız maçta 3 puan aldık, mutluyuz, şampiyonluk yolunda keskin virajlardan birini atlattık.

    19 mayıs stadı'nı inönü'ye çeviren beşiktaşlılar ise alkışlamamak elde değildi.

    son olarak;

    bu sene şampiyon görelim sizi
    ölmeden mezara koymayın bizi
    korkutmaz bizleri musalla taşı
    ölümüne seviyoruz biz beşiktaş'ı

    (bkz: siyah ulan)
    5 ...
  10. 29.
  11. beşiktaşın sivasa yenilmezse şampiyonluğun en büyük adayı olacağını gösteren maç.Hadi söylemeden etmeyeyim: (bkz: bir galatasaray lı olarak)
    0 ...
  12. 28.
  13. beşiktaş'ın banko olarak yazılan kuponlarda bir ara "ulan acaba alamayacak mı maçı" şeklindeki iç geçirmelerimize sebebiyet verdiği maçtır.
    0 ...
  14. 27.
  15. beşiktaşımızın zor da olsa 3 puan aldığı karşılaşmadır.

    maçı 90 dakika izleyenler, beşiktaş'ın 26-45. dakikalar arasında zorlandığını, defansif açıdan kötü bir futbol sergilediği görecektir. özellikle hacettepe'nin ilk golü tam bir şans golü. ikinici yarıda bir benzerini de bobo atmıştır. lakin bobo'nun pozisyondaki zekası takdir edilesidir. * *
    bugun takım olarak mücadeleden yoksun bir beşiktaş vardı sahada. nobre çıkınca ne yaptıgını bileyen tipler sahada deli gibi koştular bugun. allahtan sivok ile toraman gerçekten iyi maç cıkardılar da saçma sapan bir puan kaybı olmadı bugun.

    futbol garip bir spor. 20 dakikada 2-0 'ı buluyorsun. bundan sonra rakibe çökemiyorsan ve 20 dakika mahkum oynuyorsan bunun adı rezilliktir.

    bu maçın bir benzerini, yine aynı sahada, bir gündüz maçında gençlerbirliği ile oynamıştık. senaryo yine aynı idi. tek fark, bugunkü defans anlayışımızın berbatlığı sadece...

    bu maçın sonunda mutlaka hakem konuşuruz diye düşünmüştüm. zira maça etkiyecek büyük bir hata yapmadı bülent yıldırım. tek canımı sıkan nobre'ye atılan tekmeyi es geçmesiydi.

    maça 2-0 malup başlayan, rakibin bir topu direkten dondugu dakikalarda sanş golü ile maça ortakmış gibi görünüp, maçın sonuna kadar beşiktaş'a ancak eskortluk edebilen bir takım için "1 puanı hak ettiler" demek allah korkusu olan bireyler için ciddi derecede sakıncalıdır. sanırım link hatlarındaki arızadan dolayı galatasaray - bursaspor maçı ile karıştı. olur öyle şeyler...

    1-3'i bulduğumuz dakikalarda maçın 5 olmaması için hiçbir sebep yoktu. hacettepe ciddi bir tempo kaybı ile oyundan düşmüştü zira. ama onu da beceremedi bizim mücadele yoksunu orta sahamız.

    bir takımın ayarı ile fazla oynamamak lazımdır. yoksa bozulacak mazallah!
    1 ...
  16. 26.
  17. maçtan çok oyuncu isimleri ilginç geldi

    Hacettepe
    tozo
    zoko
    Patio

    Beşiktaş
    tello
    bobo
    holosko
    zapo * *
    delgado *
    rica ediyorum formalara isimler yazılsın, mesela tello'ya Rodrigo yazsınlar. ama yok lan yine olmuyor. of ulan of ömrüm tükendi.

    niye böyle boş bi konu üstünde bu kadar çok çaba harcadım onu da bilmiyorum.
    2 ...
  18. 25.
  19. 24.
  20. bi 5 dk daha olsa hacettepe atardı bi tane daha ama olmadı..
    hacettepe 2-3 beşiktaş.
    ayrıca beşiktaş taraftarının hacettepe ye atılan 3 golün ardından gaza gelip 'oleeyyy oleyy oleyy oleeyy şampiyon beşiktaş' şeklinde bağırdıkları karşılaşma..*
    2 ...
  21. 23.
  22. son dakikaları sanal bir gerginlikle geçen, şampiyonluk yolunda önemli bir 3 puanın alındığı maç olmuştur.
    0 ...
  23. 22.
  24. bitmiştir.

    edit: noldu hocam devam mı ediyor sizin tvde.
    4 ...
  25. 21.
  26. bjk'li oyunculardan yere dusenlerin kalkmak istemediği maç. tribunler yusuf yusuf diye inliyor adeta...
    1 ...
  27. 20.
  28. 2-3 olmuştur. beşiktaş adamı kanser eder teorisinin kanunlaştırılmasını talep ediyorum.
    1 ...
  29. 19.
  30. delgado çıkınca tello kaptan oldu. ayrıca taraftar biraz daha organize olsa tam inönü olacak. süperler! hepsine helal olsun.
    2 ...
  31. 18.
  32. galatasaraylı aydın kadar olmasa da bobo'nun şans ile gol attığı maç.
    1 ...
  33. 17.
  34. bobo'nun şansa da olsa attığı güzel gol ile skor 1-3 oldu.
    1 ...
  35. 16.
  36. 3-1 olmuş maçtır dakika 68 bobo.
    0 ...
  37. 15.
  38. tuttuğum takımın, dünyanın en disiplinsiz takımı olduğunu ortaya çıkaran karşılaşma.

    disiplinsiz olmak, koşmamak veya 1 gol yediğin zaman dağılmak değildir.
    disiplinsiz olmak, 2 gol atınca götünün kalkmasıdır. gerçekten anlam veremiyorum.

    karşılaşmanın hakemi devre arası acil duş alsın. her zerresi leş gibi eyyam kokuyor. hem yeteneksiz hem basiretsiz. gitsin boks maçı hakemi olsun. orada istediği kadar sertlik var.

    hakan arıkan özel not: seni sevmiyorum arkadaşım. istersen 10 gol kurtar, ama allah aşkına her pozisyon sonrası sakatlanma. sinirlerim hopluyor kamera sana zoom yapınca. ayağa kalk erkek gibi oyna.
    4 ...
  39. 14.
  40. beşiktaşımızın gol yedikten sonra gereksiz bir telaşa kapıldığı maç. farka gider bu maç derken ilk yarı ucuz kurtulduk demeye başladık. hacettepe de ne coştu arkadaş golden sonra.
    rahat bir ikinci yarı olmayacak.
    1 ...
  41. 13.
  42. ilk yarının son dakikalarında hacettepenin ciddi bir baskısı oldu, hele 45+1 de beşiktaş beraberlik golünü yemediyse bunu ilginç bir şekilde hakan arıkan'a borçlu; harika bir top çıkardı.

    gözlerin holosko yu aradığı maçtır.
    0 ...
  43. 12.
  44. ilk yarısı 1-2 biten maç. beşiktaş çok harika top oynarken aklına ''ulan ben taraftarımı kanser etmeden maç izletir miyim?'' alışkanlığı geldi ve golü yedi. daha da yemeye çlışıyor. alıştık artık.
    4 ...
  45. 11.
  46. 2 gelsin iki 2 gelsin 2 sikicem böyle işi tezahüratları eşliğinde nobre'nin golüyle 0-2 olan maç.
    0 ...
  47. 10.
  48. 0-1. müthiş kontrol soğuk kanlı bir vuruş ve gol. delgadoooooo...
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük