bestesini atilla özdemiroğlu nun yaptığı
- tanrım tek başına koyma kullarını, yalnızlığa ancak sen dayanırsın
diye başlayıp, "ver allahım ver" şeklinde devam eden bir de şarkısı vardır.
2006-07 sezonunda diyarbakır devlet tiyatrosu'nda ismet hürmüzlü tarafından sahnelenmiş, yurt içi ve yurtdışı turneleri dahil 60 küsur temsil vermiş sadık şendil oyunudur. bahsi geçen pek keyifli yorumun rol dağılımı da şu şekildedir: Filiz Kılıç, Lale Ertiş Gençtürk, Selim Bayraktar, Uğur Çınar, Pınar Gün, Ali Çelik, Gözen Müftüoğlu, Murat Bölük. her ne kadar 3 saate yakın sürekli sahnede bulunan oyuncuların acısını paylaşsak da, aman sabahlar olmasındır. tekrar olsun tekrar izlensindir. :)
edit: Genel istek üzerine (ne demekse) Kasım 2007 itibariyle Diyarbakır Devlet Tiyatrosu Orhan Asena Sahnesi'nde yeniden izleyiciyle buluşacak olan oyundur.
TANRIM
Tanrım tek başına koyma kullarını
Yalnızlığa ancak sen dayanırsın
Eşsiz dostsuz kalanın zordur halleri
Yalnızlığa ancak sen dayanırsın
Şu gelen yar olaydı
Elinde nar olaydı
ikimiz bir gömlekte
Yakası dar olaydı
Yeşil bağın üzümü
Yola diktim gözümü
Ne gelen var ne giden
Kime deyim sözümü
Tanrım tek başına koyma kullarını
Yalnızlığa ancak sen dayanırsın
Bu dünyada cefa çektirme bize
Yalnızlığa ancak sen dayanırsın
Güveyli evler gördüm
Kurulmuş yaya benzer
Güveysiz evler gördüm
Kurumuş çaya benzer
Tanrım tek başına koyma kullarını
Yalnızlığa ancak sen dayanırsın
Güzel çirkin deme sen kayır yine
Bir munasip koca her birimize
Hasretini çekmislere
Tazeyken dul kalmışlara
Alı gülü solmuşlara
Ver ver ver ver
Gökte uçan kuşlara
Kurumuş kocamışlara
Boynu bükük kalmışlara
Ver ver ver ver
Hey tanrı bana üç tane
Üç de yetmez beş tane
Bes de yetmez yedi tane
Ver ver ver ver
Ver allahım ver
Diyarbakır devlet tiyatrosu tarafından sahnelenen, gülmekten kırıp geçiren, turnedeyken altındağ tiyatrosu'nda izleme şansı bulup uyarlamasıyla ve oyuncu performansıyla "aha budur işte" dediğim harika tiyatro oyunu. Kadı efendi'nin dans sahnesinde nasıl güldüysem diğer seyircilerin bir kısmı o andan sonra sahneyi bırakıp beniz izlemeye başladı. *
ilkokul arkadaşım olan erkek hürmüz'ün başını çok ağrıtmış karakter.
çocuk aklımızla demediğimizi bırakmamıştık hürmüz'e. o günlerde ne kadar acı çektiğini, o minicik yüreciğin nasıl kırıldığını bu yaşımda anlayabiliyor ve fakat bu medya aracılığıyla sizlerin huzurunda kendisinden özür dileyemiyorum. çünkü -bittabi- feysbuk'ta bulup "vay! hürmüz n'aber lan, sekinciyi almışsın diye duyduk, var mı lan aslı astarı doyumsuz p.ç?!" demişliğim var daha iki gün evvel..
fragmandan anlaşıldığı kadarıyla nurgül yeşilçay'ın döktürdüğü film. gülse birsel olmamış gibi gözüküyor ama kadro muhteşem!
her ezel akay filmi gibi; izlenesi hatta arşivlenesi.
çok keyifli bir filmdi. bu tür yıldızlar karması türünde kadroların çektiği filmler kimi zaman başarısız olur ama bu film enfesti. gerçekten böylesine güzel bir hikaye çok güzel bir şekilde beyazperdeye yansıtılmış. mekan ve kostümler çok harikaydı, müzikler ise mükemmel ötesiydi. ayrıca shaman dans grubu da filmdeki müziklere çok güzel eşlik etmiş ve harika motifler ortaya çıkmış. ama ender akay müzikleriyle filme ayrı bir renk katmış, kendisini tebrik etmek lazım. ezel akay böyle bir kardeşe sahip olduğu için çok şanslı.
nurgül yeşilçay bu filmde bambaşka oynamış, kendisine hayran kaldım. döktürmüş resmen, helal olsun. ayrıca cengiz küçükayvaz'ın ve öner erkan'ın tiplemeleri müthişti. filmde bu ikili apayrı bir yere sahip. erkan can'ı zaten konuşmaya gerek yok. umarım herkes bu keyifli filmi izleme fırsatı bulur. sinema sezonu açıldı, bu hafta birbirinden bomba filmler geliyor. dilerim o filmler arasında bu film arka plana atılmaz.
ayrıca; filmin kostümleri gittigidiyor.com'da satılacak ve geliri mor çatı sığınma evine bağışlanacak.
ezel akay'ın elinden çıkan süper bir film olmuş. nurgül yeşilçay'ın oyunculuğu, göz kamaştıran güzelliği görülmeye değer.**kadının fendi erkekleri yendi.* 7 tane erkeğin nasıl havasını aldığı, avuçlarını afiyetle yaladığı; yine esprili bir anlatım ile seyirciye sunulmuş.
"te ben gelmişim ta keşan'cıktan. sürttüreyim aççık te beyaw"
--spoiler--
tüm dansların ve müziklerin aşırı güzel olduğu, nurgül yeşilçay a aşık olunan film.
adamcık ağızlı esprisi baya iptal etti beni. o değil de şarkılar baya güzeldi ya. özellikle en sonda hacivat ve karagöz neden öldürüldü filminin bir şarkısının çalması hoş bir ayrıntıydı.
"bana bi karı lazım
o da bu ara lazım"
--spoiler--