her açıdan rezil eden maç. kadro seçimi, taktik, değişiklikler vs vs. hadi buldun bi taktik eyvallah dedik. o taktik her nasılsa şampiyona başlangıcına 1 ay kala icad ediliyo o da garip tabi. bi ara forvetsiz falan oynadık. roma hesabı yani. hayır o adamlar oynuyolar. sağda var taddei, solda var vucinic, önlerinde de totti. kardeşim bi elindeki kadroya bak bi oynattığın sisteme. eskiden fatih terim adı duydum mu bi tırsardım, lan derdim aman gelmesin bu adam cimbom'a falan. şimdi milletin maymunu olduk, direkler bile bizden iyi oynar oldu. hakikaten çok yazık ya!
cihangir'in nadide cafelerinden birinde 50 kadar arkadasimla seyrettigimi zannettigim ve fekat ilk golun atilmasiyla aslinda 50+2 portekizli vatandasla seyrediyor oldugumuzu farkettigim mactir.
ayni zamanda 2. golle birlikte ayaga firlayip kendini yerden yere vurmak suretiyle boguruk kahkahalariyla galibiyet sevincini arkadasiyla paylasan, bizlerin sadece bon bakislarina maruz kalan ve cihangir de boyle bir cafede ve bizimle seyrettikleri icin bu iki sevgili misafirin ne kadar sansli olduklarini dusundurten mactir.
yenilmemizin taktik icabı olduğunu düşündüğüm maç. yoksa bir teknik direktör böyle bile bile takımını intihara sürüklemez... portekiz'in ronaldo'yu oynatmaması neyse arda'nın yedek beklemesi de aynı şeydir. o yüzden diyorum ki terim "şu maç geçsin, kendimizi sıkmayalım, adamlarım da sakatlanmasın, kalan 2 maça yükleniriz" diye düşünmüş olmalı. şu çıkan kadroyu başka türlü izah edemiyorum. kazım kazım ne lan?
''kör ölür badem gözlü olur'' lafının cuk oturduğu maç. hayır ne vardı da yolladınız güneş'i yanal'ı? gelen adama bak bi hele! yahu sokaktaki adam, fm 08 oynayan bizim mahallenin veletleri bile farkında tek forvet oynıcaksan o adam nihat değildir! ama yok! adam illa tutturdu mu tutturuyo arkadaş! bibuçuk metrelik adamla tek forvet oynuyoruz. bas bas ''ben sağ bek değilim öne çek öne!'' diyen bi adam bek oynuyo, bi sakat çıkıyo 35'lik adam tandeme geçiyo, saçma sapan bi ofsayt taktiği uygulanıyo -ki bunu uygulayan takım dünya 3. südür ve hiç bi zaman ezilerek oynamamıştır, hep önde basmış, hataya zorlamıştır- ve bizlere de tahammül etmek kalıyo.
türk milli takımının ve federasyonunun sadece reklamlara hazırlandığını gösteren maç! çıkaran hocam robotlar oynasın, helldorado'yu da çağırın belki önde falan basıp alan daraltır elemanlar!
O değil de Şenol Güneş nasıl piç edildi ben onu düşündüm dün maçı izlerken... Yok neymiş adam kötü giyiniyomuş, karizmatik değilmiş cart curt... Karizma çıkıp top oynuyor zaten sahada.... Yok abicim bizim memlekette dürüst , mütevazı , işini yapan, "terbiyeli" insana değer verilmiyor. Hakikatten biz bu Terim'e layıkız...
bu orta sahayla az bile yediğimiz maç. ne lan bu emre yok, tuncay yok, nihat yok. bi gariban coca cola kazım var bide aurelio. haa bide arda yı oynatmayan fatih terim var. sonuç da tabiki 2-0.
arda gibi bir yeteneğin ne yazık ki hiç oynayamadığı maç. son yaptığı tercihlerle galatasaraylılığından şüphe etmeye başladığımız fatih terim'in saçma kadrosuna kurban gitmiş maçtır ayrıca.
türkiye adına taraftar haricinde güzel hiçbir şeyin olmadığı, fatih terim'in oyuncu tercihleri ve değişiklikleri ile yardırdığı,
takımımızın kazanmak için değil beraberlik için çıktığı, emre belözoğlu'nun hiçbir şekilde sorumluluk almayarak takımı eksik oynattığı,
fatih terim'in, colin kazım ısrarını bir türlü anlayamadığımız,
fatih terim'in, mevlüt erdinç - sarbi sarıoğlu değişikliği ile yardırdığı, gökhan zan'ın ilk 11'de başlamasının büyük yanlış olduğu,
gökhan zan'ın sakatlanıp oyunu terketmesi ve yerine emre güngör değil emre aşık tercihinin daha büyük yanlış olduğu, nihat kahveci'nin, hakan şükür misali pivot bir santrofor olmadan hiçbir şey yapamayacağının, arda turan'ın artık mutlaka ilk 11'de oynaması gerektiğini bizlere kanıtlamış ve portekiz'in çok çokta iyi, kaliteli bir futbol sergilemeyip kötü futbol oynayan türkiye karşısında kazandığı maç olmuştur.
isterdik ki güzel ve ezici bir galibiyet ile maç öncesi yersiz açıklamalarda bulunan cristiano ronaldo bozulsun, yerle bir olsun ve özür dilesin ancak olmadı işte.. önümüzde ki maçlara bakacağız.
dün sanki ağır siklet bir boksörle, sinek siklet bir boksörün müsabakasını izledik. çoğumuz gibi bende skora değil mahkum ve ezik oyunumuza üzüldüm. şeref golü aradığımız, sekerse gol olur ama sekmedi dediğimiz, 1970lere geri döndük. adamlar resmen antreman yaptılar, 3 topları direkden dönmesine rağmen 2-0 gibi net bir galibiyet aldılar. servet'i, bir beşiktaşlı olarak söylüyorum gökhan zan'ı, hakan balta'yı yıldız yaparsan, sabri'yi kurtarıcı olarak oyuna sürersen olacağı budur. türkiye kupasını kazanmış kayserispordan, son 2 haftaya kadar şampiyonluk kovalayan sivasspordan oyuncu almazsan, hep aynı adamlarla oynamaya çalışırsan olacağı budur. bu takımda neden gökhan ünal, mehmet topuz, mehmet yıldız, hayrettin gibi oyuncular yok. türkiye'den neden anadolu takımlarının stoperleri adam yerine konmaz? ne savunma ne hücum yaptığımız belliydi ne sistem ne de başka bir şey belliydi. helal olsun fatih terim.*
yazmayayım dedim ama tutamadım kendimi...
kardeşim bir takım bu kadar mı aciz olur? bir teknik adam(?) bu kadar mı etkisiz olur?
tamam takım kaliteleri arasında çok fark var ama ortaya birşeyler koymalısın ki iddian olsun. yıldırayı kadrodan çıkaran bir adamdan bekleyebileceğimiz bir kadro ile çıktı önce. ya sen hangi akla hizmet gökhan zanı alırsın hele de sakatlık sorununu biliyorken ve küme düşmekten zor kurtulmuş bir takımda oynayan bilmem kaç yaşındaki emre aşık'ı niye oynatırsın?
hadi hepsini geçtim. çalıştırdığı takımlara bakıldığında saygı duyulan bir teknik direktör oyuna müdahale etmekte bu kadar mı aciz olur? sabri mi senin skoru değiştirmek için oyuna aldığın oyuncu? adamın isabetli tek ortası görülmemişken şutları saha dışına çıkmasın diye stadların duvarları yükseltilirken sabri mi senin oyuna aldığın oyuncu ve hamit mi çıkarılacak oyuncu sahada dolaşan-pardon dolaşsa bile daha faydalı olacak- bir tuncay varken ya da emre varken.
belki ders alır diyorum ama hayııır. o ders almaz ders verir çünkü. ikinci dersi rakiplerimiz iple çekiyor hocam. nerde o astığım astık tavrın? öyle kulübede kadir inanır gibi durmakla olmaz bu işler. biz de taraftarız sonuçta ve bu bizim milli takımımız iyi bir oyun beklemek hakkımız ki elimizde bunu başarabilecek oyuncular da var. neyse diyorum isviçre ve çek cumhuriyetinin oyununu görünce umutlanıyorum ama sabri umutlarımın içine ediyor.
şu gruptan bi çıkalım da gerisi olmasa da olur artık. hadi hayırlısı. 70 milyonun duaları hala sizerle.
hak edenin kazandığı maçtır.adamlar 2 gol attı üstüne 3 tane topları direkten döndü.bizim pozisyonumuz bile yok.bu oyunla grupta puan alabilirsek başarı.ayrıca fatih terim'in 89.dakikada kazım'ı yanına çağırıp ne söylediğini merak ediyorum.
izleyenlerin türkiye milli takımının bir şutuna susamışçasına muhtaç bırakan maç. fark yemememizin tamamen şans olduğunu düşündürmüş olan fena halde düşündürücü bir maçtı.