saldırının olduğu yer seslice vadisindedir. şırnak siirt mardin sınırlarının birleştiği noktadır. askerler tarafından şeytan üçgeni olarak tabir edilen bu bölge sınırı geçen terörist grupların iç kesimlere sısmak için geçiş noktasıdır. saldırı günü acemi birliğinde yemekten dönüş esnasında haber almış ve sıraya geçmiştik.
nöbetçi subay:
-fazla söz etmeyeceğim silah arkadaşlarınız bile duysun isterim. "şehitler ölmez vatan bölünmez" komando yürüyüş kararı sayılacaak. sayy.
o an herkes belkide hayatında hiç bağırmadığı kadar gönülden bağırmıştı. nöbetçi subayda dahil nerede ise herkes ağlamıştı. bugün gelen şehit haberi o günü hatırlattı. o birlikten şehit olanlar bugünkü şehitler ve tüm şehitlerimizn mekanı cennet olsun.
(bkz: 13 şehit)
televizyon kanallarının -çoğunun- uğrunda yayın akışlarını değiştirmeye gerek görmedikleri can yakan saldırıdır.
aralarında anlaşmışlar, "şehit sayısı 5'den az ise haber vermeyelim" mi diyorlar nedir.
borsa düşmesin değil mi? tayyip amcanız kızar yoksa.
dolar çıkmasın değil mi? kemal amcanız üzülür sonra.
sıcak para, yabancı sermÂye, yabancı yatırımcılar gitmesin ülkeden değil mi? patronunuz kapı dışarı eder sonra sizi.
cennet olarak gösterilsin ki pazarlaması da kolay olsun ülkenin, ne mantık.
$imdiden unutulmaya ba$lanmi$ ne yazik ki.
haberi televizyonlardan son dakika geli$mesi olarak gordugum andan beri, sozlukte bu ba$lik altina yazamiyorum, olmuyor. bir kac ay once asker olan kuzenim de bir saldiri sonucu agir yaralandi. bakin "agir" yani "ölümcül" ustelik pisi pisine bir "ölümcül" anlami cikarin bundan; 1 kur$un yanagindan girip suratini parcaladi, 1 kur$un testislerini parcalayip ileride baba olma hayallerini aldi goturdu, 1 kur$un sirtindan girip gogsunden cikti, 1 kur$un baldirini parcaladi. ve 7 ekim gunu bu saldiri haberini ve kulfetini duydugum zaman hissettiklerim, kuzenimin haberini aldigim zaman hissetiklerim ile ayni. ate$in du$tugu yeri nasil yaktigini anlamanin tek yolu benzer acilari ya$amak olmamali. sadece ba$ sagligi dilemek, mekanlari cennet olsun demek, kadir gecesinde onlar icin dua etmek yetmiyor. belki onlarin ruhlari icin cennetle doygunluk saglayacak ama bu vatana yetmeyecek. sular degil, kanlar yine oluk oluk akmaya devam ediyor. tek korkum bir 10 yil daha bu kanin akmaya devam etmesi. ve gidi$ata dur denemeyen bir ulkede bir evlat sahibi olmak, irkiliyorum acikcasi. ve utaniyorum her gun 1 ve ya 2 askerin $ehit du$tugu haberini ofkeyle bile olsa gayet siradanmi$ gibi kar$ilamaktan. yuzum kizariyor ama tek suclusu ben degilim bunun, tek utanmasi gereken ben degilim, biliyorum. dogdugumdan beri $ehit haberleri ile buyudum, hep duydum "pkk" denen illeti, terörü. albay dedemin operasyon anilari, babamin dogu hizmeti yuzunden gittigimiz bir memlekette teroristlerin yaylim ate$iyle, babamin bana bir $ey olmasin diye yerde ustume kapaklanmasiyla buyudum. ondan belki cok siradan geliyor kan, $ehit olmak. ama yine de "13" rakaminin lanetinden midir bilinmez, icim urperiyor, bogazim dugumleniyor, konu$amiyorum, anlatamiyorum icimdekileri, $u an bile. kiziyorum, 3 gun gecince ekranlara yine magazin mali, gullu dalli motorlarin cikmasina. "13" asker $ehitken televizyonda o cok sevdigim ami, götü, memeyi gormek istemiyorum, kiziyorum. tükürmek istiyorum sorumlularinin suratlarina, tek tek. sonra donup bir kez de bu saldiriyi bu kadar cabuk unutabileceklerin suratlarina tukurmek istiyorum, tek tek.
allah gani gani rahmet eylesin. Artık birşeyler yapmanın vakti gelmedi mi? Sınırötesi öyle kolay karar verilecek birşey değil ama bu böyle sürerse daha çok hain saldırı görürüz. Yeter artık yaaa...
kimi yazarların pkk ya küfür ve hakaret içeren entrylere eksi oy vermesini de kınamak lazım. esasında.
mevzu bu değil tabi ki, öncelikle tanımı yapayım;
tanım: ırak sınırındaki şırnak ilinde pkk terör örgütünün türk silahlı kuvvetlerine yaptığı hain saldırıdır.
zamanında demiştim, askeri çekeceksin güneydoğudan, vereceksin nükleer bombayı ondan sonra al sana güvenli bölge, halk zaten istanbula anlaraya bursaya yerleşmiş vaziyette, merak etmeyin a canlarım, oranın yerli halkı yok, hepsi pkk yaltakçısı, dolayısıyla onlarda pkk lı. hepsi birden gebersin.
ama ne yazıkki bürokratik nedenlerden dolayı memleketin eli kolu bağlı. konu üzerine o kadar çok senaryo yazılabilir ki, işte bir kaç tanesi.
senaryo 1.
israil, abd yaltakçısı olduğunu herkes biliyor.
ırak, abd işgali altında, yani abd nin ortadoğudaki toprakları.
suriye, işgal edilmesi an meselesi olabilir.
türkiye, oo işgal edilirse süper olur.
ulan zamanında osmanlı imparatorluğu yapmış bunu, sen kendini ne sanıyosunda osmanlıyı taklit etmeye çalışıyorsun?
senaryo 2.
pkk, abd tarafından desteklenen terör örgütü.
ırak, abd nin ortadoğudaki toprakları.
ermenistan, türk'e başından beri düşman türkiye'nin komşusu ülke.
türkiye, kürdistan olsa ne güzel olur değil mi? zaten kürtlerinde ermeni olduğu düşünülüyor.
asker öldürmekle iş bitiyorsa şayet, bu iş bitmez pek salak insan kişisi. her türk asker doğar, ve asker ölür.
dolayısıyla çok uğraşacaksın.
senaryo 3.
akp, abd nin türkiyedeki kolu. memleketin iktidarı.
dtp, pkk nın türkiyedeki kolu. memleketin muhalefeti.
şehit, türk evladı, mehmetçik, türkün gururu, onuru, milleti için ölmeyi göze alan yegane insan. türk askeri.
bir türk cihana bedeldir bre angut, sen, senin ne olduğunu bile bilmiyorsun.
gibi gibi gibi...
herkes neyin ne olduğunu az çok biliyor. senareyoların hepsi belli, ne olursa olsun, vatan sağolsun.
edit: yemişiz bir kere faşist damgasını anasını satayım, gelsin eksi oylar.
(bkz: hayde hayde hayde)
bugün çalıştığım okulda yapılan törenle anmaya çalıştık o genç ölen şehitlerimizi. töreni sunan meslektaşım(erkek) gözyaşlarına dur diyemedi ve tören sonunda içeri adeta kaçtı. bayanların gözü yaşlıydı, neyse ki bize ağlamak ayıp değil(!)
derslere girdik. konuyla ilgili konuşmaya başladım. bir öğrenci: "öğretmenim x hoca ağladı." dedi. bunun doğal olduğunu, hepimizin bu terörün bir an evvel bitmesini istediğimizi, onların da bir gün askere gideceğini, ağlayan erkek öğretmenin de bir oğul sahibi olduğunu, bizlerin de geleceğimiz ve doğmamış çocuklarımız için endişeli olduğumuzu söyledim.
çocuklardan biri : "x hoca'nın oğlu askerde mi?" dedi. diğeri: "x hoca'nın oğlu küçük mü?" diye sordu. dayanamadım ve patladım: "yeter, siz işin magazinindesiniz." diye. biri gülmeye başladı ve ben de beklenen soruyu sordum: "komik olan nedir?" "magazin" demişim, komikmiş.
çok üzüldüm, "böyle mi olduk artık" dedim, "bunun için mi öldü o gencecik çocuklar?"
sonra aklıma : "öğretmenim, şehitler için bir program hazırlayalım mı?" diyerek bizi utandıran diğer öğrenciler geldi.*
Önceki gece Şırnak'ta hain bir pusu kuruldu ve 13 vatan evladı şehit düştü. Acı büyük. Acı büyük olunca öfke de büyüyor. Ne var ki böyle durumlarda soğukkanlı kalmak, terörün asıl maksadına boyun eğmemek gerekiyor.
Şırnak'tan gelen acı haberin üzerine abanıp olur olmaz düşünceler üreten insanların bazı kışkırtmalarına dikkat etmekte fayda var. Şırnak'ta hain pusu kurulur vatan evladı şehit düşer; birilerine göre Türkiye hemen, o an, Kuzey Irak'a girmelidir. Sanırsınız sınır ötesi operasyon yapılsa terör tamamen bitecek. Gerçekten öyle mi?
PKK kanlı eylemler yapmak suretiyle devleti Kürtlerle karşı karşıya getirmek istiyor. Çok dikkatli olmak lazım. Terör kıskacında verilen refleksler sanıldığının aksine Türkiye'nin değil terör örgütünün işine yarayabilir. Aman dikkat!*
toplum olarak çok sorumsuzlaştık çok ve aslında hepimiz suçluyuz hemde hepimiz, tepkisiz ve düşüncesiz bir toplum olup çıkıverdik. ah vah etmek iş işten geçtikten sonra faydasız, millet olarak birşeyler yapmak için kolları sıvamalıyız.
çok yavşak bir toplum olduk biz, orada 13 tane benim yaşımda insan şehit oldu. Peki onlar bu ülkedeki bizler için "şehit" olurken türkiye'de yaşayan bizler ne yapıyorduk?
-Necmi saçlarını jöleleyip yırtık kotunuda giyerek akşam taksimde kızlarla buluşmak için son aksesuarı olan küpesini arıyordu.
-Nejla akşamki şirket yemeğine geç kalma korkusuyla arabada dikiz aynasından makyajını tazeliyordu.
-arif askerliğini genel kurmayda yapmak için arkadaşın paşa olan dayısını araya sokmanın hesaplarını yapıyordu.
-ebru akşam bar çıkışında gazetecilere yakalanmak için gazetecinin birisiyle telefonda pazarlık yapıyordu.
-Kemal kendisini arayıp borç isteyen arkadaşını arabasının modelini yükseltme düşüncesiyle reddediyordu.
vs. vs.
Kaç kişi o şehit olanların isimlerini biliyor?
Kaç insan 20'li yaşlardaki erkek kardeşlerininde şu an için askerde gidip şehit olabileceğini düşündü?
Yani artık sıradanlaştı bu konu, fatma teyzenin oğlu şırnakta şehit olmuş. koca kadının bir tanesi, gülü, çiçeği bizler için şehit olmuş.
Kimin umrundaki fatma teyze nin alisi kimi ilgilendiriyor?
Elin hrant dink'i öldürülür. Binlerce insan taksime yığılırız.13 tane insanımız bizim şu anda bilgisayar başında rahatlıkla bu tuşlara basmamız için öldürülür.2 günlük konu olur geçer gider..
Bu başlığında ömrü bir hafta olur.
Artık ne olacaksa olsun.Ben artık şehit kelimesi duymak istemiyorum. artık askere hiç bir insanımız gitmesin. Mümkünse bunların sorumlularını sınırlara ellerinde g-3 gibi ilkel bir silah ve 50 kiloluk sırt malzemeleriyle bekletelim.
23 yıldır bu işi çözemeyen, çözmek istemeyen herkes bir gün hesabını verecektir.ve bu hesap günü çok acı olacaktır.
tamer korkmaz'ın köşesinde yer verdiği saldırı, konuyla ilgili herkesin okumasını umuyorum.
aslında özeti şu: Son PKK eylemleri; "Sivil Anayasa" yolundaki çok önemli adımlara, devletle milletin kucaklaşmasına karşı sıkılan kurşunlardır...
Bakınız Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanları üç gün önce eşleriyle birlikte şehit aileleri ve Güneydoğu gazilerinin yakınlarıyla birlikte iftar yaptılar...
O iftarda askerle millet gözyaşları içinde kucaklaştı...
Devletle milletin barışması yolunda çok kıymetli yeni bir buluşmaydı "4. Kolordu Komutanlığı Eşref Akıncı Kışlası" ndaki bu iftar yemeği...
işte son terörist saldırıyla bir anlamda bu kucaklaşmaya da ateş etmiş oldular...
13 can şehit düşmüş, 13 fidan solmuş... 70 milyon içinde 13 aileye düşmüş o acı... Bir onların telefonu çalmış acı acı... Bir onların yürekleri olmuş parça parça...
Bir aymazlık ki o kalleş pusudan daha fazla can yakmış...
Bir duyarsızlık ki hainleri zevkten güldürmüş...
Bir sağırlık ki duyan kulakları duymaz etmiş...
13 can gitmiş...
Bir kanal bile flaş haber diye vermemiş...
13 can gitmiş...
Eğlence şovlarında göbekler atılmaya devam edilmiş...
13 can gitmiş...
Bir koca ülke susmuş, uyumuş...
"Şehitler ölmez, vatan bölünmez" denilmiş...
"Vatan borcu namus borcudur" diye öğretilmiş...
Şehit vermek "kadermiş" gibi bellenmiş...
Yüreği yanana da "vatan sağ olsun" tesellisi düşmüş...
13 can gitmiş...
Genelkurmay Başkanım bir basın toplantısı yapmamış...
13 can gitmiş...
Başbakanım canlı yayınla ulusa seslenmemiş...
13 can gitmiş...
"Hepimiz mehmetçiğiz" diye yürüyen olmamış...
13 can gitmiş...
Sadece 13 ailenin telefonu acı acı çalmış...
Bir onlar bilmiş, bir onlar yanmış...
Bir koca ülke, bir koca devlet sus-pus olmuş...
13 can o kalleş kurşunlarla değil,
Asıl işte bunları görünce ölmüş...
yaptıkları saldırıdan sonra istedikleri şey varlığını hatırlatmak, gündeme gelmekti. böylece hem sempatizanlarına güçlü olduklarını kanıtlayacak, hem de türkiye ye gövde gösterisinde bulunacaklardı. dün akşam sözlükten öğrendim haberi. öğrendiğim an şok oldum, gözlerimden 2 damla yaş süzüldü ister istemez. ama sonra düşündüm ki asıl istedikleri de bu. bizi üzüntüye itip direncimizi kırmak. kim ne derse desin ben bu oyuna gelmeyeceğim.
oturup burada bu hale getirenler utansın,sınırötesi operasyon yapılmalı gibi laflar yazmayacağım. çünkü yapılan hiçbir yorum, hiçbir dilek o 15 aslanı geri döndüremeyecek. o 15 aslanın ölümü artık ders olsun birilerine, anlasınıza lan her şey millet için, vatan için. bunları görüp birlik olacağımıza hala kürt-türk çatışması içerisindeyiz. türk-kürt kardeştir oğlum kafanızı çalıştırın. o 15 adam içinde emin olun kürt şehitlerimizde vardı.
atın at gözlüklerini, suçlu arayacağınıza birlik olun. 15 tane mehmetçiğin ölümü bir şeyleri değiştirsin...
15 aslana bir şeyler demek isterdim, fakat mehmet akif üstadım benden seneler önce söylemiş, bana aynen iletmek düşer:
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.
Ne büyüksün ki, kanın kurtarıyor Tevhid'i...
Bedr'in aslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmeyecek makber'i kimler kazsın?
''Gömelim gel seni tarihe''desem, sığmazsın.
her şeye hemen çözüm bulan sevgili hükümetimiz bu soruna çözüm bulamazsa daha çok şehit veririz biz.bu saldırıyı düzenleyenlerin inşllah allah bin belasını veriri bizm milletçe çektiğimiz sıkıntıların, acıların katlarını çekerlet inşallah...
bütün gün aklıma getirmedim şehitleri. hatta o kadar hayvanım ki gazete almadım, haber sitelerine girip okumadım. aklımdan çıkardım onları. haberleri açtım. daha ilk görüntüyle ağlamaya başladım. gördüm ki bir çoğu benimle yaşıttı. sanırım bu, gözyaşlarımı daha da fazla akıtmama neden oldu. durdum, düşündüm. ne hayvansın sen ya dedim. yok vizeden kötü aldım, yok şu olmadı diye bıkbıklanıp duruyorsun. 15 can gitti orada. bir çoğu seninle aynı zamanda yaşamına başladı. sen evinde otur, okuluna git diye onlar dağlarda çatışmaya girdi. kendi ailemden, sıra arkadaşlarımın yerine koydum gidenleri. iki dua okudum. elimden gelenin en iyisi. rte'nın siyasi hesaplaşmaları çıktı haberlerde. bir de dtp'li diyarbakır milletvekili. sinirimden gözyaşlarım durdu. kapattım televizyonu. iki de küfür ettim bize bunları yaşatan herkese. ama en büyük küfürü kendime ettim. hala bunlara bir dur diyemediğim, yarın hayatıma o 15 can gitmemiş gibi devam edebileceğim için.
televizyonda gördüğüm andan bu yana durmaksızın kufur etmeme sebep olan bu olay bardağı hatta sürahiyi taşıran son damladır en azından öyle olmalıdır. artık mudahalenin vakti gelmiş hatta çoktan geçmiştir bile.
kaçıncı şehit, sayısı bile unutulmuşken hala gozu yaşlı ana baba vatan sağolsun diyebiliyor ise bu başımızdakilerin basireti değil bu insanların geçmişe saygısından ve damarlarında dolaşan kandan bihaber olmayışındandır.
ne yazık ki;
%50lerle başa gelen insanlar nede dağdan inip siyaset yapmaya çalışan lakin daha duzgun turkçe konuşmaktan aciz ahmet kurt pardon ahmet turk bunu anlayabilir...
ne bekleniyor hala? tamam tayyip kötü, hatta bütün siyasi iktidarlar kötü ve yine hatta muhalefetiyle beraber top yekün meclis kötü olsun diyelim yine de bu bu durum bu olayları çözmeyecek ki.
üç aylık eğitiminin büyük bir bölümünü ot yolmakla kalan bir kısmını ise yanaşık düzen eğitimi ile geçiren bir eğitim sisteminden ne bekliyor ki? daha ne bekliyoruz?
bir gün terör biter de değişen askerlik sistemi değişikliği ile kalır orta yerde mi diye korkuyor şevketlu devletlulerimiz. hiç merak etmesinler daha dün ermeniler şimdi pkk teröristleri bu dökülen kanlar yarın bilmem ne bela? bu topraklarda varlığımız sürdüğü sürece daha çok savaşacağız, daha çok şehit vereceğiz. ama gayretimiz bunu en aza indirebilmek olmalı.
şimdi de bir de moda başlamış; şehit verdik kuzey ırak'a girelim. tamam girelim de girdikten sonra çıkacaz bir gün yine şehadet devam edecek. kalsak orada şehit vermeye devam edeceğiz. demem o dur ki; eğitim şart.
'ALLAH YOLUNDA ÖLDÜRÜLENLERE (ŞEHiTLERE) ÖLÜ DEMEYiNiZ. ZiRA ONLAR DiRiDiRLER. FAKAT SiZ BUNU ANLAYAMAZ, iDRAK EDEMEZSiNiZ ( Bakara Suresi 154. Ayet).' şehitlik kavramını 'çalan' ve kullanan pkk'lı iğrenç mahlukatın, bilmemneci dinsiz devrimciler ve sairlerin kayıpları ise olsa olsa 'niyazi'dir. sadece müslüman asker, askerimiz nail olabilir bu yüce makama... bu elim terör saldırısında hükümetin kusuru var demek ise 'insafsızlıktır', algı kaymasıdır, kötü niyetliliktir, cahilliktir. zira, hükümet en fazla vaktini cemil çiçek'in de belirttiği üzere terörle mücadele hususuna ayırmaktadır.
