acıdığım insanlardır. yahu madem triyakisin ver parası neyse iç usulca azizim. yok dışarı çıkmalar, beş dakika sonra gelirimler, tuvalette gizlice tüttürmeler. lise yıllarına dönecekseniz orada kalınız lütfen. biz zengin insanlar ise parası neyse verip usulca puromuzu, sigaramızı içimize çekiyoruz. insanların fakir bakışları eşliğinde çektiğiniz umarsız dumanlar akciğerleriniz ile buluştukça paranın önemini bir kez daha anlıyorsunuz.
sadece 69 lira vermek yetmez. mekan sahibine 2-3 bin lira diye tahmin ettiğim (emin olunca tam rakamı yazacağım) bir ceza kesilir. eğer benim gibi faiziyle -şahsen ben çek kesiyorum- verirseniz, rahat rahat içebilirsiniz puronuzu..
69 liraya kaç paket sigara alacağını düşünmüş, hesabını yapmış kişidir. tiryaki olduğu için parayı hiç edeceğine sigaraya yatırırım diye düşünmesi muhtemeldir. iş yeri sahibine de musamma gösterdiği için para cezasının kesileceğini düşünürsek, bi de bu adamın iş yeri sahibinden bir ton dayak yeme olasılığını da hesaba katmamız gerekir.
69 lira için değil, mekan sahibinin 5000 küsür lira para cezası ile cezalandırılmasını istemeyen kişidir. 2 çeşittir;
1- anlayışlı, düşünceli ve mantıklı vatandaş.
2- mantıklı mekan sahibi.
* dikkatinizi çekerim ki iki türde de mantık göze çarpar.
-sanık sizin-
bu yasa sayesinde günlük tükettiği sigara sayısındaki bariz azalışı, riyaziye ilminin de yardımıyla tespit edip, sisteme inat; "mına korum yasağının içiyorum işte hadi yakalayın beni,yaşasın halkların kardeşliği,eğitim şart!" triplerine girmeden, belli aralıklarla sigara tüketip; içtiği sayının azalmasından ayrı ihtiyaç duyduğunda içiyor olmasından ayrı lezzet alan insandır.