üniversitelerimizde rektörlük yapan profesörlerden 68’inin uluslararası tek bir bilimsel araştırması yok. 71 rektörün ise yayınladığı araştırmalarını tek bir Allahın kulu dikkate almamış, kendi çalışmasında referans olarak kullanmaya değer bulmamış, yani sıfır atıfı var.
şüphesiz bilime ve özgür düşünceye çok büyük destek olan akp'nin eseri olan durumdur.
işin kötü yanı akademisyenlerin geneli donanımsız. Ben sosyal bilimleri takip ediyorum. Avrupa ve Amerikalı sosyal bilimciler neoliberalizm gibi konuları tartışırken bizimkiler hala kim iman etti, kim etmedi derdinde.
peki ya üniversitelerimizin dünya intihal rekorlarını kırması???
geçen yıl yapılan bir araştırmada türkiye'deki yüksek lisans ve doktora tezlerinin yüzde 34’ünde “ağır intihal” yani bilimsel hırsızlık yapıldığını ortaya çıkarıldı.
yüzde 34...dile kolay...
her 3 akademisyenden biri hırsız yani türkiye'de.
bakınız bu hırsızlık olayları devlet üniversitelerinde yüzde 31.
vakıf üniversitelerinde ise bu oran yüzde 46.
vakıf üniversitelerinin ne olduğunu, kimlerin olduğunu biliyorsunuz tabi değil mi?
yani bu vakıf üniversitelerinde tez yazan 2 kişiden biri hırsız...
daha ne yazayım ki?
arif olan anlar.
istereniz sadece 5 dakikalık bir arama ile kimlerin, hangi üniversitelerin intihal yaptığını kolayca bulabilirsiniz.
ülkemizde her şeyin içi boşaltıldığı gibi, eğitimin de içi boşaltıldı.
içi boşaltılan eğitime de içi boş rektörler yakışırdı, o da oldu işte...