9 ekim 2006'da memnune tiryaki isimli hanımın basına gelen durumdur. etik tartısmalarıda beraberinde getirmistir. oyleki dogan bebegin ne kadar yanında olabilecegi bir tartısma konusudur.oosit bagısı ile infertilitenin getirdigi agır psikolojik yuku biraz egoistce davranarak yenmistir kendisi. detaylar icin :
64 yaşında anne olmaktır. ve hatta 64'te de olunur, 84'te de. önemli olan bir çocuğunuzun olması ve yeteri kadar uzun bir hayata sahip olmanız. hatta 64 yaşında nene olanlar bile var. *
Allah uzun ömürler versindir. Türkiyê'deki ortalama yaşam sürelerine bakıldığında çocuğunun 10'lu yaşlarında öksüz yahut yetim kalması muhtemeldir. Ama her kadın annelik duygusunu tatmak istemektedir. Veren allah rızkını da verir. Ama mantıklı olmak da lazımdır.
Çocuk yapmak uğruna, hayata yeni gelecek o yeni bireyin geleceğinin en ufak bir şekilde düşünülmediğini gösteren, popülarizm uğruna, nasıl bir insanın geleceği daha doğmadan karartılır, bunu bize açıkça gösteren, aslında duygusal ve vicdanlı bir yaratık olan insanın gerçekten üzerinde düşünüp bunlara mı kaldık diye düşünmesine sebebiyet veren hadisedir.
Önemli olan sadece Allah'ın uzun ömürler vermesi midir gerçekten..? Bu birey ne kadar sağlıklı yetişebilir ki, ömrünün çok uzun olmasını isteyelim, ya da kendisi istesin..
sırf anneliği yaşamış olmak uğruna yapılan büyük bir bencilliktir. çocuk büyüdüğünde annesi büyük ihtimal diğer dünyaya çoktan göç etmiş olacaktır. hadi yaşadı diyelim, o zaman da yaşı gereği çocukla yeterince ilgilenemeyecektir.
