ailenin korunması ve kadına şiddetin önlenmesine dair kanun.
2018 yılında erkekler tarafından öldürülen 440 kadını, istismara uğrayan bin 217 çocuğu koruyamayan kanun.
raporu buraya bırakıyorum. püh bize de yazıklar olsun.
evdeki şiddet hapiste biter adlı kamu spotunda baya etkili bir cezası var şiddet olayının. inşallah dedikleri gibi de uygulanır. uygulanmadığı sürece karaktersiz-adi-aciz heriflerin bildiğini yapması içten bile değil.
Ak parti hükümetinin çıkardığı kanun.
Bence kanun doğru ama eksiklikleri var. Siz bu eksikleri tamamlamadığınız takdirde kadını ilahlaştırmış erkeği de onun emrine amade köle yapmış oluyorsunuz.
Eksiklikleri kısaca izah edeyim.
1-) siz kadın erkek eşitliği diye bas bas bağırıp kadına eşit haklar verip onu ek koruyucu hükümler alırsanız kadın erkek eşit değil kadın daha üst konuma çıkarırsınız ki modern zihniyetin amacıda kadına tapınırlığı normal hale getirmektir. Aksini savunmak bu durumu görmemek iki yüzlülüktüt.
2-) Kadını her basit kavgada veya kötü sözde kadın istedi diye erkeği evden uzaklaştırırsanız artık kadının erkeği çok rahat biçimde tehdit edeceği bunun da var olan problemi çözmeyeceği daha da artıracağı çok aşikar.
3-) erkeği evden 6 ay boyunca uzaklaştırma cezası veriyorsunuz ama erkeğin gidebilecek bir yeri var mı ki madem bu kanunu çıkarıyorsun o halde erkekler içinde sığınma evleri açman gerekmez mi. Oysa kadın sığınma evleri var. Devlet ve kanun sadece kadınlar mı çalışıyor. Varsayalım ki sadece kadınlara çalışıyor ki öyle zaten. Kadın erkek eşit olabilir mi.
En üzücüsü de kemalistlerden daha hızlı bir biçimde sekülerleşen dinden uzaklaşan ak parti hükümetinin böyle bir kanun çıkarması oldu.
Ee tabi artık başörtü mağduriyeti de kalmayınca ortalık sekülerleşen muhazakarlarla doldu.
Şiddet görüyorum cümlesi bu kanun için yeterli. Savcıların eli kolu bağlı sırf kocasından intikam almak isteyen kadınlar yapıyor bunu. Savcı mecburen aldırmak zorunda kalıyor. Almasak yarın başına birşey gelse ben sorumlu olurum düşüncesi güdüyor. En güzeli kadını evden uzaklaştırmak kadın sığınma evlerinin artması lazım. Kadın sığınacak bir yer buluyor ama. Erkeği uzaklaştırıp ne bok yersen ye demek ne kadar mantıklı.
Çok güvenilmemesi gereken kanun.
Damadın amcası dayısı gelini öldüreceklerini söylüyorlar,
Kanunen tehdit edenlerin TC numaralarını vermek gerekiyor, iyi de adamın dayısının tcsini biz nereden bilelim, mecbur damadın tcsini verdik.
Gerçi güvendiğimiz şey bu kanun değil, siz de çok güvenmeyin.
Bu kanundan faydalanın tabi, mahkeme sürecinde karşı tarafın tehditkar tavırlarını ispatlamış olursunuz, hiç faydası yok değil yani.
halen baş belası olan kanundur. istanbul sözleşmesi ile alakası yoktur. halen çatır çatır kadınları korumaktadır. bir çok kadın sevgilisi ile kendi evinde sevişmek için bu kanuna başvurmaktadır. bir tek kelime ile ben eşimi görmek istemiyorum ile 30 gün evden uzaklaştırma aldırabilirler. erkeğe hiç bir yardım yapılmaz. erkek sığınma evleri açılmalıdır. evden kovulan erkek sığınsın karnını doyursun diye. çok ama çok saçma adaletsiz bir kanundur. başımı çok ağrıtmıştır. ama sabr edin asla kararı delmeyin bir iki üç derken zaten kadını polis komiser savcı hakim tanıyor ve artık uzaklaştırma kararı verse bile iyi bir itiraz ederseniz mahkemede uzaklaştırma kararı kaldırılıyor. mesela bana verilen 8 uzaklaştırmanın 5 tanesini iptal ettirebilmiştim hemde avukatsız. ilki 20 aralık 2018 de verilmişti itirazım sonucu 27 aralıkta kaldırıldı.
antalya'da yaşayan twitch yayıncısı jahrein'e, istanbul'da yaşayan hiç tanımadığı kadın tarafından uzaklaştırma kararı çıkartılması hatta hapse atılma tehlikesiyle karşı karşıya getirilmesine sebep olan terörizm. https://twitter.com/daily...nEwX7yVCF2NAT61A&s=19
korumak yerine bilakis kadına karşı şiddeti destekleyen yasadır. öncelikle şunun bilinmesi gerekiyor ki erkekler zaten güncel hayatta köpek yerine konmaya başladı birde üstüne üstlük saçma salak yasalarla erkeklere karşı artan şiddet olayları neticesinde kadın karşı şiddetin artmasının bilakis nedeni olmuştur.
şimdi bir örnek verelim arkadaşlar.
1) eşiniz iftira ile size uzaklaştırma kararı çıkarttı hiçbir fiziksel şiddet olmasa bile beyanla bunu yapabiliyor.
2) devlet çat diye beni sokağa attı. bana kalacak yer bile vermeden. eşinizi arayamazsınız çünkü yasak. eve gidemiyorsunuz çünkü yasak. kalacak yeriniz ve paranız yok. üstüne bir de eşiniz çocuklarınızı göstermiyor. ayrıca çocukları darp ediyor.
3) polise gidip şikayet ediyorsunuz. Polis çocuklara darp raporu alıyor. sonra çocukları annesine geri getiriyor.
4) boşanma davası sonrasında nafaka bağlanıyor, ev ona veriliyor. hafta sonu çocukları görme hakkınız var ama eşiniz her defasında çocukları göstermemek için türlü işler yapıyor. çoğu seferinde polis zoruyla alıyorsunuz. her hafta hır gür çıkıyor.
5) sizin öpmeye kıyamadığınız çocuklarınızın olduğu eve eşiniz sevgilisini getirmeye başlıyor. arka oda da çatır çatır sikişirken çocuklar salonda elinde tabletle oynuyor.
ama sizin hiçbir hakkınız yok.
karınıza iletişime geçip bak bunu yapma. evlen bari çocukların yanında yapmayın. evlenin düzgün bir şekilde yaşayın dediğinizde aldığınız cevap.
ben aptal mıyım nafakam kesilsin. eşek gibi o nafakayı ödeyeceksin oluyor.
sonra içip içip gidip o kadını dövünce kadına karşı şiddet oluyor.
erkekleri bu şiddete neyin yönlendirdiğini bilen yok. şimdi kimse bilmeden konuşmasın. polislerden, hakimlere ve avukatlara kadar herkes 6284 nolu yasanın aile birliğine indirilmiş bir darbe ve erkeklere karşı bir zulüm olduğunu biliyor. ama sözde kadın hakları diye erkeklerin her türlü itibari ve ahlaki sınırları yerle bir ediliyor.
kadının beyanı esas değildir.
erkek karısının giydiği kıyafete karışabilir. bu kadına karşı bir psikolojik şiddet değildir.
erkek parası yoksa alamayacağı şeylerin altında borçların altında ezilmek zorunda değildir.
yahu karısı airfryer istedi ve alamadı diye ekonomik şiddetten dolayı uzaklaştırılan adam var bu ülkede. dyson süpürge yüzünden uzaklaştırılan adam var.
tik tokta götünü başını açan kadına laf söyleyen adam evinden uzaklaştırılıyor.
Türkiye 2021 yılında bir Cumhurbaşkanlığı kararıyla, Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile içi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye ilişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi'nden çıktı. istanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasından sonra oluşan yasal boşluk sebebiyle, Türk Ceza Kanunu’na 6 aydan 2 yıla varan hapis cezası öngörülen “ısrarlı takip” suçu eklendi. 6284 sayılı mevcut kanun kapsamında kadınlar, kendilerini takip eden, şiddet uygulayan kişiler hakkında uzaklaştırma kararı alabiliyor.Kadın karakola gidip şikayetçi oluyor ama şiddet uygulayan erkek bir kapıdan girip öbür kapıdan çıkıyor. Sonuç olarak 6284 sy. Kanunun koruyabilmesi için elektronik kelepçe ya da hapis gibi çok daha ciddi cezalar uygunlanması gerekiyor.