27 Mayıs sonrasında ortaya çıkan kemalizmle, 1930'ların kemalizmi arasındaki ciddi farktır. 1930'ların kemalizmi batıcıdır, batıyı kül halinde (bütün olarak) bir nur cephesi kabul eder. batılılaşmayı, devletin ve toplumun baş görevi olarak ortaya koyar. * komünizm onun için en nefretlik şeydir. nazım vs komünisler, hapishane ile bu dönemde tanışır.
ama 27 mayıs darbesinden sonra kemalizm nitelik değiştirmiştir. antiemperyalist bir söylem geliştirmiş ve sosyalizmle birleşmek istemiştir. "ortanın solu" teorisini ortaya atan ecevit, bu değişimin motorlarından biri olmuştur. dolayısiyle, 30'ların kemalizmi ile 60'ların kemalizmi, birbirinden temelli farklı iki şeydir.
bu fark, 90'ların batı çalışma grubu ile, 2000'lerin ergenekonu arasında da vardır. 28 şubat batıcı ve batıyla kolkola kotarılan bir darbedir; ama ergenekon, antiemperyalist bir söyleme sahiptir. özellikle amerikan karşıtlığını -samimi veya değil- çok işlemiştir.
sonuç: iki ayrı kemalizm vardır: batıcı kemalizm ve antiemperyalist kemalizm. ne dersiniz?
Alakası yoktur. Tamamen tarihi çarpıtmadan başka bişey değildir. 30 larda tutuklanan bazı kominist arkadaşlar sovyet nufusundan teklifler alındıgı ve genc türkiyeyi demir perde ülkelerine (bilmeden) cevirmek icin kullanıldıkları icin engellenilmiştir.
30 ların siyaseti batıcı değil uygarcıdır. bu yüzdendir ki hitit sümer gibi uygarlıklara sahip cıkılır. Cünkü sahip oldugumuz ulus ANadoludur.
Ancak su andaki islamcılar. Kenan evrenin getirdiği zorba donemi bile kemalizme yıkmaya çalışmaktadırlar. her şekilde kemalizm kendini hümanistik değerleri ile aka çıkartacaktır.
Tam da bu noktada 30 ların kemalizmi 60 ların kemalizmi diyerek yeni kavramlar çıkartılmış ve asıl hedef Mustafa Kemal'in ta kendisi olmuştur.
Tarihi bilen bilir.ş Batıcı lafı bu adamların buldugu propaganda kilit kelimelerdendir.