Habertürk yazarlarından Gülin Yıldırımkaya'nın hazırladığı yazı dizisi.
''Fazla uzatmayın sonra büyüsü kaçar.'' diye başlayan bu habere psikolog, yazar ve daha bir çok kişinin yorumu da eklenmiş.
şimdi burda benim merak ettiğim bi nokta var. 6 yıl boyunca seviştiğin adam seninle evlenmiyorsa eğer, birlikte olmanın amacı nedir diye sorasım geliyor. evlilikten önce seks yapmanın sakıncalı olmadığını söylemek değil amacım. elbette seks, evlenmeden önce olmamalı düşüncesindeyim. hani eğer, gerçekten evlenmeyi düşünüyorsan ve onu asla yarı yolda bırakmayacağının garantisini veriyorsan, aynı zamanda karşı tarafta bu güveni senden almışsa diyecek lafım yok, saygı duyarım. yok, 6 yıl sevişirsen adam sana doyar, 10 yıl sevişmezsen adam sana tapar. gibi sikinsonik laflar bana çok saçma geliyor. aynı şey evlilikten sonra da geçerli o halde. bu mantıkla yaklaşırsak, belli bir süre sonra hiç bir özelliği kalmaz ki kızın. ee 10 yıldır sevişiyorum lan bu karıyla yeter amına koyim sıkıldım demez mi bu adam? nerde kaldı aşkın, sevginin anlamı? kızla birlikte olmanın en mantıklı sebebi sevişmekse eğer, sikitr git abi kimle muhattap oluyoruz amk.
- 6 yıl seviştiğin adam seninle niye evlensin?
+ ay evlenmesin zaten.
- niye?
+ e ben de 6 yıldır aynı adamla sevişiyorum. bi de evlencem mi? ıyyy.
- oha.
yani 6 yıl içinde gerçekten sıkılıyorsan, bu demektir ki evlenirsen kıçını da yırtsan maksimum 6 yıl içinde boşanma raddesine gelecek ilişki. evliliğin mantığı sadece sevişmek mi yani? o zaman o kadar masrafa, zahmete girmeye gerek yok, her gün ayrı bir fahişeye git. hem sıkılmazsın da zaten.
bir de bu evlenme, nikah basma olayı tamamen kadın tarafın becerisiyle(!) alakalıymış gibi algılanıyor, o da ayrı bir konu hem. sevgilisiyle ilişkisi evlilikle sonuçlanmayan kadın bildiğin loser oluyor. kendine nikahı bastırmayı becerememiş yeteneksiz oluyor. ama sevgilisini kocası yapan kadın "bak adamı nasıl aldı avucunun içine, ne kudretli karı" oluyor.
olay şu; binbir türlü ufak hesapla, entrikayla o nikah cüzdanını alacaksın. doğru insan yanlış insan farketmez. koca olsun çamurdan olsun.
nikahı bastır da, nasıl bastırırsan bastır. nitekim bu yüzden bütün kızların en büyük hayali evlenmek.
çünkü evlilik gerçekleşince kız baskıcı topluma karşı büyük bir zafer kazanıyor, kendini ispat ediyor, kadınlığını gösteriyor, böyle kendine müthiş bir güven duymaya başlıyor.
çevrenizdeki nişanlamış/sözlenmiş kızları analiz edin, hepsinin saçından ayakkabısına kadar her şeyi değişiyor. kraliçe havalarına giriyorlar. çünkü koca buldu, evlenilecek kız olduğunu cümle aleme gösterdi.
6 yıl boyunca sevişen kadın, ilişkisini kaybetmek istemiyorsa politik olmalıdır, bunu yapabildiği takdirde, sevdiği adamla 12 sene de sevişse yine onunla evlenebilir. kadın vardır tek sevişmeden sonra terkedilir, kadın vardır, 10 sene sevişilir, üzerine yine de gül koklanmaz.
yani ilişkinin nasıl süreceği kadının şeytani zekasının elindedir. bu zekayı çok iyi kullanan kadın, er geç istediğine ulaşacaktır.