geçimini yalanla sağlayan avukat, savcı, hakimlere katil hırsız doktor ve profesöre, soyguncu politikacılara sahip bir ülkedir. okumuş kişi yetiştirmiş ama adam yetiştiremediğinin farkına varmış ve din, ahlak derslerine gereken önemi vermesi gerektiğini hatirlamis ülkedir.
6 saat dini dersler, 18 saat fenni dersler (türkçe, fen bilimleri, matematik, sosyal bilgiler) ve 7 saat sosyal faaliyetler (spor, beden eğitimi, bilişim, görsel sanatlar) veren ülkedir. Şimdi dağılın!.
'ilim çin'de dahi olsa gidip alınız' diyen peygamberin sözüne pek aldırış etmeyen, insanların ilimden korktuğu, şeytan icadı bunlar dediği bir nesili geri getirmek isteyen ülkedir.
hala secmeli derslere inananlar var bu ülkede secmeli ders adı altinda yillarca zorunluluk var atiyorum 6 sinifta din derslerinden secmeli secmedi 7. sinifta da secmedi 8. sinifta sececegi baska ders kalmadigi icin din dersini zorunlu almis oluyor sadece senesi fark ediyor bu tarz egitim tuzaklarina prim vermeyin.
seçmeli dersin türkiye'de hala seçmeli olduğunu savunacak polyannaların ülkesidir.
ulen bizim zamanımızda da seçmeli vardı bilmesek yutturacaksınız, ilkokulu geçtim lisede bile okulda çoğunluk neyi seçmişse ve hangi dersin hocası varsa o ders açılır ve ders saatini tamamlamak için tüm sınıfa o seçtirilirdi zorunlu olarak.kağıt üzerinde bizim okulda müzik seçeneği vardı mesela, ama müzik hocası müzik dersliği filan olmadığı için mecbur herkes beden dersi alırdı. bunun aksini de iddia etmeyin, çok çok özel elit okullar hariç küçük şehirlerde ve büyük şehirlerin ortalama muhitlerinde durum budur.
şimdi sen atanan din kültürü öğretmeni sayısıyla, resim-müzik öğretmeni sayısını kıyasla bakalım. sence okullarda hangi ders daha çok açılacak? bir de %50 nin fikrinin belli olduğu bir ülkede sınıfın çoğunluğu neyi seçecek? azınlıkta kalan ve uyum sağlaması gereken kim olacak? bu bir dayatmadır.
bizim zamanımzda da güya sünni-müslüman olmayan öğrenciler din dersinden muaf olabiliyordu ama kağıt üzerinde. mesela hiç bir alevi arkadaşımın ailesi çocuğunu okulda etiketlenecek ve dışlanacak olmasını göze alıp da o din dersinden muaf olmasını sağlamamıştı. çünkü bu bir psikolojik baskıdır. hz. muhammedin hayatı yerine bilim felsefesi filan seçen çocuk (eğer sınıfta birkaç kişi daha seçip ders açılsa bile) o dersi asla alamayacaktır. derse hoca gelse bile açın kitapları test çözün diyecektir. muhtemelen çoğu haftalarda hocanız gelmedi işi var denilip bahçeye salınacaktır. ama din dersi seçen çocuk en az 20 kişi onu seçeceği için gerçekten o konuyu öğrenme şansı bulacaktır. bu nedenle akp li olmayıp normal müslüman olan bir aile muhtemelen çocuğunun bomboş geçireceği belli olan bir ders alıp üstelik okulda dinsiz zannedilip dışlanmasındansa din dersi seçmesini tercih edecek ve bunu da çocuğun tercihine bırakmayacaktır.
zaten liselerde sayısal bölümü öğrencisine haftada 3 saat fizik ; 4 saat edebiyat 2 saat din dersi veren ülkeden ne beklersin ki?
not : kemalist değilim, ateist de değilim. ama herkesin dürüst olduğu ve çıkarcı olmadığı bir dünyada hiç bir çocuğa 15 yaşından önce kendi dinini öğretmeyeceğine inanıyorum. müslüman bir ailede yetişmiş bir çocuk bazen 5 yaşında kuran kursuna giderken 7 yaşında daha yeni bizim alfabeyi öğreniyor.
yani öğretmenlerin 'ama çocuklar kendi isteğiyle seçmese bu kadar sevmezdi dersi , bu kadar iyi öğrenmezlerdi' yavşaklığını bir kenara bırakmasını rica ediyorum. o çocuk 3 yaşında soru sormaya başladığı andan itibaren 'allah öyle yaptı', 'biz müslümanız, müslüman olursan allah seni sever, müslüman olmazsan allah seni cehennemde yakar' gibi sözlerle büyütüldüğü için mecburen koşullanıyor o dini öğrenmeye ve sevmeye.
daha 10 yaşındaki çocuktan 'ama öğretmenlik kötü meslek, çünkü öğretmen olursam ya dersteyken ezan okunursa ne yapıcam. zamanında namazımı kılamam. o yüzden imam olucam. imam olursam ezan okunduğunda hemen kılarım ve 27 kat sevap alırım. ama belki doktor olabilirim çünkü ameliyatta olsam bile allah insanları kurtardığım için beni affeder sonra namazımı kılarım yine de en çok imam olmak istiyorum' lparagrafını duyduğumda kulaklarıma inanamamıştım. nasıl bir anlayış bir çocuğa böyle bir şey aşılayarak hayatıyla ilgili en önemli kararları bile etkileyebilir? öğretmenlik çok kötü meslek dedirtebilir? bu yaşa kadar ailesi tarafından bu kadar beyni sulandırılmış bir çocuğun mantıklı ve bilinçli karar verip tamamen kendi isteğiyle o dersi seçtiğini söylemek - en iyimser yaklaşımla- hayalperestliktir.
tamam çocuğuna kimsenin 10 yaşından önce herhangi bir dini veya anti dinci bir fikir aşılamamasını sağlayalım. böyle bir deney yapılsın . bakalım kaç çocuk ortaokula geçtiğinde hiç bir baskı altında kalmadan o din derslerini seçecek ve başarılı olacak? lütfen dürüst olun kendinizi kandırmayın. en azından 'ama onlar tamamen kendi istekleriyle seçiyor o dersi' yavşaklığını yapmayın.
hz muhammed'in hayatı ve kuran diye seçmeli derslerin bulunduğu ülkedir. daha da ilginci bu derslerin ortalamada rol oynayacak olması. bu derslerden yüksek notla geçen birisi, yerine seçtiği fen bilimleri ile ilgili bir dersten daha düşük notla geçen bir öğrenciden daha yüksek ortalama sahibi olacak...hz muhammed'in hayatı diye ders mi olur lan?!
ayriyetten "çocuklar seçmiş muhabbetine" girmek kadar saçma bir şey olamaz, çocuklar belirlesin o zaman müfredatı, özgür olsun müfredat. eğitime ayrılan zaman içinde peygamber ve kuran'a diğer bilim dallarına oranla daha çok vakit ayrılabiliniyorsa orada bir sorun vardır. çocuk kendi seçer seçmesine de ileride mal bir nesil yetişmiş olur, bu nedenle müfredatı konunun uzmanları belirler. iyi amk bütün hafta beden dersi olsun opsiyonlu onu seçsin çocuklar.
bunun da şeriat geldi gelecek muhabbeti ile yakından uzaktan alakası yoktur. gelecek nesiller mal olabilir ile alakası vardır ve bir ülke için de en büyük tehdit budur.
isteyen istediğini seçiyor tağam mı diye savunulan sistem, gençler güya halkın içinden geliyorsunuz siz, benzemezsiniz cehapeli elitlere, bu kadar mı uzaksınız çok sevdiğiniz halkınıza? din yerine matematik seçecek kaç adam tanıdınız okuduğunuz okullarda? herkes kolayı seçecek. zaten amaç bu, herkes kolayı seçsin alsın asgari ücretini, kaç çocuk yapacağına, nasıl yaşayacağına da biz karışırız, bu sistemin özeti budur.
hissettirmeden hafiften din temelli eğitime doğru giden ülkedir. insanları ayakta uyuklarken,birileri açılmayacak olan şemsiyeyi sokmaya başlamıştır bile.
tek gayesi vatandaşının özgürlüğü olan devlet adamları(!) tarafından yönetilen ülkedir. türkiye'de benim çocuğuma 2 ders din yeter matematik görsün diyen ebeveynin düşeceği durumu sanki bilmiyor gibi bazı yarım akıllılar bu uygulamayı savunmaya çalışıyor.
bazı üniversitelerde bile hala sakalı, küpesi yüzünden dayak yiyenler varken ilkokulda böyle bir dersi çocuğuna seçtirmemek büyük cesaret ister. ailece dinsiz ilan edilirsiniz.
Bazı beyinsizlerin müslümanların spor anlayışını namaz ve oruçtan ibaret sandığı ülkedir. Onlar spor değil anam. ibadet. Önce bunu kavrayalım.
Beden eğitimi matematikten daha önemliyse neden matematikten daha az ders saatine sahip olmasına rağmen buna itiraz edilmeyip din dersine itiraz ediliyor. Bu, artniyetli bir yaklaşım değil de nedir? Bundan bahsediyoruz iki saattir.
Sırf bu saçmalığı savunmak için beden eğitimi dersine göz diken beyinsizleri görmemizi sağlayan ülkedir. 10 yaşında bir çocuk için beden eğitimi "top oynamak" diye küçümsenecek bir şey değildir. Bu yaşta bir çocuk için, beden eğitimi matematik'ten de dinden de daha önemli ve gereklidir.
Sacma sapan bir uygulama yapan ulkedir. Secmeli din dersi demek, ogrenciler herhangi dini konsepti secmekte ozgurler demek. Muhammedin hayati olur, Hristiyanlik olur, budistlik olur, din tarihleri atlasi olur vb vb. Matematik secmelisinde ise uzay geometri secersin, sayilar teorisi secersin, analitik cebir secersin vs vs. Uygulamali matematik ya da Muhammedin hayati seklinde abuk bir ayrimi olan secmeli mi olur amk ? Hangi kafasiniz ?
çocuk yaşta kavrayamayacağı şeyler öğretip, ortaokulda paso din dersi eğitip, en son mücahitlikle kafayı bozduranların icraatıdır. merak etmeyin efendim, karşı çıkılmazsa çocuklarınız gerizekalı olacak.