(#3236189) beni yanıltan maç olmuştur.beşiktaşımızın 2-1 lik galibiyeti çok önemlidir.turkcell süper lig'in en az faul yapan takımının oyuncuları 7 sarı kart görmüştür.
iki kelime de ben etmel istedim maç hakkında duramadım yazıyorum ahanda. öncelikle maça gitmek için bilet almıştım fakat daha sonra ne oldu bilmiyorum vazgeçtim, iyi de ettim yoksa maçtan sonra iyice bir dayak yerdim sivaslılardan iki gözüm önüme aksın. çünkü herifler kendilerini öyle bir inandırmışlar ki şampiyon olmaya, ne hakan sivriservi'nin fenerbahçeye maç hediye etmesi, ne ekonomik problemler akıllarına bile gelmiyordu yiğidoların. o nedenle maçı evde izlemeyi tercih ettim. tekrar söylüyorum iyide ettim. zaten sivas 4 eylül stadyumunda maç izlemenin de zevki olmuyor söylemeden edemeyeceğim.
bu kadar yeter maça geçeyim bir an önce de daha fazla küfür etmesin okuyanlar. bir kere beşiktaş'ın maçı kazanma isteği daha maç vuruşu ile belliydi ki zaten holoskoda daha ilk on beş dakikada 2-0 a getirmişti maçı. ama neye yarardı hiç bir şeye. madem böyle güzel futbol oynayabiliyorsun o zaman fenerbahçe maçında gösterecektin kardeşim bunu bize. s.kini sivas'a kaldırmayacaksın. kazanacaksın en büyük rakibinle yaptığın maçı ondan sonra yapcaksın açıklamanı fenerbahçe- kayserispor maçı hakkında. maç başından sonuna kadar sahada bir beşikltaş üstünlüğü vardı ki bunu maçı izlemek yerine çekirdek yiyen sivasspor taraftarları da kabul edeceklertir. ha sivas çok mu kötü oynadı diye soranlara da söylemek istiyorum hayır. sivasspor'un kapasitesi bu kadar yani onlardan bu futboldan fazlasını beklemek acımasızlık olur, fenerin londra'da chelsea'yi yenmesi gibi bir şey olur ( oh be lafımı da soktum rahatladım. gelsin eksiler aman aman.).
sözün özü beşiktaş güzel futbolunu sonucta göstermiş istediği puanı almıştır. hakemin faul çalması falan da hikaye bana göre, sittir et gitsin diyorum yani arkadaşım. sivasspor da bu sene yaşadığı lale devrinin tadını çıkarsın. çünkü bu günleri bir daha yaşaması zordur bana göre.
ertuğrul sağlam'ın ligin bitimine 5 hafta doğru mantaliteyi kattığı karşılaşma.
beşiktaş muhteşem mi oynadı? hayır beşiktaş muhteşem oynamadı. sezon başından beri yapmadığı bir şeyi yaptı, pres yaptı. beşiktaş geçen hafta fenerbahçe'ye kaybettiyse bunun baş müsebibi pres yapmayışıydı. bunda da ertuğrul sağlam'ın anca oturttuğunu düşünmek fazla iyimserlik olur. bu maçta eğer ki, neredeyse tüm takım oyuncuları pres yapıyorsa demek ki, daha önceki maçlarda pres yapılmaması üzerine bir kurgu hakimmiş.
beşiktaş gerek eksik kadrosuna, gerek ertuğrul sağlam'ın dandik oyuncu değişikliklerine, gerekse hakem barış şimşek'in standartsı kartlarına rağmen kazanmayı bilmiştir. bugünkü sonuçla beraber, son yaptığı 3 karşılaşma ile şampiyonluğun fenerbahçe'ye altın tepsi içinde sunulduğunu söylemek haksız bir yorum olmaz.
maçın ilk çeyreğinde holosko ile 2-0 öne geçen beşiktaş, bu 2 farklı skoru erken yakalayınca motivasyonunu da yükseltti. sivasspor etkili ataklar yapsa da bunlar adam adama oynamayı becerebilen stoper oyuncuları ile savuşturuldu.
ikinci yarıda ise ertuğrul sağlam show(!) izledik. ali tandoğan'ın yerine sol ayaklı mehmet sedef'i alarak sağ açık oynama görevini verdi. bu değişiklikten sonra uğur yıldırım, mohamed ali ve mehmet yıldız çok defa ibrahim kaş'ı zorladı. akabinde bu defa sarı kartı var diye cisse'yi oyundan alıp, gökhan zan'ı oyuna soktu, toraman da libero mevkiine geçti. ki, sarı kartı olan ve asıl zorlanan kişi ibrahim kaş'tı. kaş'ı alıp serdar kurtuluş veya mehmet yozgatlı'dan birini almalıydı, hadi zan' alıyorsun, al kaş'ı toraman'ı sağa çek. kaş'ın kırmızısı bangır bangır geliyorum dedi zaten. sonra da tello'yu oyundan alıp, serdar'ı aldı bu defa da mehmet sedef forvet arkası mevkiine geçti. serdar'ın girişi dışında birbirinden saçma oyuncu değişiklikleri.
sivas savunması müthiş hatalar yapmıştır holosko'nun 2 golü ve beşiktaş'ın diğer ataklarında beşiktaş'a inanılmaz açık verdiler. tabi, beşiktaş'ın pres anlayışı da bu yanlışlara sevk etti.
gökhan zan ve gordon tandemi ligin en kötü tandemi. eğer tandem oluşacaksa ya toraman-zan ya da toraman-gordon ile yapılmalı. 90+5'te gelen gol zan ve gordon'u inanılmaz kötü yer tutmaları ve müdahale etmemelerinden kaynaklandı. zan'ın artık bu takımda yeri yok gibi. baki hadi kapasitesiz ama bu adam gerçekten "istemediği için" oynamıyor. yediğimiz golün aynısını 2 hafta önce necati'den yiyorsun. pozisyona göre adam adama oynama mantalitesi bir savunma oyuncusunda nasıl olmaz anlaşılır değil.
diğer taraftan, geçen haftaki 4-0'lık kasımpaşa galibiyeti birçok kimseyi yanıltmış. kasımpaşa maçında 5 ataktan 4 gol çıkardı sivas. üstelik 3'ü direkt savunma asisti neredeyse buna mukabil kasımpaşa'nın boş kaleye bile atamadığı pozisyonlar vardı. anlaşılan bülent uygun 4-0'ın büyüsüne kapılmış.
beşiktaş aman aman oynamadan haklı bir galibiyet almıştır. üstelik 17 dakika 10 kişi oynamıştır.
nobre gol atamasa da orta sahaya yaptığı yardımla alkışı hak etmiştir.
holosko aldığı parayı hak ettiğini hem attığı gollerle hem de oynadığı oyunla göstermeye devam etmiştir.
aydın karabulut ise iyi bir oyun çıkarmış ancak daha fazla dakika sahada kalarak tecrübe kazandırılması gerekmektedir. bazen acele etmesi, top kayıplarına neden olmaktadır.
hakem barış şimşek'e birkaç cümle ayırmak gerekirse, kartlarında inanılmaz derecede standartsızlık vardı. benzer pozisyonlarda beşiktaş'a kartvizit çıkarır gibi sarı kartını çıkarırken, sivaslı oyunculara müsamaha gösterdi. beşiktaş'a çıkan kartlarda cisse hariç hepsi haklıydı ben beşiktaş'a neden çıkartıyorsun, çıkarma demiyorum ama, sivas'a neden aynı otorite yoktu? mohamed ali adamı biçiyor kart yok, cisse'ye dalıyor mohamed ali, sonra cisse sinirleniyor ama fiziki müdahale yok. sonra mohamed dirsek vuruyor hafifçe, cisse de hafifçe omuz vuruyor, barış şimşek olayları net şekilde görmesine rağmen sadece cisse'ye kartını çıkardı. maçta 8 kart çıktı 7'si beşiktaş'a sivaslı onur'un kartı da 90. dakikada atak kesmekten "lütfen" çıktı.
4 eylül stadı'nda oynayan topçuları allah korusun diyorum. hakem barış şimşek bile en az 3 kere kayıp düştü.
sonuç olarak, dün ve bugün kritik sonucu etkileyen hakem hataları olmasaydı beşiktaş potaya yaklaşacaktı yine, ha sezon boyu oynadığı futbol ile hak etti mi şampiyonluğu hayır. ancak, futbol skor oyunu ve bu sezon beşiktaş dana rosto gibi hakemlerce doğranmıştır. nizami golü bile iptal edilerek puanları gasp edilmiştir. diğer yandan ofsayttan ve olmayan penaltılardan gol atan rakipler.
temennimiz, bu sezonu en iyi yerde bitirmemiz, sezon sonu tüpçünün gitmesi ve çok sağlam kişilerle yepyeni bir yönetimle gerçek beşiktaşlı duruşu ile -yıldırım demirören beşiktaşlı duruşuna sahip son adam bile değil- mücadele edip, şampiyonluklara koşmaktır.
sivasspor'un sampiyonluk hedefinin sampiyonlar ligi olarak degismesine sebep olan mac. *
maca gelirsek; sivasspor gercekten cok tutuk, silik bir goruntu sergilemistir. tabi ki bunu besiktas'li futbolcularin sarf ettigi eforu kucumsemek icin soylemiyorum; lakin son 3 mac icerisinde bu kadar mactan kopuk bir sivasspor daha izlemedik.
aydin karabulut'u ise 2. kez izleme sansi buldum. belki biraz klise bi laf olucak ama bir fenerbahceli olarak sunu soylemek isterim ki bu cocukta is var.
besiktas kendini sikmadan, kritik bir deplasmani kayipsiz atlatmis; gecen haftaya gore daha derli toplu & daha bir takim gibi oynamis, iddiasini devam ettirmistir.
fenerbahce sivasspor'u rahat yenince futbol disi olaylari gundeme getirip sivasspor'lu futbolculari, bulent uygun'u, mecnun odyakmaz'i zan altinda biracak yorumlar yapanlar besiktas'in bu rahat galibiyetinden sonra neler soyleyecekler yarin acaba.
tıpkı fenerbahçe gibi beşiktaş'ın da rahat kazandığı bir maç olmuştur aynı rakibe karşı. demek ki neymiş, anadolu takımlarımız henüz bazı şeylere hazır değil.
öncelikle beşiktaşımızın sivasspor karşısında rahat bir galibiyet aldıgı karşılaşmadır.
düşünüldügü kadar stresli geçen bir maç olmamıştır. maça hırslı bir şekilde başlayan sivas'ın barutu 10 dakika sürmüştür. ardı sıra gelen bir kontra topta aydın'ın güzel ortasına iyi yükselen holosko defansın da hatasını iyi degerlendirerek topu aglarla buluşturdu. 5 dakika sonra da rüştü'nün degajında nobre'nin aşırdıgı topu iyi takip eden holosko karşı karşıya pozisyonda güzel bir gol vuruşu ile topu aglara göndermiştir.
ikinci golden sonra tam bir kör dövüşü şeklinde geçmiştir maç. iki takım da orta sahasız saçma sapan bir mücadelenin içinde buldu kendini. ardı arkası kesilmeyen top kayıpları maçın temposunu düşürmeye başlamıştı ki sanki biri düğmeye bastı.
hakem: "sizden bi cacık olmaz bari maça renk katayım" mantalitesinde saçma sapan fauller çalmaya başladı. hele ibrahim toraman'ın mehmet yıldız'ın üzerinden aldıgı üç kafa topu var ki gayet temizdi. hakem üçüne de istisnasız faul çaldı fakat karsı kalede nobre'ye yapılan faullerde sessizligi bozmadı. kontrolsuz girilen yerlerde beşiktaş aleyhine gösterdigi kartların cogu dogruyken 2 tanesinde hatalı kararlar verdi. ibrahim kaş'ın kırmızı kartı gayet haklıydı.
sonra ardı arkası kesilmeyen bir sarı kart tufanı başladı. yanılmıyorsam toplamda 8 sarı kart gördü beşiktaş, bir tane de numunelik sivasspor kartı vardi. hele yan hakemin ofsayt diye kestigi bir pozisyon vardi ki evlere şenlik.
hakem, son dakikalarda holosko'nun iki mucadelede ayakta kalıp kaptıgı topu gol yaptıgı pozisyonda, düdükten sonra topa vurdugu için bir de sarı kart gösterdi. sonra biz neden küfür ediyoruz ! böyle ahlaksızlık ömrümde görmedim. holosko gidiyor, daha cabuk davranıp rakibi ekarte ederek topu kazanıyor ve golunu de atıyor buna ragmen pozisyona faul calınabiliyor.
uzun lafın kısası sakin bir şekilde hiç de stresi olmayan bir maçı sanki birileri dugmeye basarak bu hale getirdi. anlamış degilim, nasil bir ligde mucadele ediyoruz. eger bazı seyler bastan bitiyorsa söylesinler bu cocuklar sahaya cıkmasın...
galip geldik ve hala hakemleri konusabiliyoruz. yeter artık!
beşiktaşımız mı iyiydi sivasspor mu kötü olduğu için öyle göründü anlamadığım maç.lig sonuncuları bile beşiktaş'a kök söktürmüşken sivasspor karşısında beşiktaş en rahat maçlarından (ki sayısı çok az)birini oynadı. sivasspor ne pres yaptı ne kanatlarını kapattı, sonucunda da maç gelen 2 golle 14. dakikada bitti. son çeyrekte ise fark daha da açılabilirdi ama garip bir şekilde kale önünde faha fazla gol atmamaya yeminliymiş gibi laubalice harcadı beşiktaş.
maçtan kısa kısa dersek;
holosko iki gol ve verdiği iki gollük ama beceriksizce değerlendirilemeyen paslarla maçın adamıydı.rakip takım defansı üzerinde acayip bir etkisi var bu adamın. en rahat pozisyonlarda bile bire bir, hatta ikiye bir kaldığında karşısındakini hata yapmaya zorluyor ya da zorlamasına fırsat kalmadan bir panik hali oluyor rakipte. gözlerini korkutmuş.
cisse çok kötüydü, zaten anca birkaç maç çok iyi oynamaya başlamıştı ki sakatlandı kötü döndü. ertuğrul sağlam nasıl 74 dakika tahammül edebildi hayret. pas hatalarında delgado'yu aratmadı maşallah.
aydın karabulut'u seyretmek keyif veriyor, adam eksiltiyor, takımı ateşliyor, biraz daha oynama imkanı bulup pişerse dadından yenmeyecek.
sonuç olarak zor bir deplasmanı 3 puanla kapatmak iyi. her nekadar beşiktaş'a şampiyonluk ve ikincilik için pek şans verilmese de, kalan 5 maç az değil ve bu 3 puan bu iddianın sürdürülebilmesi açısından çok önemli.
delgado'nun sakatlığının beşiktaş'ın galibiyetinde çok önemli rol oynadığı mücadele. zira ilk 11'de oynasaydı büyük ihtimalle sahanın çok güzel olmamasından ötürü sahada gezinecekti, biz de 10 kişi oynayacaktık. her neyse, sonuç olarak beşiktaş kazandı şampiyonlar ligi'ne gitme şansını devam ettirdi. darısı önümüzdeki maçlara!
iki takımın da şampiyonluga veda ettiği mac. galatasaray'ın akşam alacagı olası bi galibiyet şampiyonluk yarışının yine iki takım arasında gececegini ibra eder.
(bkz: galatasaray)
(bkz: fenerbahce)
beşiktaş'ın dünkü fenerbahçe-kayserispor maçındaki facia nedeniyle sahaya 15 dakika geç çıkacağı söyleniyor.ama sanki bu çok hafif kaldı gibi.paflarla çıksaydık keşke.
dünkü hakan sivriservi-kayserispor maçını da göz önünde bulundurur ve sakatlıkları da işin içine katarsak *beşiktaşımızın kaybedeceğini düşündüğüm maçtır.
bir beşiktaş sarrafı olarak diyebilirim ki, beşiktaş ın kesinlikle kaybedeceği maçtır. zira tarih bunlarla doludur. beşiktaş eğer ligin son haftalarında kritik derbi maçı yapmış ve kaybetmişse, ertesi haftalar, ziksen oynamaz. böyle manidar bir boşalma olur futbolcularda. hakemi sorarsanız, beşiktaş aleyhine olacağı kesindir. bu allah ın emridir, farzı kifayedir. oysa hiç gerek yok böyle şeylere. yani tövbe estağfirullah, allah ın emri, hakem de onun için zaten haksızlık yapıyor. aslında bütün hakemler mümindir. günahkar olan bizleriz. biz beşiktaşlılar.
edit: bjk yenerse, bilin ki, deccal çıkmak üzeredir bir kıyamet alameti olarak. ahir zamandayız estaizubillah.
