dünya futbolunda nefret ettiğim 4 takımdan * ikisinin final oynayacağını öğrenmiş olduğum maçtır. önceki entrylerde arkadaşlar hakemin Allah belasını verdirmiştir zaten diyerek başka birşey demiyorum.
çıkarılan sonuçları itibariyle ilginç olan maçtır. barça ingiliz takımlarıyle boy ölçüşemeyeceğini. messi nin fazla abartıldığını iddia edenler dolmuş.
madem barça nın gücü yetmez ingilizlere. neden bu arkadaşlar 10 kişi kalan takıma dahi 2 maçta da 10 kişiyle defans yaptılar. madem messi abartılıyor. neden top adama geldiğinde 2 kişi basıp iki kişi kademeye geçiyor. yapmayın allasen, chelsea ilk maçta da böyle oynadı ama kontra atağa çıkamadılar. bu maçta barça defansı kötüydü. puyol yoktu en basitinden. adamlar daha iyi kontraya çıktılar. 5 penaltı verilmemiş. öeh. barça pas yapmaktan başka bişey yapamamış. metre kareye düşen adam sayısına bakarsak azcık. içeri dalmanın zorluğunu kavrarız heralde. abartmayın bu kadar barçayı 10 tane izbandutla savunma yapan adamlara karşı oynadılar.
bu maçı chelsea nin anadolu takımı kimliğiyle oynadığı futbol -iyi gününde olanından- sebebiyle saymazsak. bu sene bizlere yıllarca anlatılacak bir futbol izlettirdiğin için teşekkürler barça.
uzatma dakikalarında ballack'ın söve söve hakemin arkasından ellerini açıp koşması ve hakeminde mahalle'de
kendisine askıntı olan delikanlıdan nazlanarak kaçan kız misali koşması yarmıştır. şaka bi yana güzel maç olmuştur.
chelsea için gerçekten dramatik bir veda olmuştur.
iniesta'nın golüyle barcelona taraftar ve sempatizanlarının orgazma yakın bir zevk duyduğu maçtır. final maçında messi ve c. ronaldo'yu karşılıklı oynarken görmek futbolseverlere ayrı bir zevk verecektir. maçı kim haketti derseniz, chelsea derim. messi'ye adım attırmayan, dünyanın gelmiş geçmiş en iyi takımı denilen barcelona'yı durdurup, pozisyonlar bulan taraf chelsea idi. hakem şansı da yanlarında olsa 2. golü bulup işi bitireceklerdi. ancak öyle ya da böyle, bir şekilde 90 + 2'de golü yemeyeceksin. futbol aynı zamanda bir sinir savaşıdır. uzatmalarda, * iniesta'yı ceza sahası önünde boş bırakırsan finale veda edersin.
chelsea'nin hakki bariz yenmistir otesi yok. ama ne yalan soyleyeyim barca gol atinca evde gol diye sevindik. hayir iddaa oynamadim, sadece finalde iki ingiliz takimi olsun istemedim.
ilker yasin'in içine ettiği maçtır. hayır bir ara "geride kalan zaman gittikçe azalıyor" dedi. bu adam geçmişe doğru yaşıyor sanırım. ilker yasin, benjamin button... lan, yoksa?
90+3 teki golde çoğu kişinin kendi takımı gol atmış gibi sevindiği maçtır. maçın başında bireysel yetenekle gol bulan chelsea daha sonradan gol pozisyonları bulmasına rağmen topla oynama oranında fazlasıyla ezildi ve tamamen savunmaya yönelik oynadıkları için açık futbolu seven barcelonayı durdurmayı başardılar. zaten henry gibi harika bir oyuncudan yoksun maça çıkan barça bu oyuncuyu mumla aradı. maç boyunca chelsea'ye çok küfür ettik çok beddua okuduk, öyleki anelka'nın kendini yere atmasıyla sitemimiz iki katına çıktı. barça artık 10 kişiydi. sonrasında durum sandığımız gibi gelişmedi, hakem çok içerlemiş olacak ki chelsea'nin net penaltısını vermedi ve üstüne mavi beyazlılara üst süte kart göstermeye başladı. tam maç gidiyor derken de iniesta sahneye çıktı ve ilk cümlemdeki eylemi bize yaşattı. mutluyuz, huzurluyuz, barçalıyız.
ev arkadaşlarımın* maçın hakkı beraberlikti sözü ile çıldırdığım maçtır. Bir takım sırf ayağında daha çok top tuttu diye iyi oynadı sayılabilir mi ey okuyucu? Pes oynamamın ve Anelka sempatimin de büyük etkisiyle kaybedilen finale oldukça üzülmekteyim.
Buradan izninizle büyük saygı duyduğum Hiddink'e sesleniyorum : Ah be hocam daha 2 oyuncu değişklik hakkın varken neden bizlerden esirgedin yedek arkadaşları. Bi yüzlerini göreydik. Acıdır ki o yüzleri son dakikalarda umutsuz bakışlarla Cech'in gol atmasını(!) beklerlerken görebildik. Bak elin 38'lik delikanlısı, takımı golü atar atmaz ard arda iki değişiklik yaptı.
Maçın Türkiye yayınına bakacak olursak... ilker Yasin diyorum, Ercan Taner-Rıdvan diyorum, homurdanıyorum.
Yabancı takımlar da olsalar bizlere bu heyecanı yaşattıkları için iki takıma da teşekkür ediyorum.
Guardiola'nın Hiddink'e sarıldığı pozisyonu da es geçmeyerek barçaya karşı olan öfkemi* hafifletmeye çalışıyorum.
guardiola'nın garip bir dizilişle başlattığı barça maçı haketmiştir kanımca.on kişi kaldıktan sonra bile top barçadaydı.aptal hidding tek golün üstüne yatmaya çalıştı ama bu oyunu tutmadı.puyol ve henry'nin olmayışı en büyük etkendi barça'nın gol yollarında etkili olamayışında.bir kere daha anladık ki keita bu takımın oyuncusu değil.bu arada alves normal performansından çok uzakta kaldı.tüm bu olumsuzluklara rağmen barça ayakta top tutan,top yapan bir takım hüvviyetindeydi.kupa barça'nın olacak zaten *
Iniesta'nın 90+3'de gelen golüyle şampiyonlar ligini, eski adıyla ingiliz süt kupasına dönmekten son anda kurtaran maçtır.
Maç son ana kadar geçen seneki yarı final maçı Manchester United-Barcelona karşılaşmasını anımsattı. ilk maçta da topla oynama oranında Barcelona ezici şekilde üstünken, kendi sahasındaki ilk maçta gol atamamış; rövanşta ise, yine sürekli topu kullanan takım görünümdeyken, ilk yarıda yediği gole karşılık veremeyişinin ardından maçı 1-0 mağlup kapamış ve sonrasında Manchester United- Chelsea finali yaşanmıştı.
Gerçi geçen seneki ve bu seneki turnuva arasında benzerlikler bununla da bitmiyordu. Nitekim, diğer yarı finalist Chelsea'de, çeyrek finalde zorlanarak Fenerbahçe'yi; daha sonra ise, Arsenal'i toplamda 5-3'lük skorla (ilk maç 1-1, ikinci maç 4-2)eleyen bir diğer ingiliz takımı Liverpool'u elemişti. Bu sene ise, Chelsea Liverpool'u çeyrek finalde toplam 7-5'lik skorla geçerken, bu seneki Fenerbahçe kontenjanından yararlanan Manchester United, Porto'yu zorlanarak 2-2 ve 1-0'lık skorlara geçebildi ve sonrasında da Arsenal'i eledi.
Tüm bunlar yaşanmışken ve geçen seneki Manchester - Barcelona maçı bu sefer de Chelsea-Barcelona maçı şeklinde tezahür ediyorken ve bana Battlestar Galactica'daki all of this has happened and it will happen again vecizesini anımsatıyorken, hesapta olmayan bir şey oldu ve Essien ceza sahası içinde 93. dakikada yaradana sığınıp tepiklemesi gereken topu, anlamsız bir şekilde Messi'ye bırakıverdi ve aslında yine de çok da tehlikeli olmayabilecek olan pozisyon, Chelsea defansının kollektif bir bilinçle maç öncesi Guus Hiddink'in muhtemel sarf ettiği "topu onsekiz önünde ve ceza sahası içinde Messi'yle buluşturmayın" uyarısını anımsamaları ve hepsinin bir anda 2 maçlık seride ilk defa çuvallayarak kademeyi bırakıp Messi'ye çullanmaları ve Messi'nin ise kaleyi o sırada cepheden dikizlemekte olan Iniesta'ya topu aktarışı neticesinde, Barcelona'nın tün seri boyunca ilk defa 90 + 3'de çerçeveyi bulan ilk şutu, top yuvarlaktır ve futbol 90 artı dakikadır, kader kısmet deme benzerlikler üretip sözlükçülerin beynini yeme kuralını yeniden anımsattı. Darısı artık seneye...
öhöm öhöm! *
ön görüldüğü üzere barca'nın finale adını yazdırdığı karşılaşmadır. *
tahmin ettiğimiz gibi barcelona maçın başından sonuna kadar topu daha iyi saklayan, daha iyi pas yapan, topa sahip, arzulu, istekli görüntü veren, ikili mücadelelerde etkili, oyunu rakip yarı sahaya yıkan ekipti. ee ne oldu peki? hiçbir şey olmadı, yok yok gerçekten hiçbirşey olmadı, top döndürüp durdular. bilenler bilir ortada sıçan diye amaçsız bir oyun vardır, bütün maç boyu bu oyunun bir varyasyonunu izledik!
sahnenin öte tarafı farklıydı ama; her ne kadar maç boyu barca'yı tutsam da ve chelsea 10 adamla savunma yapmak gibi korkak bir oyun anlayışı belirleyerek beni ifrit etmiş olsa da; bulduğu net gol pozisyonları ile, koca maç boyu barca'ya tek bir pozisyon bile vermemesi ile, muhteşem golü ile; mükemmel savunma anlayışı ile (ne olcaktı ki anasını satayım 10 adamla savunma yaparsa chelsea), verilmeyen penaltıları ile maç sonuna kadar chelsea'nın hakkıydı. açıkçası elenmelerine üzüldüm desem yalan olur. (üzülmedim desem diyeceğim sandınız değil mi * ne üzülcem lan beter olsunlar)
maçın kahramanlarını ortaya bir karışık yapalım isterseniz;
essien; obareeey ne goldü beee! son yıllarda izlediğim en güzel gollerden birini attı. zannediyorum ki 100 kere aynı vuruşu yapsa da aynı golü bir daha atamaz!
valdes; hayatının maçını çıkarttı, bu bile chelsea'nın maçı ne derece hak ettiğinin göstergesidir.
drogba; pislik lan bu adam, ikili mücadelelerde dana gibi güçlü, bir türlü yıkılmıyor yere, pozisyon geçince yalandan sakatlık ayakları çekiyor her daim. oyundan çıkarken bir tripler, gıcık surat ifadeleri... yani drogba bildiğiniz drogbaydı.
toure; mevkisinde pek iyi değildi. anelka'dan, drogba'dan çok tehlikeli çalımlar yedi. ancak son müdehaleleri gerçekten mükemmeldi.
dani alves; kazmaaa! kazmaaa! kazmaaa! öyle bir gıcıktı ki yanımda olsa ağzının üstüne üstüne vururdum!
hiddink; hadi canım hadi rus milli takımında sana başarılar... paso yatırıyor koca chelsea'yı ya... bildiğin düz adam!
guardiola; ulan allah yüzüne baktı haa! keranacı seni! neyse bu sene oynattığın futbolla helal sana bu yollar...
messi; mes que un futbolista! sırf ilker yasin'i g.t etmen bile güzeldi!
iniesta; uzat alnını öpeyim gardaşım!
tom henning ovrebo; ben bunlardan bir tek bizde var sanıyordum... meğersem bizdekiler püru pak melaikeymiş lan! 3 penaltı vermedi chelsea'ya, kırmızı kart kararı yanlıştı, daha neler neler...
ballack; senin hiç bir suçun yok koçum; seni defansta oynatanlar utansın!
ilker yasin; bi sus be! allah'ın adını verdim bi sus!
maçın en antipatikleri listesi
5- drogba
4- essien (az daha yatırıyordu iddiayı şerefsiz)
3- dani alves
2- Tom Henning ovrebo
1- ilker yasin
sözlüğe "bi messi vardı nooldu ona" bakınızı vermenin hesaplarını yapıp pis pis sırıtmaya başlamışken, maç boyunca ronaldo'nun her daim hallaç pamuğu gibi savurduğu chelsea defansı tarafından sindirilen, ronaldo'nun en büyük rakibi olan ancak aslında ronaldo'nun ne kadar üstün olduğunu bugün bizlere bizzat kendisi gösteren messi'nin vereceğim bakınızı son dakikada verdiği pas ile içimde patlattığı maç. çünkü o bakınızı versem pas verdi gol oldu bikbik diyenler çıkacak. o yüzden boşveriyorum. ama olur da birgün messi barça'dan ayrılıp ada yolunu tutmayı düşünürse, düşünmesin bile. bugünkü messi'yi gördükten sonra sahada malak gibi dolaşan bir messi görmek içimi acıtır. ingiltere futbolu işte böyle bir şey, ve ronaldo bu adamlar karşısında harikalar yarattığı için dünyanın en iyisi. evet bu maçtan çıkarılabilecek tek sonuç budur: dünkü maçta manchester united'ın neden dünyanın en iyisi olduğunu gördük, bugünkü maçta da ronaldo'nun..
hakeden elendi bu maçta. ama chelsea'den nefret ettiğim için ve barça-manu finali chelsea-manu finalinden daha zevkli geçeceği için de iniesta'nın golünde baya bi hönkürdüm. final şimdiden sabırsızlandırıyor..
an itibariyle sozlukte girilen 157 entry den sadece birinde tecavüz kelimesi gectigi gercegini farkettigimde kacirdigima o kadar da uzulmedigim mactir. kimse kimseye tecavuz etmemis zaten...
barcelonanın esas yıldızının messi değil iniesta olduğunu gösteren maç olmuştur.ayrıca dünyada 2 lig vardır premier lig ve diğerleri.nşada bu barcelona hiç bir ingiliz takımını halı saha dışında normal sahada yenemez.
chelsea meğer "anti-futbol" oynamış bu maçta, biz banttan izledik sanırım başka şeyler. beni bu maçta heyecanlandıran chelsea'nin kaçırdığı gollerdi, orta saha ve gerisindeki müthiş presiydi(hani siz futbol dahilerinin anti-futbol olarak nitelediği şey), verilmeyen zilyon tane penaltısıydı. süper futbol? fc barcelona? bu anlamsız yalakalık nereye kadar gidecek merak ediyorum da şu maçta katalanların 90+3'te kaleyi bulan ve gol olan tek şutları dışında ne vardı o süper futbolu adına bunu sorarım ben. madem öyle atakları 2 gol, arapasları da 1 gol yerine sayalım. neymiş, anti-futbol kaybetmişmiş. kendimi sorguluyorum, niye bu kadar azami sayıda keresteyle aynı tutkuya gönül vermişim diye. alın barça'nızı da bir yerinize şey yapın. sırf final maçı için manchester united forması tahsis edeceğiz ve mancunian'lara ölümüne destek vereceğiz, o nefret ettiğim kırmızılı takıma, şu barcelona'dan da burada altını üstünü yalayan futbol cahili liseli taraftarlarından da gına geldi. yahu sanırsın çocuklar katalunya'da gözlerini dünyaya açmış, barcelona tarihinden 3 tane unutulmaz maç say desen "hınk" diye kalır, 5 sene önceki kadroyu say desen ronaldinho der, başka bir şey diyemez. şöyle bir şey de yazmışım, bunu aynen bu maçta da gördük malesef evet malesef;
(bkz: 28 nisan 2009 barcelona chelsea maçı/#5118472)
barcelona'nın finale çıkması ile sonuçlanmış müsabakadır.
iki takımın da kadrosunu ve dizilişini istediğiniz futbol simülatörüne sokun chelsea açık ara maçı kazanacaktır. ama bugun futbolun tanrıları ve hakem barca'dan yana idi. bu maç da barca'nın 90 dakika'da kaleyi bulan tek şutu gol ile sonuçlanıp tüm dünya futbolseverlerinin ve yayıncı kuruluşlarının istediği oldu;
bazılarının dediği gibi 5-6 penaltı vermeyen bir hakem yoktur.chelsea nın 2 penaltısı verilmemiştir.son saniyedeki pozisyona penaltı diyen arkadaşlarada futbol kurallarını tekrar etmelerini öneririm..ayrıca bunlara karşılık barca nın kırmızı kartı daçok komikti.ha kim hak etti maçı chelsea o ayrı.ama ilk maçtada barca hak etmişti.
bu maç hakkında yazılanları okuduktan sonra yazarlarımızın futbolu sadece topu ayağında tutup gösteri yapmak olarak algıladığı kanısındayım. futbol sadece ofans futbol değildir.
karşında barcelona gibi ofansif özellikleri yüksek futbolcular varsa defansa ağırlık vereceksin.
karşında etoo, messi, xavi, iniesta gibi adamlar varsa defansa ağırlık verdikten sonra orta sahanı güçlendireceksin.
ben defansı iyi yapan futbolcuları severim. izlerkende maçı kim nasıl kademeye giriyor nerde basıyor diye çok dikkatli izlerim. defans yaparken 1 saniyelik konsantrasyon bozukluğunun bile bu barça' nın affetmeyeceğini biliyordum.
chelsea' yi izlerken ben, dünyanın en iyi defansını izliyordum bir zamanların milan' ı gibi.. italya' sı gibi..
ben de bundan zevk alıyorum, mest oluyorum ulan var mı?
banada bu futbola güzellik katıyor.
neymiş chelsea futbolu katletmiş. neymiş? çirkef futbolmuş . hadi lan ordan. futbolu tam öğren öyle gel.
klasik bir cümle olan "futbolun adaleti yoktur"un yine doğru çıktığı maç. chelsea'nin iki verilmeyen net penaltısı var. tamam barça'nın kırmızı kartı da çok dandiktendi ama iyi olan takım chelsea'ydi. yazık oldu o mücadeleye, emeğe... guardiola'dan bal damlıyor bal.