( yılmaz özdil den yine harika bir yazı, üstelik bu yazısı tam uludağ sözlük profiline uygun, tam bizim sözlük kitlesine hitaben.)
Bir varmış bir yokmuş
Hatırlarsınız mutlaka... Washington’a direkt uçuş başlatan Türk Hava Yolları, ilk seferinde reklam olsun diye, kızılderili kabile şeflerini istanbul’a getirmişti. Hükümet adına karşılama yapan ekonomi bakanımız Zafer Çağlayan, “biz sizi Tommiks’ten tanıyoruz, hani nişanlısı var Suzi, yu nov Tommiks?” diye sormuştu. Kızılderili şefler soruyu anlamamış, “ne diyor bu?” diye birbirlerine bakmışlardı.
*
Çünkü, Tommiks italyan.
*
Mevzu güya Dakota’da geçiyor, ekonomi bakanımız Amerikalı zannediyordu ama, italyanlar tarafından yaratılmıştı. Tommiks de zaten bizim uydurduğumuz isimdi. Orijinali, Capitan Miki’ydi.
*
Veya, Temel Reis...
Ispanak yiyor, pazuları demir gibi oluyordu, annelerimiz de habire ağzımıza ıspanak sokuşturuyordu. Halbuki, 85 sene önce, ilk çizildiği döneme ait virgül hatasından ibaretti. Bir kilo ıspanakta 30 miligram demir var diye biliniyordu. Sonradan anlaşıldı ki, 3 miligram var. Mercimekte, yumurtada katbekat fazla demir vardı. Haybeye yemiştik onca ıspanağı.
*
Karga’ya da oldum olası çok üzülürüm doğrusu...
Malum, kurnaz tilki zekasını kullanmış, sesin ne güzel deyip, şarkı söylemesini istemiş, aptal karga inanmış, ağzındaki peyniri düşürmüş, tilki peyniri kapmış filan.
*
Peki, bunun böyle olabilmesi mümkün müdür?
Bilimsel olarak değildir.
Aptal muamelesi yapılan karga, deneylerle ispatlanmıştır, yunus ve şempanzeden sonra en zeki üçüncü hayvandır. Kurnaz zannedilen tilki ise, zeka seviyesiyle ilk 10 hayvan arasında bile yoktur.
*
Bir başka iftiranın kurbanı ağustosböceği de, geçenlerde aklandı.
Karınca bütün yaz harıl harıl çalışırken, tembel ağustosböceğinin ağaç gölgesinde yan gelip yattığı, kış gelince de aç bilaç kaldığı zannediliyordu.
Meğer araştırmalar gösterdi ki... Toprak altında yaşayan ağustosböceklerinin, yeryüzüne çıktıktan sonra, sadece dört haftalık ömrü var. Sadece ağustos ayında yaşıyor. ismi de oradan geliyor. Ağustos ayından sonra hayatta kalmıyor. Dolayısıyla, kış ayları için yiyecek biriktirmesinin manası yok.
*
Kıssadan hisse...
96’lılar 97’liler, dünün çocukları, yarın ilk kez oy kullanacak.
*
Değerli gençler...
Bu memleketin başına ne geldiyse “büyüklere masallar”dan geldi.
Lütfen bu durumu değiştirin.
Siz doğduğunuzdan beri “doğruymuş gibi” anlatılan yanlışlara kanmayın.
selamün aleyküm diyerek para sıfırlayanlara göndermeler yapılan yazı.
bazı akitlerce dünkü yazısına şöyle diyordun, bugünkü yazısına böyle diyorsun diye eleştirmelere neden olmuştur. algı sorunudur. biz de eleştrime özgürlüğü vardır. yılmaz özdil'le ortak muhalif olma durumu, adamın her söylediğini onaylamak anlamına gelmez. zaten öyle olursa bu biz de yandaş yapar.
yandaşların bunu anlaması pek mümkün değil, neyi anlatıyorsam.
bir taraftan "dünkü yazısı nedeniyle yılmaz özdil ak partili diyen ama şimdi alkışlayan bir zerzevat türü" olduğunu iddia edip, söz konusu türe tek bir örnek gösteremeyince "efendim, işim kişilerle değil, örnek gösterdim mi?" diye üste çıkmaya çalışan demogogları görmemize vesile olan yazıdır.
yahu "dünkü yazısı nedeniyle yılmaz özdil ak partili diyen ama şimdi alkışlayan bir zerzevat türü" olduğunu iddia eden sensin!.. keza olduğunu iddia ettiğin bu türe tek bir örnek bile veremeyen de sensin!.. işte örnek gösteremediğini kendin de itiraf ediyorsun... demek ki böyle bir tür yok! demek ki bir tarafından element uydurmuşsun!.. demek ki yalancısın!.. demek ki müfterisin!...
klasik yandaş taktiği işte... büyüklerinden böyle öğreniyorlar!.. sıkıştılar mı "faiz lobisi", "döviz lobisi", bilmem ne lobisi derler.. baktılar ortada lobi diye gösterecekleri kimse yok, kendi atadıkları merkez bankası başkanı ve bakanlarını gösterirler "lobidir" diye!...
"dün tü kaka yalancı akpartili diyeceksin. bugün vaaav ne müthiş yazmış.
sizi omurgasız pezevenkler."
iftirasına konu olabilecek, dün "yılmaz özdil akp'lidir" derken bugün alkış tutan kimse olmamasına rağmen, hala yalanında ısrar eden müfteriyi görmemize vesile olmuş yazıdır.
yahu sadece ben değilim ki! şu iftiranı hak edecek bir kişi bile yok o başlıklar altında...
müfteri olduğunu hepimizin bildiği bir şerefsizin,
"dün tü kaka yalancı akpartili diyeceksin. bugün vaaav ne müthiş yazmış.
sizi omurgasız pezevenkler."
diyerek iftira atması vesile olan yazıdır.
söz konusu şerefsizin entrysi tam benim entrymin altına denk gelmiş. önce "üstüme alınmayayım, belki bu yazısına destek çıkan başka birini kastediyordur" diyerek, yılmaz özdil'in dünkü yazısıyla ilgili açılan başlığa baktım... buyurun:
göreceğiniz gibi o başlık altında kendisini eleştirenlerden, bugünkü yazısı konusunda alkış tutan kimse yok... kaldı ki alkış tutsalar ne olur? bir yazarın her görüşüne katılmak zorunda mı okuyucusu?
Bu ne aptalca bir yazıdır yahu. yine yılmaz özdil ve kalemi. yok hanıma asena dıyormus bozkurt yapmıs. Zaten 1 ayda ınsanların göruşlerı degısır böyle hemen. Degıstıgınde de ülkücü olmuş hani ballandırarak anlattığı da bu. of genelde okumuyorum da bu adamı meraktan baktım yani zaman kaybı de geç.
kimi yandaşın "allah benimde belami versin" diye beddua etmesine sebep olan yazıdır.
"amin" diyeceğim ama demiyorum... yahu sen zaten belanı bulmuşsun!... bir kere yandaşsın... ikincisi daha "dahi" anlamındaki "de" lerin ayrı yazılması gerektiğini, "ilkokul"un bileşik kelime olduğunu "ilk okul" şeklinde yazılamayacağını bile bilmiyorsun ama kalkıp yılmaz özdil'i "ilkokul türkçesiyle" yazı yazmakla suçluyorsun!...
Bu adam bir gazatede bu adamin yazdiklarini da seviyesiz sozluklerde,sosyal medyada kemalistci kardesler paylasiyor ve ben de bu sigirin yazdiginin altina yorum yaziyorum.
Allah benimde belami versin.
Bu adama gazateci,yazar diyenin de.
Ilk okul turkcesiyle ancak bu kadar prim yapabilir bir yazar.helal olsun!