TFFnin Yanlışında Israrı Türk Futboluna Vurulmuş Ağır Bir Darbedir.
Türkiye futbolu uluslararası arenada başarı merdivenlerini hızla tırmanırken içerden vurulmuştur. Geçtiğimiz yıl takımlarımızın yakaladığı ivme sonrasında bizlere düşen görev bu başarıyı daha da ileriye taşımak iken, TFF yanlışında ısrar ederek takımlarımızı sportif açıdan mahkum durumda bırakmıştır.
Alınmış yanlış kararın sürdürülmesinde Biz zaten ABye üye değiliz gibi, U20de başarısız olduk gibi gerekçelerin gösterilmiş olması kulüplerimizin geleceğini belirleyecek böylesine önemli bir kararın hiçbir araştırmaya dayanmadan, son derece keyfi olarak alındığının açık kanıtıdır.
Galatasaray Spor Kulübü, bu federasyon işbaşına geldiği günden beri en haklı olduğu olaylarda bile negatif yanıt ve tutumlara maruz kalmıştır. Bunların artık tesadüfi olduğunu düşünmek aşırı iyimserlik olur.
Kendi seçmeni ve varoluş sebebi olan kulüplerin en gerçekçi taleplerini bile görmezden gelen bir TFFnin artık ne tarafsızlığından ne de meşruiyetinden bahsedilemeyeceği açıktır. Bizim için artık bu talihsiz dönemin sonrasını beklemek ve bunun için çalışmaktan başka bir alternatif kalmamıştır.
Saygın ve başarılı bir futbol ülkesi olmak için her şeyin FIFA, UEFA veya başka bir uluslararası kuruluş tarafından empoze edilmesinin sağlıklı bir çözüm olduğuna dün olduğu gibi bugün de inanmıyoruz.
Türkiyeyi Avrupanın başarılı futbol ülkeleri seviyesine taşımak yerine her hareketi ile aşağıya çekmeye çalışan ve bunda da maalesef son derece başarılı olan bu garip zihniyetin bir an önce son bulması ve tekrar sağduyulu, tarafsız ve saygın bir futbol yönetimine kavuşulması en içten dileğimizdir.
sonuna kadar haklı olduğu açıklamadır. 17 klube karşı tek klubün istekleri doğrultusun da hareket eden tff gün gelecek bunu ödeyecek. futbolun katili yıldırım demirören ve aziz yıldırım gitmediği sürece bu ülke de futbolun asla gelişemeyeceğini bir kez daha anladık.
tarihleri ağlamakla geçen kişilerin zırlamak olarak nitelendirdiği açıklamadır. sınırlamanın kaldırılmamasını dile getiren kişiler ne yazık ki malum sabıkalı kişilerdir. ama en kötü olan durum ise buna sırf gs düşmanlığından dolayı destek verenlerin olmasıdır. ama unutmayın ki biz sizin gibi unutkan değiliz.
oldukça haklı bir açıklama. demirören yönetimi çoktan iflas etmişti zaten. şike sürecinin yönetilememesi, galatasarayın aldığı kupalarda demirörenin tuhaf ve taraflı tavırlar takınması, milli takımın başına abdullah avcının getirilmesi, hemen akabinde selçuk gibi bir maestronun, onur ve tolga gibi kalecilerin saçma salak sebeplerle ilk 11e alınmaması, hadi onlara hoca tercihidir diyelim; milli takımın bu dönemde artık andorra gibi takımlar karşısında bile üç buçuk atması ve milli takımın dibi görmesi, ardından yabancı sınırlaması krizi... demirören futbol kariyeri başarısızlıklarla dolu bir insan. babası olmasa bakkala bile oturtulacak bir insan değil. bu durum bile ortadayken halen daha deva ediyor olması türk futbolunun bir özetidir aslında. son gelişmeler sonucunda galatasaray da masaya haklı olarak yumruğunu vurmuştur.
galatasaray camiasının iyice facebook ergenine bağladığını kesinleştiren açıklama.
Ulan bi camianın yönetimi de taraftarı da götü sıkışınca klavyeye mi sarılır arkadaş.
ultRaslan'a söyleyin de bu sefer de Demirören'i boykot etsin. Tehdit edecek bir durumu yok zaten. demirören Pınar süt gibi karşıyaka'ya sponsor değilmiş. Rahat olun ultras'sınız ya siz. kasmayın.
Galatasaraylıyım ama bu konuda yönetimimiz haklı değil. kural bir seneden önce belliydi ve Ünal aysalda başkandı, yeni seçilse itirazı bir dereceye kadar anlaşılır ya da en başından karşı çıksaydı haklı olurdu.
"tff yönetimini indirmek için lobicilik yapacağız" anlamı içeren aleni bir tehdidi içermektedir. ısıracak köpek dişini göstermez elbette, ama eğer bu küstahlığın hesabı sorulmazsa o zaman tff'nin tarafsızlığından şüphe edilmelidir.
milli takım başarısının yabancı sınırlamasına endeksli olduğunu sananlar tarafından "son 3 turnuvayı yabancı sınırlaması olmayan bir ülke kazandı" şeklinde desteklenen açıklamadır. insanın kulübünü desteklemek için bu denli saçmalaması da ayrı bir başlık konusu tabi.
bu kural türk futbolunun ve milli takımın gerilemesi sebebiyle getirilmedi mi. ozaman buna endeksli olarak yabancı sınırlaması olmayan ülkelerin milli takım başarısını örnek olarak göstermenin nesi yanlış?
--spoiler--
türkiye futbolu uluslararası arenada başarı merdivenlerini hızla tırmanırken içerden vurulmuştur.
--spoiler--
henüz ilk cümlede cortlamış açıklama. türk futbolunu yalnızca galatasaray ve fenerbahçe' den ibarek görüyorsanız anlarım fakat türkiye futbolu dediğin zaman milli takımlar da dahildir. "kulüp takımlarımızın başarısı" şeklinde kaleme alınmış olsa daha anlamlı olacaktı, o cümle orada sırıtıyor. galatasaray yarından tezi yok haluk ulusoy' un yeniden tff başkanı olması için kulis çalışmalarına başlayacaktır. futbolumuzu yöneten ve yönetmeye talip olan adamlara bakınca insanın içinde en ufak bir ümit ışığı dahi kalmıyor. biri demirören diğeri ulusoy. al birini vur diğerine.
özeti "12 yabancı futbolcumuz var neremize sokalım" olan açıklamadır.
--spoiler--
Saygın ve başarılı bir futbol ülkesi olmak için her şeyin fifa uefa veya bir başka uluslararası kuruluş tarafından empoze edilmesinin sağlıklı bir çözüm olduğuna dün olduğu gibi bugün de inanmıyoruz
--spoiler--
Manası çok derin.. Ben adama bilezik gibi geçiririm demek.
