karnı acıkmış, canı yiyecek birşeyler isyeten, ama ne istediğini kendisi de bilmeyen, bilmediği gibi buzdolabını açtığı zaman da yardımcı olabilecek bir ipucu gözüne çarpmayan, kapağı her açıp kapatışında, içeridekilerin farklı bir kombinasyonla tekrardan kendisine sunulacağını ve nihayetinde aradığını bulacağını zanneden insan eylemidir.
gece 3-4 civarı yapılan olay.fazla bakmayın alışırsınız.neme lazım yarın bigün çamaşır makinesi,kurutma makinesine fln da bakarsınız amannn diyim dedirten bi durum.
masalar diyarinda yasayan kisi eylemi. her acista buzdolabini dopdolu bulacagini sanir. dolu olmadigini gorse de umudunu kaybetmez 5 dakika sonra kapagi gene acar.
annemin ağız dolusu "bok yeee, ne beklentin var şu dolaptan? 5 dakkada bi açınca içindekiler mi değişicek sanıyosunnn?" diye cırlamasına sebep veren eylem.
her seferinde aynı umutla bakar insan buzdolabına, içindekiler hiç değişmese bile "ulan bu sefer kesin işime yarayacak bir şeyler bulacağım" umuduyla bakılır ama nafile. o dolaptan hayır çıkmayacaktır. ama insanı ayakta tutan budur, yaşama bağlayan budur. o dolaba 5 dakikada bir bakmak. evet evet yaşam formulüdür bu.
can sıkıntısından, yapacak bir iş olmadığı takdirde boğazına düşkün birinin yaptığı açma-kapama işlemidir. buzdolabının lastiğinde bir süre sonra gevşeme meydana gelmesi büyük olasılıktır.