not: keşke sen camiye gideceğine; cami cemaatıyla sana gelseydi,. hem daha ucuz hem daha güvenli olurdu.
devletin hazinesinden de bu kadar masraf olmazdı.
bu kadar yalaka varken kısa bile kalmış olan konvoydur. kimisi az bulmuş kimisi güşlü türkiyeye bu yakışır demiş bir tane aklı evvel ise muharrem ince cumaya gitti mi diye sormuş. ne alakası varsa artık amk. sanki öte dünyada bu kamillere diyecekler ki "oy verdiğin adam cumaya gitmedi o yüzden sen de sorumlusun" diye.
"Çoktan beridir vardı benim bir derdim:
Gideyim, zâlimi ikâz edeyim, isterdim.
O, bizim câmi uzaktır, gelemez, mani’ ne?
Giderim ben, diyerek, vardım onun cami’ine.
Kafes ardında hanımlar gibi saklıydı Hamid,
Koca Şevketli! Hakîkat bunu etmezdim ümid.
Belki kırk elli bin askerle sarılmış Yıldız;
O silahşörler, o al fesli herifler sayısız.
Neye mâl olmada seyret, herifin bir namazı:
Sâde altmış bin adam kaldı namazsız en azı!
Gördüğüm maskaralık gitti de artık zoruma,
Dedim ki: “Bunca zamandır nedir bu gizlenmek?
Biraz da meydana çıksan da hasbihâl etsek.
Adam mı, cin mi nesin? Yok ne bir gören; ne eden;
Ya çünkü saklanıyorsun bucak bucak bizden.
Değil mi saklanıyorsun, demek ki: Korkudasın;
Ya çünkü korkan adamlar, gerek ki saklansın.
Değil mi korkudasın var kabâhatin mutlak!"
Ayrıca benim anlamadığım bişey var kaç-aksaray'ın içinde cami var bu adam niye bahçesindeki camide değil de tee ankara'nın göbeğindeki camide namaz kılıyo ? Gövde gösterisi mi yapıyo yoksa halkın arasına mı karışmayı amaçlıyo ?
Eğer gövde gösterisi yapıyosa halkını kendinden üstün mü görüyo ?
Eğer halkın arasına karışmayı amaçlıyosa polisleri neden kalkan olarak kullanıyo bu adam halkından mı korkuyor ?
Çomarlar buradaysa bu soruların cevaplarını özelden ya da bu postun altından bekliyorum.
Belki kırk elli bin askerle sarılmış Yıldız;
O silahşörler, o al fesli herifler sayısız.
Neye mal olmada seyret herifin bir namazı:
Sade altmış bin adam kaldı, namazsız en azı!
Hele tebzîri (savurganlık sınırını) aşan masrafı, dersen, sorma.