klavyeyle yakınlık içeren ilişki türüdür.
bir harf için dibine kadar girilir.
bir tuşa yarım saatte basılır.
sonra zor adamsın sen bilgisayar denilir ve öğrenme rafa kaldırılır.
ardından çocuğun bilgisayarla olan seviyeli ilişkisi kıskanılmaya başlanır.
-çocuğum ne yazıyor, kim var orda ya! sen artık benle konuşmuyorsun.
ve bir tehdit savrulur:
- bak internet faturalarını ödemem ha!
işi düşünce zor adama geri döner:
- bir bak allasen yatırmışlar mı bizim sigortayı.
- hani kapatacaktın?
- sus bakim! kediye demişler pisliğin dermandır o da toprak örtmüş üstüne.
-tamam tamam.
babam msn den fotoğraf gönderecek... neyse msn i falan uygulamalı olarak, yanındayken öğretmiştim (aslında bu konu ayrı bir komiktir ama) neyse, şöyle yapacaksın burda fotoğraflar, tut bu pencerenin üstüne sürükle gibi anlatırken ben... kamera açık tabi o sırada, o şekilde konuşuyoruz. babam masaüstüne dönüp konuşma penceresini kaybedince.. ekrana yapışmak üzere olan bir surat ve seni kaybettim, seni tekrar nasıl açıcam diye sorması gibidir işte bu ilişki. güldürür bir hayli ama aynı şeyi 3 kereden fazla anlatmak zorunda kalınca bunaltabilir de.
gözlük burun kemiğine gelecek şekilde takılır, genelde tek parmakla dikine yazı yazılır. okey, tavla oynanır, arkadaşları faceye okul yılları fotoğraflarını koymuş diye sevinilir, tek tek kaydedilmeye kalkışılır. e-mailler şevkle okunur.
genelde çocuklarına ''x... bi baksana yavrum, ne diyo burda?'' ''bunu nasıl yapıcaz şimdi?'' gibisinden sorular sorulur.
son olarak; genelde ifade ve noktalama işareti kullanmazlar. ama gülücük smileylisini '':))))'' şeklinde atarlar.
çocuklarının büyük etkisi olan ilişkidir şöyle ki -annem ve babam ki ikisi de epey 45 üstü- çocuğu yurtdışında ya da şehirdışına olan anne babalar özellikle yurtdşındaysa mecburen çocuklarının özlemiyle görüntülü sohbet için başlarlar yoğun bilgisayar kullanımına, yaşı kemale ermiş ama evlenmeyen çocukarı varsa bu ne haltlar karıştırıyor bakayım merakyla facebooka el atarlar inatla üye olma dedim oldu twitter a da girecekmiş annemle ortak arkadaş sayım beni cidden korkutuyor yok yanikadından bi şey de saklamıyorum * ona rağmen bu sosyal takip çılgınlığı özellikle anneler için caziptir. öte yandan çoğu ev kadını eğer meraklısıysa yemek tariflerine artık internetten bakıyor değişik tarifler bulup deniyor, kaçırdığı diziyi internetten takip eden çok ev kadını var, şans oyunları meraklısı babamda yine internetten takip ediyor ki kendisi 60 yaş üstü... öte yandan misal bir firmayla görüşeceğim diyorum kendileri google amcaya sorup araştırıyor hemen hatta bazen dışara darda kalmış bişey soracaksm arıyorum bizim yaşlıları açın bakın googledan şu numarayı söyleyin bana diyorum bir seviniyorlar bu araştırmacı kişilklerine...
ve en önemlisi babam antoloji.com yazarı ben şiirlerini paylaşabileceğini söyleyip öğretmiştim az şiirini yazmadım sonunda yetti canıma sen kendin yaz dedim şimdi adama üstad deyip hayranı olan bir sürü kadın var annemden çok ben kıskanıyorum ama öte yandan emeklilikte ne güzel meşgale edindi diye seviniyorum.
anne babam ikisi de okumuş ve meraklı insanlar bunun da etkisi var ama sizlere de tavsiyem onlara bilgisayarı aktif kullanmayı öğretin mutlu oluyor, yeni meşgaleler ediniyorlar tabii bir yandan takip de edin anneme okey masasında yavşayacak kadar şerefsizler var mesela ülkede...
son olarak zamanında izleyip çok sevdiğim bu videoyu paylaşmak isterim;
devlette dairesinde çalışanlar için f kalvye gerçeği vardır. daktiloyu unutamamış nesildir.klavyeye daktilo muamelesi yaparlar. tabiri caizse anasını s.kerler klavyenin. ayrıca enter ve esc ne işe yaradığını öğretmek. devenin hendekle ilişkisini anlatmak gibidir.