birkaç yıl öncesine kadar online okey oynamaktan başka bir şey değildi. ancak zamanla yaş algısı ve bakış açısı değiştikçe bu durum değişmektedir. zira 55 yaşında wow oynayan bile insanlar var artık.
adam çoluk çocuğa karışmış, eve ekmek getiriyor.
alın teri ile kazanılmış emeği; oturduğu yerden götünü büyüten yazarın biri de gelmiş bilgisayarı çok iyi kullanmasını bekliyor.
klavye başında delikanlılık taslamak böyle bir şey olsa gerek.
oh ne ala memleket.
yarın vatanı kurtarıyorum!
nasıl mı?
klavye başında!!
babam, girdiği bir sitedeki herşeyi okur. bi ekranda en az yarım saat kalır. cinnet geçirtir insana. hatta bir keresinde bir program mı ne indirmiştik bilgisayara. o indiriyodu, içeri gittim ben. biraz zaman geçti, bilgisayar başına gittiğimde babam; sonunda sözleşme şartını okudum kabul ediyorum yazan cinsten açıklama zırtosunu okuyordu. ' şaka mısın? ' dedim. aslında demedim de onu ima ettim. meğer hep okuyomuş. dilim tutuldu. adamı bayar cinstendir ama o sayfanın her köşesini incelerken ki halini izlemek ayrı bir zevktir.
babam. abartısız her gün meşhur artiz i izleyip, video daki muhabir gibi efendim artış var mı? diye sorup gülüyor ya, hani bişey de diyemiyorsun adama, bekliyor mecbur hisediyorsun kendini. "artiz mi ne artizi artiz ne ara la bazarda" diyorum ve her gün hayattan biraz daha soğuyorum. işte 45 yaş üstü olan babamın bilgisayarla ilişkisi, mutlu oluyor, mutlu oluyoruz yeter.
ekrandaki tüm yazılar ingilizce dahi olsa atlamadan okunur. ne demek istedi şimdi bu diye düşünülür. evdeki en bilen insan çağırılır ve pönkürerek bilgisayara sövülür. ardından okuduğunun ingilizce olduğunu görünce gevşek bir gülümseme belirir. daha sonra solitaire açılır ve herşey eskisine döner.