Tam 40 yaşındayım. Aralıkta 41 i doldurmuş olacağım yani 40 yaşını teknik olarak geçmiş durumdayım
Benim anladığım
*Mecbur olmadığın hiçbir şeyi yapmak, hiçbir şeye katlanmak zorunda olmadığın, hiç kimsenin ne düşündüğünün önemli olmaması gerektiği, bu hayatın sadece benim olduğu gerçeğidir. (Bunu 40 yaşımdan önce anlamış olmama rağmen 40 yaşına gelip ortada kaldığımı görünce pişmanlıklar yaşıyorum)
*40 yaşına gelmeden ne yaptın yaptın, 40 yaşına geldiğinde için istese bedeninin izin vermediği, bedenin izin verse de enerjinin yetmediği bazı şeyler olabiliyor, bunu anlıyorsun.
*zaman gittikçe kısalıyor ve gittikçe bataklığa batmış gibi oluyorsun, bunu iyice anlamaya başlıyorsun, bir şeyleri değiştirmek için gittikçe geç kalmış olduğunu hissetmeye başlıyorsun.
*annen, baban hayattaysa çıkmaya başlayan hastalıklarıyla birlikte kıymetlerini anlamaya başlıyorsun, onlara ihtiyaçları olmasa bile destek falan oluyorsun saçma sapan.
*evliliğin ötesinde baba olma konusunda isteğin artıyor, telaşın artıyor, bekarsan kafanda deli düşünceler belirmeye başlıyor. (Gayri meşru da olsa)
yirmili yaşlardaki fiziksel ve ruhsal enerjinin, yaşama arzusunun bir daha asla gelmeyeceği gerçeğidir. hele ki tüm hayatın istanbulda geçmiş ise 40 lara girdikten sonra "koy g.tüne rahvan gitsin" moduna giriyorsun ufak ufak.
millet yok erkolar kapatılsın yok kezolar ahıra bağlansın falan diye geziyor ama kapatılması gereken ilk şey başta istanbul olmak üzere büyük şehirler. bundan 200-300-500 sene önceki gibi kasaba hayatı yaşasak hepimiz daha mutlu olurduk ömrümüz daha verimli geçerdi emin ol. beton yığınlarının arasına sıkıştık trafikte boğulduk para adı altındaki kağıt parçası için modern köleler olduk ömrümüz böyle geldi geçiyor.
Değiştiremeyeceğin şeyler için dertlenmeyi bırakmak gerektiği.
Sana kendini suçlu hissettiren insanlardan uzak dur.
Kendini değerli veya değersiz hissetmek duygusu tamamen seninle ilgili. Duvarlarından sızmalarına izin vermezsen hiçbir şey olmaz.
Pozitif olmaya özen gösteriyorsun. içindeki ses olumsuzlukları önüne koysa bile, o negatifliği nötürlemeye çalışıyorsun. Ruh sağlığın için önemli.
Kimseden, hiçbir şeyden korkmuyorsun diyemem. Ama korka korka cesur olmaya çalışıyorsun. Çünkü zamanında korktuğum şeyleri de hayatına çektin zaten. Korkunun ecele faydası yok.
Bazı şeyler senin sayende iyi olacaksa olmasın. Aksine senin yüzünden bozulacaksa bozulsun.
Otuz yaş gençliğin yaşlılığı, kırk yaş yaşlılığın gençliğidir.