sığır yine sığırdır. çobanı ingiliz yada kırma olsun farketmemektedir. ayrıca ingilizce bilmekle bir bokmu olunuyor? kesinlikle hayır! o seviyeye gelmiş kişiler elbet yaşantısının belli bir zamanında öğrenir ingilizceyi. öğrenen nasıl öğreniyor. fakat doğudaki çocuklar ne olacak? daha türkçe bilmeyen körpeler varken, 40.000 tane elin yabancısını getirmek... ne yaman bir çelişkidir. ayranımız yok içmeye, atla gidiyoruz sıçmaya afedersin.
-40.000 yabancı öğretmen getireceğiz.
-niye?
-çocuklar daha iyi ingilizce öğrensinler diye.
-binlerce ingizce öğretmeni var açıkta bekliyor, onlar ne olacak.
-onlar boşuna beklemesinler, özelde çalışmaya başlasınlar bir an önce.
-özel sektör bu kadar öğretmeni kaldırır mı, bunlar niye okudu o zaman bu öğretmenliği?
-ne yapalım, türkiyede ingilizce seviyesi ortada, beceremiyorlar demek ki.
-onlar başka ülkede mi okuyup öğretmen oldu, onlar da bu sistemin meyvesi değiller mi?
-evet ama...
-ne evet aması .mına koduum, et fiyatları yükselince ithal et getirmek gibi bir şey mi sandın ithal öğretmen getirmeyi.
tayyip'in kuyböyleruk acısı olabilir.zira kendisi "one minute"ten öteye gidemediği için böyle ithal öğretmenlerle falan kendisini rahatlatmaya çalışıyor sanırım.
yabancı öğretmenin ülkemizde muhteşem eğitim vereceğini, tüm bildiğini anlatacağını, zaten paramı alıyorum düşüncesinde olmayacağını sanan ve yabancı ülkenin bizden ne kadar nefret ettiğini unutan, bu sözde dost özde düşmanlara geleceğimizi teslim etmemiz gerektiğini düşünen yazarın açtığı başlıktır.