Çalışması ya da çalışması kimseyi ilgilendirmeyecek kadındır. Özgürlük anlayışınıza sokayim afedersiniz. Size ne lan ergen sürüsü. Çocuk büyütmeden , ev hali nedir bilmeden, doğurmak nedir bilmeden yargılıyorsunuz insanları. Anne olmak nedir biliyormusunuz , çocuğuna daha dikkat etmek istemesi bile bu kadını haklı çıkarır, kimseyi de ilgilendirmez. Hem parası olsa evden çıkmayacak o kadar erkek var ki aranızda, kadın olunca mi zorunuza gidiyo hıyar herifler. Piyango tutsa ertesi gün işine mi gidersin yoksa öğleden sonra arabalarından biriyle seyahate mi, terbiyesiz iki yüzlü kendini bilmezlerin yargılayamayacağı kadındır vesselam.
ömür boyu garantisi olmayan koca parasıyla yaşayan, ekonomik özgürlüğü olmayan kadındır.
çiftlerin kendi tercihidir kimseyi ilgilendirmez, yalniz olur da evlilik biterse ve ekonomik şartlardan dolayı çalışma mecburiyetinde kalırsa, iş tecrübesi olmayacağı için zort şartların kendisini beklediği kadındır.
öncelikle üniversiteler sadece meslek edinme yerleri değildir.
sonralıkla, maddi durumun iyi bir düzeyde olduğu önkabulüyle; baskı sonucu olmamışsa gönüllü işsizdir *, tembellik hakkını kullanıyordur.
sadece baskı sonucu olmuşsa bu baskıya rağmen evlendiğinden muhatap alınmayacak kadındır. bir de "kendimi evime çocuklarıma adamayı seçtim" der bu. yapılan bir seçim değildir oysa.
iş bulamamıştır.
evlenmiştir ve belki bir süreliğine çalışmak istemiyordur.
varsa çocuğuyla daha fazla vakit geçirmek istiyordur.
evine yakın bir iş bulamamıştır.
çalışmak istemiyordur.
çalışmak için okumamıştır, çalışmayı sevmiyordur eşine evlenmeden önce durumu bildirmiştir.
genel kültürü en azından vasatın üstünde bir ev hanımıdır oturup adam akıllı konuşulasıdır.
yanlış bir durum değildir.
kendi tercihidir.
bananedir, sananedir, onanedir, şunanedir..
mecbur kalmadığı sürece çalışmak istemeyen, ailesi ve çocuklarına daha fazla vakit ayırmak isteyen kadındır. Haftada en az bir kitap bitirebilme imkanı da bu durumu cazip kılmaktadır.
eşinin maddi durumu iyi olduğu için çalışmak yerine zengin koca bulmuşken evlenmeyi tercih edenlerin pişmanlığından haberdar olmayan kadındır.
ya çalışma hevesi içinde ukde kaldığı için üzgündür ki bu birazdan söyleyeceğim sebebin yanında oldukça sönük kalacaktır.
ya da o zengin koca genç güzel sekreteriyle kırıştırınca tahammül edecek edecek ve edemeyecek duruma gelip boşanma seçeneğini kullanmaya kalktığında üniversite mezunu bir hiç olduğunu görüp depresyonun dibine vuracaktır.
zengin koca değil kolundaki altın bilezik güvencendir.
hic de asagilanacak ya da acinacak bir durumda olmayan kadindir. eger kocasinin durumu iyiyse calismak yerine cocugun ona en ihtiyaci oldugu ilk zamanlarinda onunla beraber olmayi tercih etmesi bana hic anormal gelmiyor. kaldi ki universite okumanin amaci is bulup calismaktan daha cok kendini gelistirmektir, en azindan benim icin oyle.
işte anlaşılamayan hatun türüdür. kendisi ev hanımlığını meslek sanmıştır bu sebeple okumuştur. lakin daha işin ilk gnlerinde bunun meslek değil aksine olabildiğince yatmak olduğunu anlayacaktır.
ev hanımı olmak için üniversiteye gitmesinin gerekli olmadığını bilmeyen kadındır. harbi aklım almıyor, okurken kurduğu hayallerinden vazgeçen evlenip çoluk çocuğa karışan hatunları.
eşiyle en azından seçme hakkı olmayan kadınlara göre daha mutlu olacak kadındır. tebrik etmek gerek. diploma insanın ufkunu açar ve olayları daha farklı yorumlatır. genelleme yapmak tabiki yanlıştır.
ya iş bulamamıştır,ya anne olmuş,çocuklarını kendi yetiştirmek istemiştir ya da kıskanç eşi çalışmasına sıcak bakmamıştır.kocası eve para getirirken kendisi de çocukları yetiştirmekte,onların ihtiyaçlarıyla ilgilenmekte,ev içi düzeni sağlamaktadır.akşam eve geldiğinde önünde bulduğu sıcak yemek havadan inmemiştir ya da ütülü gömlekleri,pantalonları.kocası 8-5 çalışırken,kendisinin mesaisi herkes yatana kadar sürmektedir ve kimse ona tüm bu yorgunlukları için maaş ödememektedir.kendini evine,eşine,çocuklarına adamış gönüllü bir çalışandır,almaz üstüne kendinden verir.