2007 - 2008 şampiyonlar ligi serüveninde ilk iki maçta toplam 4 puan kazanan fenerbahçe spor klubünü şimdiden şampiyonlar ligi şampiyonu yapmaktır.
efendim, fenerbahçe şampiyonlar ligi şampiyonu olur ama o zaman sene 3045 falan olacağından, o zamana kadar şampiyonlar liginden daha önemli kupalar, turnuvalar çıkar böylece de bir numarası kalmaz.
kimse kimseyi kandırmasın...
yersiz bir davranıştır. ayrıca aranıp bulunamayan da davranıştır. ben bir yerlerde görmedim böyle bir şey. haa fenerbahçe başarılı iki maç oynamış kaRşılığında övgü almıştır. bu da çok normaldir.
4 puanı açalım bakalım içinde ne var
3 puan dünyanın en pahalı takımlarından biri ve adriano gibi bir yıldızı cl kadrosuna almamış bir takım inter...
1 puan 2005 bak 2005 diyorum uefa kupası sahibi cska moskova. alınan puan deplasmanda...
Tabiki bu takımlarla karşılaşıp, 4 puan alan takım övgüyü hak eder. Bu göklere çıkarmak değil, hakkını teslim etmektir.
son iki sezonda oynadığı 16 avrupa maçında sadece 3 defa mağlup olan ve son 7 maçdır mağlubiyet almayan, ayrıca 4-0'lık milan maçından beri sahasında kaybetmeyen bir takımın taraftarlarının yaptığı olağan bir davranıştır.
diğer takımların son iki sezondur alakasız takımlara karşı oynadıkları kötü futbolu gördükçe fenerbahçe daha da göğe çıkarılacaktır.
diğer takımlar da oynamaya başlasın onları da göğe çıkaralım. avrupada renk ayrımı yapılmaz; her zaman türk takımı desteklenir. olması gereken budur.
şampiyonlar liginde 2 maçta 4 puan gayet başarılı bir sonuc oldugundan kelli şaşılmaması gerekilen durum. hem de fenerbahçe taraftarı başarıya bu kadar açken.
ama anlayamadıgım nokta diğer takımların taraftarları niye bunu bu kadar kafalarına takıyorlar? beşiktaş ya da katılabilseydi galatasaray da 2 maçta 4 puan toplasaydı bu da büyük birbaşarı olacaktı. unutmayın ki fenerbahçe ülkelerinde şampiyon olmus takımlardan topladı bu puanları.
galatasaray'ı süper kupayı aldı diye göğe çıkarmak gibi bir şey. aslında göğe çıkartan kimseyi de görmedim ben fenerbahçeyi. sadece biraz zoruna gitmişse inter'i resmen ezen bir takımı izlemiş olmak bazı insanların, onun kuyruk acısını feneri göklere çıkaryolar höeee tarzı laflarla çıkarmaya çalışmıştır. o kadar.
futbolu bilmiyorum ama başlık sıçabiliyorum kabilinden bir başlıkcık. yani çok afedersiniz ama kaba etle gülme sebebi hatta. neymiş fenerbahçe'yi 4 puan aldı diye göğe çıkarma imiş. sen arkan dönük başlık açmazsan, he unutmadan bir de at gözlüğünü de çıkarmazsan, ben çıkmam zaten gökyüzüne. ama oynadığı 2 maçta 35 şut çekip, şampiyonlar ligi'ndeki istatistiklerde 3. olan bir takımın hakkını takdir edersin ki bir parça vermek gerek. he "yok hazmediyorum, sinirden kendimi sikicem, dur başlık açayım da rahatlayayım, hem benim gibi angut da çoktur şimdi, düşerler peşime, ilgi de çekerim" dersen de seni semaya doğru yükselirken alkışlarım ben. * evet, doğrudur ortada bir çıkarma mevcuttur; amma velakin bu arşa doğru değil, bilakis arzın merkezine doğru kökleyerek olmaktadır. önce inter taifesi, akabinde elimizden kaçan cska moskovalılar bunu iyi bilirler. çıkarma, bilakis fenerbahçe düşmanlarına karşı, içimizdeki moskovalı bilumum taifeye karşıdır... fenerbahçe'ye nereden saldırsam kar zanan gubidiklerin son eğlencesi de, görülmektedir ki yine biricik sözlüğümüzdür. başlık için son söz. ağla evladım ağla açılırsın. *
şampiyonlar ligi kulüpler bazında avrupa'nın -hata kanımca dünya'nın- en büyük organizasyonu. orası türkiye ligi veya uefa kupası gibi başarının sadece şampiyonluk olamayacağı kadar dev bir arena. örneğin -her ne kadar isim yapmış bir kulüp olsa da- iki sezon öncesinin uefa finalisti sporting lizbon bugün avrupa'da başarılı olamayan takımlar sekmesinde yer buluyor kendine. ancak şampiyonlar ligi asla öyle değil. avrupa'nın en büyük takımlarının gövde gösterisi yaptığı; öyle yunuslara kalkanlara pek yer olmayan dev köpekbalıklarının zirve mücadelesi verdiği dev bir okyanus şl. bu arenada boy göstermek bile orta çaplı bir başarı iken, son dönemin avrupa'da en çok konuşulan takımı chelsea daha bu kupaya uzanamamışken biz gelmiş fenerbahçe'nin yaptıklarını küçümsüyoruz.
sahi yahu, ne yaptı ki fenerbahçe? alt tarafı önce belçika şampiyonunu iki maçta da üstün bir futbolla devirdi, sonra istanbul'da italya ligi şampiyonunu sike sike yendi, sonra da moskova'da iki yıl öncesinin uefa şampiyonunu ve son rus şampiyonunu hiç ummadıklar bir yerden* verdikleri gedik ile elinden kaçırdı. forvetindeki kazman'a rağmen tam 35 şut atmış iki maçta. bunları türkiye ligi'nde başka hangi takım yapabilir, sorarım bunu küçümseyenlere.
fenerbahçe ilk iki maç itibarı ile boru gibi başarılıdır. bütün şartları optimum sayarsak; basit bir metamatik hesabı ile kalan dört maçta aynı performansı sergilerlerse 12 puanla gruptan çıkmaları anlamına geliyor bu. 6 maç için 12 puan ne ifade ediyorsa 2 maç için de 4 puan aynı şeyi ifade ediyor. üstelik bu dört puanın üçü bir birinci torba takımından alınmış. yani hiç küçümsenecek gibi değil.
iki maçta dört puan herşey mi? asla değil. ancak daha önce bu turnuvayı toplam 4 puanla veya hiç puansız bitiren, yani başarıya kurt gibi aç bir caima için çok güzel bir haber bu. veya caimanın beklentilerini de geçersek iki maçta alınabilecek en yüksek puan 6 iken fener'in 4 puan alması gerçekten bir başarıdır. büyük bir başarı değildir henüz, büyük olması için devamının gelmesi gerekir. ama başarı mıdır, boru gibi öyledir!
aslında o gün 4 puan alan fenerbahçe'yi övenler aldıkları puanlar için değil sergiledikleri oyun için övüyorlardı, şimdi görüyoruz ki övmekte haklılarmış.
