tsk'nin başındaki memurların 33 (kürt) vatandaşımızı yok etmiş ve bundan hüküm giymiş bir mensubunun bu cinayetlerinden hüküm giymesini hazmedememesinden kaynaklanan bir garnizona bu hükümlünün ismini verme kepazeliğine karşı bölge dtp belediye başkanının katledilen 33 kürt vatandaşımızı anmak adına açacağı anıttır.
yıldırım türker bugün bu konuyla ilgili çok yerinde ve dokunaklı bir yazı yazmıştır. ertuğrul özkök'e de boyunun ölçüsünü aldırmıştır.
--spoiler--
Yani ordumuz, Muğlalı’nın mahpus damlarında kahrından ölmesini asla hazmetmemiş, şimdi de kendini yegane muhatap kabul ettiği Kürt sorununun çözümünde örnek alınası bir askerin gadre uğraması olarak değerlendirmektedir.
2004 yılında katliamın gerçekleştirildiği yerdeki garnizona katliamcının adını koyarak, sorunu çözme yordamı hakkında bir manifesto sunmuştur.
--spoiler--
Mavi dağ dumanını
ve uyur-uyanık seher yelini
Kanlara buladılar.
Sonra oracıkta tüfek çattılar
Koynumuzu usul-usul yoklayıp
Aradılar.
Didik-didik ettiler
Kirmanşah dokuması al kuşağımı
Tespihimi, tabakamı alıp gittiler
Hepsi de armağandı Acemelinden...
Kirveyiz, kardeşiz, kanla bağlıyız
Karşıyaka köyleri, obalarıyla
Kız alıp vermişiz yüzyıllar boyu,
Komşuyuz yaka yakaya
Birbirine karışır tavuklarımız
Bilmezlikten değil,
Fıkaralıktan
Pasaporta ısınmamış içimiz
Budur katlimize sebep suçumuz,
Gayrı eşkiyaya çıkar adımız
Kaçakçıya
Soyguncuya
Hayına...
türkiye'de ölen bir kişiyi anmak, kimi zamanlarda "suç ve suçluyu övmek" iddiasıyla kovuşturmaya uğrarken; 33 kişiyi kurşuna dizmekten hüküm giymiş ve hapis yatmış bir kişinin adının tam da bu olayın gerçekleştiği bölgedeki askeri birliğe verilmesine karşılık iyi düşünülmüş bir harekettir. o birliğin adının değiştirildiği ve bizzat devletin desteğiyle bu iğrenç olayı gelecek nesillere hatırlatacak ve onlardan özür dileyecek bir anıtın yapıldığı bir türkiye'nin kurulması için.
