tabloda gördüğünüz üzre, son zamlardan sonra yandaş elektik dağıtım şirketleri, elektrik enerjisinin kilovat saatini eüaş'tan 31.85 kuruşa alıyor ve evlere ortalama 165 kuruşa satıyor. yani 5 misli pahalıya...
aynı yandaş şirketler bu enerjiyi ticarethanelere 273 kuruşa, sanayiciye ise 175 kuruşa satıyor...
bakınız, yandaş şirketlerin devletten aldığı 31.85 kuruş.
ve yine aynı yandaş şirketler kendi imkanları ile (hes, rüzgar enerjisi, termik santral, güneş enerjisi vb) elde ettikleri enerjiyi daha ucuza mal ediyorlar ve yine aynı paraya satıyorlar.
peki 31.85 kuruşa, hatta daha ucuza mal ettikleri enerjiyi neden bu kadar pahalıya bize satıyorlar?
yanıtı çok basit.
işletme maliyetlerini ve yaptıkları yatırımları da bizden çıkarıyorlar.
biliyorsunuz bu yandaş enerji şirketleri elektrik ürettikleri santralleri ya devletten özelleştirme karşılığı aldılar, ya da cazip kredilerle yeni yatırımlar yaparak santraller kurdular.
işte bu maliyetleri de bize pahalı enerji satarak bize yüklüyorlar.
örneğin devletten neredeyse bedavaya aldıkları termik santrallere yaptıkları yatırımları ve buraları alırken yine bizim bankamızdan çektikleri kredileri, bize fahiş fiyatla enerji satarak yine bize ödetiyorlar.
devlet ise buna göz yumuyor...
aslında elektrik enerjisi maliyeti düşük, kolay elde edilebilen bir enerji. öyle ki tesla elektrik enerjisini insanlara bedavaya verebilmek için 100 yıl önce projeler üretiyordu.
ama bunların amacı insanlara hizmet vermek, insanların aydınlanmasını sağlamak, medeniyeti güçlendirmek değil, insanları soymak, soğana çevirmek olduğu için, rahmetli nikola tesla'dan 100 yıl sonra bile biz elektrik faturaları vasıtasıyla soyuluyoruz...
