ne yazık ki vardır böyleleri. üzücüdür. özellikle erkekleri için. koca adam pasta kesip, iyiki doğdun diye alkış tutulup, hediye alır. saçma muhabbetlerden sonra facebooktan resim paylaşılır.
zengin veya fakir, okumuş ya da okumamış, kürt veya kürt. bunu kim yapıyorsa dünyanın en yapmacık, en kro, en reklamcı ve acınası insanıdır. bu ne lan böyle yapış yapış. şimdi bu adamla, bir yere gidilir mi? kılıbık erkekler bile bunlardan daha onurludur.
Daha önce kutlamadığı doğum günlerinin acısını çıkaran kişidir. Geç kalmıştır, ama önünde uzu yıllar varsa geç de sayılmaz. Bundan sonra kutlasın her 6 ayda bir.
geçen 55 yaşındaki adamın doğumgünü partisine davet edildim ya sözlük, her doğumgünüme hakaret ettiğimi anladım.
daha bikaç ay önce on dokuzuncu yaşgünümde tek başıma içip sarhoş olmuştum o da yetmezmiş gibi içtiğim mekanda çocuk şarkıları isteyip ağlamıştım, arkadaşlarımın başka şehirden gönderdiği hediyeleri her masaya göstermiş ne kadar yalnızım diye zırlamıştım, adam elli beşinci yaş günü partisi veriyor. biraz daha zorlasa helvasını değil mezari başında frambuazli pastasını yiyeceğiz.
ama hangisi doğru? benimki yada benim gibi yapanlarınki ergenlik, insan her yaşında değerli hatta yaşlandıkça tecrubeleriyle bu hayatta daha çok yer ediyor, iyi ki doğdum demesi için daha çok nedeni var. otuz yaşında da olsa yapılması gerekendir, yetmiş yaşında da olsa. taam yani abartmasak da doğumgünleri güzeldir, her yaşta güzel kalmalıdır.