bazen bir insanın, diğer bir insana sorması gereken en son sorudur baba mesleği. yaşı kaç olursa olsun.
sahi o değil de, ben bir insanın babasının hayatta ve yanında olduğundan emin olmadan, yanında baba sözcüğünü cümle içerisinde kullanamıyorum. bu rahatlık nedir ki?
dram ilkokulda başlar. o hastalıklı öğretmen çocukları sıradan ayağa kaldırır ve babalarının mesleklerini sorar. babası vefat etmiş olan ya da yanında olmayan çocuk dua eder, sıra ona gelmeden zil çalsın diye. ama o sıra er ya da geç gelir. çocuk ayağa kalkar. gözleri dolu, yanakları kızarmış utanmaktan; çünkü yalan söyleyecek. sallar bir şeyler oturur. sonra o çocuk "garip çocuk" olur öğretmeninin nezdinde. bütün hayal kırıklıkları, sırtındaki yükler bir kez daha serilmiştir önüne.