Bir söz vardı " şu gençliği hayatın sonuna koysalardı da adamakıllı yaşasaydık" diye. O misal. Bugünkü akılla 15 yaşıma döneceksem amenna. 30' lu yaşlar her şeyin kafanıza bir bir dank ettiği yaşlar. Bence kötü değil lakin farkındayım gençlik yavaş yavaş gidiyor.
yaklaşık üç buçuk sene sonra erişeceğim yaştır. eşik yaşı olarak bakmak istemiyorum. mesela bu başlığı açan yazar evli olmanız gereken yaş diye yazmış. ikinci entry'i giren bir başka yazar evli olmanız gerekmeyen yaş yazmış. bir başkası aslında en güzel yaşların başlangıcı diye yazmış. anlayacağınız herkesin bir yorumu var. eşik yaşı değildir. yani 30 yaşına kadar evlendim evlendim, evlenemedim geçti demek çok manasızdır. erkek olsun, kadın olsun fark etmez. 30 yaşına kadar bir işte dikiş tutturdum tutturdum, tutturamadım yandı gülüm keten helva olayı da değildir. polyyannacı yaklaşım da değildir. 30 yaş bir oturmuşluk yaşıdır. bu oturmuşluk ister olgunluk olur, ister yaşayamadığın gençliğini tam yaşamak olur, kariyer yapmak olur, yeniden başlamak olur, aile kurmak olur veya gezmek olur. sayılır da sayılır yani. herkesin planı kendine yaşı birazda 30 yaş. 20'li yaşlar ve 30'lu yaşlar da çok dış ses gelir. şunu yap, şunu yapma diye. 30'lu yaşta biraz daha azalır ama millet hep sizin ne yaptığınızı, neleri başaramadığınızın dedikodusuna başlarsa, kulak asmayın. ama bunu demek, bildiğiniz gibi yaşayın demek değil tabii. içinizde ki ses sizi doğru yere götürecektir. zaten en önemlisi sağlık. gerisi rahvan gitse de olur.
güzel bir yaştır ama kişiye göre değişir. akıl ve tecrübe yaşı gibi görülse de, bu kazanımlar kişinin yaşam tarzına bağlı. 25 yaşında 200 kitap okuyup, 100 birim sorumluluk yüklendin diyelim, gidip 30 una gelip 3-5 kitabı geçmeyip, yarısı kadar sorumluluk almadıysa kendini daha genç olan kadar geliştirememiştir. yaş; tek başına tecrübe demek değildir, akıl da demek değildir. yaşlı olan daha fazla tecrübe edinme şansını önceden yakalayandır sadece. hülasa; kendini geliştiremeyen yaşlılar da vardır ama hiç bir şey için geç değildir de.
akıllı olmak da tecrübeli olmayı garanti etmez. tecrübenin bir ayağı teoriye basıyorsa da diğer ayağı pratiğe basmalı ki, tam anlamıyla tecrübe olsun.
insanların neden bu kadar sayılara takıldığını anlamadığımız temsili "eşik" yaşıdır. kimisi 40 yaşında 20'lik gibi yaşayıp hissediyor. kimisi daha 18'inde şimdiden 40 olmuş bile. kendi mutluluğunuzu ve sağlığınızı önceliğiniz yaparak yaşadığınızda zaten rakamlar pek manalı gelmiyor.
