Saçın beyazların istilasında, Siyah monta düşen minik kar taneleri gibi. Yüzünden okunuyor tüm yaşanmışlıkların. ifaden oturmuş yerli yerine. çizgilerin daha belirgin. Yaşadığın 30 yılın bıraktığı hüzün, kızgınlık, mutluluk... Kızınca belirginleşen kaşlarının arasındaki çizgiler sen çatmasan da hazırlar orda. Hüznün ve yorgunluğun gözlerinin altına yerleşmiş, siyah bakkal torbaları gibi, iğreti ama gizleyen... Güldüğün zaman elmacık kemiklerin nasıl da meyilli hemen ön plana çıkmaya... Biliyorlar çünkü artık gülmenin kıymetini.
Delikanlı gibi savaş meydanlarında en önde koşmaya mecalin yok bundan böyle. Hacet olmadığını görmüşsün. Her daim elinde kalkanın ve hatta silahın, tetiktesin. Farkındasın her şeyin. Ezberlemişsin, defalarca tekrarlamış her şey kendini. Görmüş geçirmişsin. Bir o kadar da geçirilmişsin. Tüm yaralarından dersler çıkarmışsın. Yeni yaraya yer kalmamış, tüm yerler kat karşılığında arsa sahiplerine dağıtılmış.
hesabın kapanmış eskilerle. Kimseye söylenecek sözün kalmamış. Faydasızlığını öğrenmişsin bunların. Öğretmişler. herkeste bir parçan kalmış. eksik kalan yerlerine gömmüşsün özlemini ve hoş ezgilerini.
sorumlulukların artmış. beklentiler artmış. hem beklediklerin hem de senden beklenilenler... daha gerçekçi olmuşsun. hayallerin farklılaşmış. yapamadıkların arkanda içinde ukte. yapamayacaklarının farkında... en verimli çağının geçmişte mi kaldığı, şimdi mi olduğu yoksa gelecekte mi yaşanacağı belirsizliği yakanda. hayatı kaçırdın mı, yakaladın mı yoksa kovalıyor musun sorusu zihninde.
Bir de olacakları biliyorsun.
Aldığın kiloları zor vereceksin artık. sağlık bela olacak kısa bir süre sonra. hem spora da başlamadın hala. sigaraya hiç girmeyelim. Daha da çirkinleşeceksin. performansın düşecek, Eskisi kadar sevişemeyeceksin mesela. Aşık olmak çok zor artık. Aşık olunmak da öyle. Doğru insan kategorisinde değerlendirileceksin bundan böyle.
Yok yok güzel şeyler de olacak. Çirkinleşeceksin dedim ya. Bir o kadar da karizman artacak. Karizmatik ve olgun erkek diyecekler. Çok önemli bir şey bu. Gerçekten.
Allah da "çirkin ama karizmatik ve olgun adam" icadını çıkarandan razı olsun. olgun kısmı yoksa da ben ekledim. çok da şey oldu bence. oturdu. oturaklı oldu.
30 yaş sendromu; bu halet-i ruhiye içerisindeki bir adamın yaşadığı ızdıraptır.
30 da 35 de hayatın en güzel döneminin başladığı yaşlar. Ne istediğinizi, ne istemediğinizi bildiğiniz, daha kolay "hayır" diyebildiginiz, az ve öz insanla sağlam ilişkiler kurup fazlalıkları ayıkladıgınız, kalbinizin kırılmasına eskisi gibi göz yummayıp insanları hayatınıza o ölçüde dahil etmeyi bildiğiniz bir dönem ikisi de. Sendrom falan yok, yeni güzel günler var.
yaş 35, çay eksikliğine bağlı aşağıda yazılı sendromları yaşıyorum:
- 24 saat çay içme sendromu.
- yolculuklarda saat başı bazen yarım saatte bir, bir benzin istasyonuna dalıp çay molası sendromu.
- çay sevmeyen kişilere pek uğramayı istememe sendromu
- bira bardağında overdose çay içme sendromu.
başka da bir sendromum yoktur, yarışmacı arkadaşlara başarılar dilerim.
bu hayatı, ben 30 yıl nasıl da yaşadım sendromudur. ya da nasıl yaşadım sendromu. bir kere;
dogurganlik olasiliginin giderek dusen östrojen seviyesi nedeniyle azalmasına;
kadinin en guzel ve cekici oldugu, kisiliginin ve kadinsiliginin oturdugu yaslar 30'lu yaslardir gibi sözlerin daha sık duymaya;
keşke, keşke, keşke envanterleri yapmaya sebep veren sendrom.
hani böyle, virajı alamayacağınıza kendinizi inandırıp, ama gene de almaya çalışıp, alamayıp ortadaki refüje bindirirsiniz ya aynen öyle bir şey.
cennette insanların yaşı hep 30larda olacakmış.belki yeryüzünde de aslında en güzel yıllarımızdır.artık kafamız karışık değildir,hayatı enli boylu tanıyoruzdur.boş hayaller yoktur.hayatın zevkleri netleşmiştir.ne istediğimizi biliyoruzdur ve ne istediğini bilen insanın mutlu olması da kolaydır.heryere gidebilecek kadar genç,herşeyi yapabilecek kadar özgür,fırtınaya kapılmayacak kadar bilge,hala güzel/yakışıklı olacak kadar gencizdir.iyidir be 30lu yaşlar?hı?dimi?hadi ama ikna olun!
ruhun genc kalmasi ne kadar onemli olsa da, 10 sene once 20 yasindasinizdir, 10 yil sonra 40 yasinda olacaksiniz.
Bir ikilem icinde kalirsiniz, hem genc hem orta yasli olmak gibi bir tercihiniz yoktur kisaca yas 30 olmustur. 20 yasinizdayken 10 yil sonrasi icin ne dusunduguzu hatirlamaya calisirsiniz. ogrenilen sudur, kendinizi daha iyi hissetmek icin 40 yasiniz hakkinda hic bir plan yapmamak. sizin planlarinizin pek bir onemi yoktur hayat icin, suruklenip gitmektesinizdir neticede. siz en iyisi bos verin, unutmak icin gidin bir fish card alin, biraz alisveris yapin rahatlayin, ay sonu ekstreye bakip aglayin.
Belki 2 haneli bir ayının 2. basamağında ki bir rakam artışı belki de ömürden geçen bir 10 yıl. istemiyerek gelinen bir 30 yaş ve gençlikten ortayaşlılığa geçişin yaşattığı bi sendrom. :( Hayatı ve ölümü değerlendirmek için gelinen belki de bir milat. Acaba ben kaç yıl/yaşına kadar yaşarım yada ben bu zamana kadar neler yaptım gibi...