çok acı şekilde belgelerle eleştirilimesine rağmen yönetim idari ve mali bakımdan ibra edilmiştir , yıldırım demriröen in 3 yıllığına daha beşiktaş başkanı olacağı gerçeğini yüzümüze osmanlı tokadı gibi çarpmıştır.
salonda bulunan 1500 kişinin ibra etmesinden çok, yarın kongreye katılacak 13 bin kişinin sandıkta vereceği karar önemlidir.
şakşakçılar ve satılmış adamlar konusunda uzman olan hali hazırdaki şahsın ayak oyunları dönmediği takdirde kovalanacağı bir kongre yaşayacağızdır.
mali kongrede arka arkaya camianın ağır topları konuştu. küfür etmekten beter ettiler demirören'i. savunulacak bir yanı yok. artık bıçak kemiğe dayandı. sivas giresun diyoruz ve düş yakamızdan ulan artık diyoruz. beşiktaş'ın kanını emdin.
oy birliği ile değil, oy çokluğu ile ibra edilmiştir.
şubat 2009'daki mali kongre de fulya projesi nedeniyle bazı üyelerce ibra edilmemiş ve ibra etmeyenler de yasal hakları olması sebebiyle de asliye hukuk mahkemesine başvurarak genel kurulun iptalini istemişlerdir.
mahkemece atanan bilirkişi de projedeki beşiktaş aleyhine olan durumları net şekilde ortaya çıkarmış, beşiktaş'ın zararını ortaya koymuşlardır. bu bilirkişi raporundan sonra da kendilerini ibra etmeyip bu skandalın ortaya çıkmasını sağlayan üyelere yönetim "teşekkür" etmiştir.
büyük takımlarda garip bir alışkanlık vardır. yönetim mali genel kurullarda ibra edilmezse, ibra etmeyenler o camiaya ihanet içinde olduğu şeklinde yanlış bir anlayış hakimdir. böyle bir gelenek olduğundan, yönetimler de fütursuzca harcamalar yapabilirler. ibra edildiği noktada da sorumluluk o yönetimin üzerinden kalkmış olur.
bugün itibariyle de borç toplam 212,5 milyon lira olarak açıklanmıştır. şöyle de bir şey var, bu sadece derneğin borcudur! bu borca beşiktaş a.ş'nin borçlarını da eklediğinizde toplam borç miktarı yaklaşık 350 milyon liraya dayanmaktadır. zaten, imkb ve spk'daki değerlere göre de beşiktaş a.ş şu anda batık bir şirket konumundadır.
yönetimi ibra etmemek ihanet falan değildir! bir yönetim mali olarak kulübü çok kötü yönetmişse ibra etmek, gelenek gibi bir kavramın arkasına sığınılamayacak bir ihanettir.
ayrıca mali genel kurula 1.099 kişi katılmıştır. oy kullanma hakkına sahip yaklaşık 12.000 kongre üyesi vardır ve katılım eğer ki, 8.000-8.500 bandını aşarsa demirören'in başkanlığı kazanma şansı çok düşer.
ibrahim altınsay'ın ilgili şahısları itin götüne sokup çıkarttığı kongredir...
konuşmasından bazı bölümler;
"Kulübü büyüttüklerini söyleyenlerin büyütüğü tek şey borçlardır. 5.5 yılda 5 teknik direktör, 63 futbolcu alınmış. Bir futbol takımı gelmiş, diğeri gitmiş. Bu anlayışın profesyonelleşmeden söz etmeye hakkı var mı?"
"Beşiktaş'ın gelecekteki gelirlerinin günü kurtarmak için kırdırılmıştır"
"içerde ve dışardaki davalar artmış. Del Bosque olayı tarihe geçmiştir. Beşiktaş'ı yöneten anlayış para saçmaktan başka bir şey yapmıyor"
"35 milyon avro bonservis bedeli ödenmiş. Bu da 73 milyon lira yapıyor. Yüzde 10 iskonto yaptık mı, tam da başkanın borcuna denk geliyor. Önerim şu, başkan futboldan anlıyor ya, kursun bir menajerlik şirketi, futbolcuları ona verelim"
"Yarın sandıktan yine bu yönetimin çıkması halinde kulüpteki güven krizinin artarak sürecektir"
bu sözleri duyup da itiraz etmeyip ama yine de gidip demirören'e oy verecek kişinin beşiktaşlılığından şüphe ederim.
ayrıca, altınsay'ın fikrine aynen katılıyorum, demirören kaybederse tabata, nihat ve delgado'nun bonservisleri demirören'e verilebilir.
4,5 nihat, 8 tabata, 5 delgado eder mi sana 17,5 milyon euro? 2'den hesaplasak bile eder sana 35 milyon lira.
8 milyon euro da del bosque var eder mi sana 16 milyon lira?
bak 51 milyon lira etti bile. 12 milyon da keş ödenir bu adama hadi demirören selametle.
mali kongre başkanlık seçiminin bir aynasıdır elbette ki ordaki kişi sayısı kongre üyelerinin tamamı değildir yaklaşık 10.000 kişi oy kullanacaktır ama mali kurulda da açıklandığı gibi bir anda binlerce kongre üyesinin aidatı nasıl yatırılmıştır bunlara hala cevap veren yok olmayacak da , geçrke beşiktaşlı dediğimiz kongre üyeleri ( ibrahim altınsay , atıf keçeci vs vs )onlar da beşiktaş adına leke gelmesin diye arkadaki olayları tam olarak dile getiremediler , demirören in derneklerdeki konuşmaları kongre üyelerinin seçime bakış açısını nasıl değiştirdiğini bir video yapıp şuraya koysak inanın biz beşiktaş taraftarı için alfred hitchkok filmi olur , nerden mi biliyorum ; bazı dernek üyelerinin düne kadar demiröene aleyhte konuşurken demirören in ziyaretinden sonra beyinleri yıkanmış bir şekilde kongrede yönetimi ibraz etmesinden.
kongre üyelerinin seçeceği başkan içim sızlayarak söylüyorum ki yıldırım demirören dir , umarım alemin en büyük kapağı bana girer koskocaman bir göt olurum da bu entry yi yerim.
peşin söylüyorum ki, bilenler vardır zaten, fenerbahçeliyim.
şimdi herkes zannedecektir ki, biz fenerbahçeliler bu kongrede yıldırım demirören'in seçilmesini istemekteyiz. tanım bu olsun ve devam edelim...
ama yok böyle bir şey. beşiktaş'ın bu kişiden kurtulmasını canı gönülden istiyorum.
çünkü görünen odur ki, 3 sene daha başkanlık yaparsa beşiktaş diye bir rakibimiz olmayacak.
beşiktaşlılar kızabilir, eksileyebilir ama dost acı söyler. bu entrynin amacı beşiktaşı aşağılamak değildir ve bunu yazarak eksi oylardan kurtulmak da değildir.
devam edelim, daha da acı olan bu kişinin yeniden seçilebilmesi için oy verecek kongre üyeleri var kulübün içinde. nasıl bir akıl, nasıl bir aşktır bu anlamak mümkün değil.
bu insanların kulübüne olan sevgisi bu mudur yani. hiç mi düşünmezler kulüplerini. beşiktaş'ın geleceğini ipotek altına almak değildir bu artık. düpedüz kulübü yok etmeye yöneliktir, sıradan bir takım haline dönüşmesine izin vermektir. düşünmekten yoksun insanların varlığına delalettir diyeceğim ama olamaz. açık seçik bellidir ki, bu kongre üyeleri birileri tarafından desteklenmektedir. beşiktaşla alakası falan yoktur yani.
2 bin tl verince üye olunabilen bir kulüpten bahsediyoruz. buna dikkat çekmek lazım.
beşiktaşlıların en çok şikayet ettiği iki kutuplu lig var ya hani, işte bu ütopya gerçekleşmek üzere. ben beşiktaşlı olsam dehşet içinde izlerdim tüm bu olup bitenleri.
ve elimden geleni ardıma koymaz, tüm gerçek beşiktaşlıları kulağından tutup getirirdim o salona ve y.d'nin seçilmesini engellemeye çalışırdım.
şimdi diyeceksiniz ki, sanane.
şöyle açıklayayım. hepimiz tarafız ama taraf olabilmek için bile bir rakibe ihtiyacımız var. şu an için bu rakip sayısı sadece 2 bizim açımızdan. ve eğer onlardan birini kaybedersek fenerbahçe'nin ve dolayısıyla galatasaray'ın içine düşeceği yalnızlık onları da aşağıya çekecektir.
yani aslına bakarsanız şu beylik lafı etmek zorundayım, türk futbolu. türk futbolu diyorum çünkü bu ülke sınırları içinde oynanan futbol çekecektir bu işin ceremesini. dışarıdakiler aynen devam eder.
ve eğer y.d tekrar seçilirse bu oyundan aldığımız keyif zaman içinde yok olacaktır.
bunun sorumlusu da maalesef gerçek beşiktaşlılardır.
onlardır çünkü o kongre üyelerinin varlığına izin vermişlerdir.
şimdi top siz de sevgili beşiktaşlılar, önce kendinizi kurtarın bu adamdan.
sonrası güzel olacaktır, şüpheniz olmasın.
edit: orada ibrahim altınsay diye bir adam duruyor. farkında mısınız? ve beşiktaş camiası el birliği yapıp o adamı başkanlık koltuğuna oturtamıyor.
yönetim kurulunu ibraz etmemenin çok ciddi sıkıntılara yol açmasından korkan kongre üyelerinin yönetimi mali açıdan ibraz ettiği konuşuluyor yani bu demek oluyor ki demirören ciddi manada kongre üyelerine yatırım yapmadıysa ( ki benim gözlemim yaptığı yönünde ) murat aksu da bu seçmden galip çıkabilir .
