30 mayıs 2012 türkiye geneli zombi salgını

entry15 galeri2
    1.
  1. 30 mayıs 2012'de,sabaha karşı başlamış salgındır. arkadaşı aradım,telfonu açtı "hööğğrkk" dedi hemen kapattım,başak bir şehirdeki arkadaşımı aradım,o da "evet aşağıda toplşanmış bi sür üzombi evden çıkamıyorum" dedi.
    durum ciddi.
    9 ...
  2. 2.
  3. sağlık bakanının boynunu ısırtıp "bakın beni ısırdı birşey olmuyor" deyip geçeceği durumdur. halkta inanır tabi.
    18 ...
  4. 3.
  5. bir bodrum katım var, 80 bin litre içme suyu depoladım, 900 kilo kadar helva var.
    evet lan bildiğin tahin helvası, son kullanma tarihi olmadığı için doldurmuştum daha önceden. toptancı götüyle gülmüştü.
    kilolarca kuru gıda,konserve, un stoğum ve çalışan bir uzun dalga telsizim ile felaketi göğüsledim. uzun zamandır
    bu hazırlığı yapıyordum. ismini vermek istemediğim bir düşünce kuruluşu'nda çalışan çok yakın arkadaşım uyarmıştı.
    bu ilk duyurum, buralarda hayatta kalan var. her türlü bilgiyi bildireceğim. tanrı yardımcımız olsun.
    6 ...
  6. 4.
  7. pencereden aşağı bakıyorum,sokaklar "öğğğrhhh" sesleriyle inliyor,zombiler her tarafta. yıllardır bu anı bekliyorum. hemen çelik kasamın yanına gidiyor ve açıyorum,içinde 2 adet colt python 357 magnum ve bolca mermi var. bir silahşor edasıyla birini belime takıyor,birini elime alıyorum. öncelikle yiyecek stoklamam,sonra plan yapmam gerek diye düşünüyorum. oturduğum daire 2. katta,apartmanın altı market olduğu için ihtiyaçlarımı oradan karşılayabilirim. apartman sessiz,çıt yok. aşağı iniyorum. 2 zombi görüyorum boş sokakta bana çok yaklaşmış olan ,önce biraz daha yakındakinin kafasına nişan alıyorum,ilk atışta ıskalıyorum,zombilerin yavaş olması işimi kolaylaştırıyor. tekrar nişan alıyorum,bu sefer omzuna saplanıyor,sonra zombinin omuzu düşmesine rağmen gelmeye devam ediyor,3-ıska,4-oska,ve nihayet 5.atışta tekrar öldürüyorum. sonra uzaktakini 2 atışta hallediyorum. marketin içine bakıyorum,kimse yok. içeri giriyor poşetlere salam,yumurta,yoğurt,süt vb. gıdaları dolduruyorum. sonra daireme dönüyorum,5-6 kez gidiş dönüş yaptıktan sonra kapıları kilitleyip koltuğa uzanıyorum . telefon hatları çalışmıyor. perdeleri kapatıyorum. elektrikerlin hâla var olması büyük bir şans,telefonlar çalışmıyor ama internet çalışıyor. bu nasıl mümkün olabilir? neyse,şu an umurumda değil. facebook'a giriyorum,bu biraz onur kırıcı ve aptalca,ama bazı arkadaşlarım 7/24 oradalar,eğer yaşıyorlarsa,yine oradadırlar. bir etkinlik davetim var "zombi salgınından kurtulanlar toplanıyor" etkinliğin yapıldığı şehir,buraya yaklaşık 300 kilometre uzaklıkta,adresi bir kağıda,ayrıca avucuma yazıyorum,yeteceğini düşündüğüm kadar yiyecek alıyor ve 1970 model dodge charger'ıma binmek üzere evin kapısını açıyor ve merdivenlere ilk adımımı atıyorum...
    3 ...
  8. 5.
  9. 6.
  10. 7.
  11. bogazi goren yuksek bir gokdelenin kral dairesine yiyecek ve silah stogu yapip durbun ve uzun menzilli bir silah yardimiyla zombi avlayarak gunleri gecirmeme sebep olacak salgin. bir durum olur odanin kapisina kadar gelirlerse parasutle sahile seyirtir ordan bi tekneyle denize acilirim diye dusunuyorum.
    0 ...
  12. 8.
  13. ...
    sessizce aşağı iniyorum. apartmanın yanında arabaların park edildiği boş bir arazi var,benim arabam da orada duruyor. ama oranın zombi dolduğunu görünce içimden küfür ediyorum. önce elime bir soğan alıyor ve o tarafa atıyorum,sonra "lan o vampirdi!" diyorum,hemen elim kılfında duran silahlarıma gidiyor,ikisini de çıkartıyor ve ateş etmeye başlıyorum,teker teker yere yığılıyor zombiler. ayrıca kollar,bacaklar,ayaklar da var. bazıları vücudunun belden aşağısının olmamasına rağmen sürünerek geliyor üstüme. silahlarımı dolduruyor ve ateşi tekrar başlıyorum. yaklaşık 40 dakikalık bir kargaşanın sonunda,yerlerden tozlar kalkarken hiç zombi kalmadığını görüyorum. silah seslerini duyup arkamdan gelen zombileri saymazsak,en yakındaki zombiyle aramda 30-35 metre var. olanca hızımla koşmaya başlıyorum,arabanın kapısını açıyor,arabaya biniyorum. arabanın kaputu çökmüş,her tarafı kanla kirlenmiş. ama çalışıyor,gaza basıyor ve yola çıkıyorum. radyoyu açıyorum,belki birilerinin sesini duyarım diye. işte yolculuk başlıyor.
    1 ...
  14. 9.
  15. 10.
  16. yola çıkıyorum,her yer boş arabalarla dolu. zombilerin arasından hızla geçiyorum,bazılarına çarpsam bile hızdan dolayı çok etkilenmeden yoluma devam ediyorum. yaklaşık 160 km/h hızla gidiyorum,karşıma çok keskin bir viraj çıkıyor,el frenini indiriyorum,araba önce biraz yanlıyor*,sonra takla atmaya başlıyor. ters dönüyor,her tarafım kanıyor,sol bacağımda müthiş bir ağrı var. arabadan kendimi zorlayarak çıkıyorum. her tarafım kırılmış camlar tarafından kesilmiş,kanıyorum. yürüyen cesetlerin pis kokuları burnuma geliyor,ama daha fazla hareket edemiyorum bacağımdaki ağrı yüzünden,galiba kırılmış. şimdi ne yapmam gerektiğini düşünüyorum.
    0 ...
  17. 11.
  18. araba ters dönerken yanıma aldığım yedek benzin bidonu düşmüş. 7-8 metre ileride. kendimi zorlayarak sürünüyor ve bidonu alıyorum. çevremde arabayı da içine alacak geniş çaplı bir daire oluşturacak biçimde dökmeye başlıyorum,sürünüyorum ve canım çok yanıyor,zombiler gittikçe yaklaşıyorlar. ölümün kokusunu duyuyorum. tamamladığım dairenin ortasına kadar ilerliyor ve tabancamı çıkarıyorum,ellerim titriyor,fazla mermim var,ama yeterince enerjim yok. silahı zorlukla kaldırıyorum ve benzinden dairenin bir noktasına ateş ediyorum,ve çevremi alevler sarıyor. ateşin onları durduracağını umut ediyorum. o anda aklıma "belki bir sinyal alabilirim" düşüncesiyle yanıma aldığım telsiz aklıma geliyor. arabanın içinde bir yerde. ama şimdilik biraz dinlenmem gerek,ölümüm pahasına bile olsa. arabanın yanına kadar gidiyor,yaslanıyorum,göz kapaklarım her geçen saniye bir kat daha ağırlaşıyor,uyumamalıyım. kulaklarımı ve gözlerimi dört açmalıyım. eğer bilmek istiyorsanız,tüm bu zombi salgınının başlamasına neden olan benim,ama uzun hikaye,şimdi dinlenmeliyim,evet. gözkapaklarım kapanıyor...
    0 ...
  19. 12.
  20. iki gün sonra yetkililerin çıkıp: "bakın bizi ısırdılar bir şey olmuyor." "pantolonu çorabın içine sokun bi sıkıntı çıkmaz." gibi açıklamalar yapmalarına sebep olacak salgındır.
    2 ...
  21. 13.
  22. en temizini yaptım. uzun zamandır hazırlık yapmıştım. zira ülkenin hal ve şeraiti zaten kötüydü, ya iç savaş çıkacaktı ya da komşu ülkelerden biriyle bir savaşa girilecekti. zaten bir sınır kentinde yaşıyorum, yunanistan ile aramızda 3 mil genişliğinde bir su yolu var. çok paranoyaksın diye devamlı bana söylenen karım şimdi sus pus durumda ve şükrediyor. şimdilik bizim açımızdan herşey yolunda.

    gıda sıkıntımız yok. sığınağımız oldukça güvenli, dışarıdan içeriye herhangi birşey'in girmesi için atom bombası patlatması gerekli. babadan kalma bir çifte kırma av tüfeğim, sürüyle boş fişeğim ve barutum var. dışarıdan içeriye çok ses de girmediği için tam olarak nelerin döndüğünü bilemiyorum.

    olay patlak verir vermez hemen sığınağımıza indiğimden aslında tam olarak neler döndüğünü de anlayamadım. kaç komşum delirdi, kaç kişi bu mahlukatların öğle öğünü oldu şimdilik bilemiyorum. şu anda çok güvendeyiz ancak bir süre sonra insanın içini kemiren meraktan dolayı dışarıya çıkmaktan korkuyorum. en azından 2-3 ay hiç dışarı çıkmasak herhangi bir sorunumuz olmayacak. ancak dedim ya merak kediyi öldürür. şu an için tek sıkıntım eşimin 4 aylık hamile olması...
    1 ...
  23. 14.
  24. zall'ın poposunun ısırılmasıyla sözlüğe de sıçramış olan salgındır.

    (bkz: en lezzetli etin insan eti olması)
    (bkz: islama uygun kesilmis insan eti)
    (bkz: bir insan kaç kilo insan eti yiyebilir)

    durum vahim. üstelik bizim türk zombiler öyle ağır aksak da yürümüyorlar, bildiğin tazı mübarekler.
    1 ...
  25. 15.
  26. istanbul'un an itibariyle düştüğü salgındır. üsküdar'da sağ kalan varsa eğer, akşam kız kulesi'ne içmeye gelsin.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük