size sevgim, sosyalist devrim için değil; askerin elinde esir, öldürülecekleri günü bekleyen 3 arkadaşınızı kurtarmak için o gün orada bilerek ölmeyi seçmenizden geliyor.
dostluk sevgi arkadaşlık içermeyen sosyalizmi bizde istemiyoruz.
bugün demokrasi havalisi kesilen azılı sosyalist milletvekili ertuğrul kürkçü'nün samanlığa saklanarak kıçını kurtardığı çatışmadır.
askerle, polisle çatışmayı göz önüne almışsın, üstelik silahlısın ve askerin sana yapmış olduğu " teslim ol." çağrısına uymuyorsun, çatışıp ölüyorsun, sonra üç beş devrimci denen çapulcu gelip " katliam" diyor. ne güzel istanbul aga...
ölüm onları apansız yakalamadı
ülkemizin uçsuz bucaksız sıradağlarında ve ovalarında
kentlerin yoksul mahallelerinde
ve uğuldayan meydanlarında
kuşatmalar altında ve barikatlar arkasından
sömürüye zulme boyun eğmemenin onuruyla
ölümün üstüne yürüdü onlar
tereddüt etmediler yok
"biz buraya dönmeye değil, ölmeye geldik" diyerek
türkülerle, marşlarla karşıladılar ölümü
özgür ve eşit bir gelecek için
canımızdan bir parça koparırcasına
en iyilerimizi verdik toprağa
onlar, yaratılan devrimci değerlerin
onurun, erdemin, inancın simgeleri olarak
yüreklerimizi dolduruyor
bilincimizi aydınlatıyor
bizi kopmaz bağlarla bağlıyor devrime...
çatışmalar sırasında bazıları arkadaşları ölürken samanlıkta saklanmış şimdilerde yüzsüzce milletvekilliği yapmaktadır. bilin bakalım bu kimdir ve nerede siyaset yapmaktadır.
sadece Ertuğrul Kürkçü'nün sağ çıktığı köy baskını. köyün adı daha sonradan ataköy diye değiştirilmiştir. türkiye'nin önündeki 100 yıla yön verecek olaylar silsilesi sonucunda gerçekleşmiştir.
edit: imla.
devrim şehitleri (!) nin gebertildiği temizlik harekatıdır. yapanların elleri dert görmesindir.
kan koksun buram buram kan kan kan. nasıl gelecek turan kan kan kan..
Evren döneminde yasaktı Selda Bağcan ve bu şarkı. Ama bizde kaseti vardı. Ben ortaokul bebesiydim. Ve teybe kaseti koyup bu şarkıyı sonuna kadar açılmış sesle dinlemek benim baskı rejimine karşı haklı tepkimdi.
Baskıyla koyunları güdersin ama aslanlar ve kartallara yetişemezsiniz.
Katliamı kutlayanlar da kasap bıçağı yalayan kurbanlık koyunlardır.
Unutmayın sizi bizi yönetenler baskı kuruyorsa kesin bir bok yiyordur. Neden baskı kurasın ki, hı? Saklayacak bir şey yoksa baskı nedendir?
Sonucunda öldürülen birey ya da bireyler gençler olduğu için; ne olursa olsun, aklımıza ne sol ideoloji, ne de sağ-sol ideolojik çatışmasının geldiği ve bu konularda (katliam gibi) Allah'ın yarattığı canlının kutsallık ilkesi ve de onun ne olursa olsun başka bir canlı(insan da demiyorum) tarafından öldürülmeyi haketmediği ilkesinin geldiği (insanlık hukukunun temel yasalarındandır) katliamdır.
işte aradan şunca zaman geçti, yobazlar bugünlerde pek bir abd karşıtı takılıyorlar ama dertleri abd karşıtlığı olan kızılderedekiler anılınca yine kuduruyorlar. Aynen o günlerde ağababalarının yaptığı gibi...
Yobazlar gerçekten abd karşıtı olsalar, işte aradan şunca yıl geçmiş, kızılderede hayatını kaybedenleri hiç değilse biraz anlamaz mıydı?
Anlamazlar. Çünkü onlar yaşasaydı, daha sonra 12 eylülde sol ezilmeseydi, bugünkü güçlerine ulaşamayacaklarını gayet iyi biliyorlar.
Militanı oldukları yobaz hareketin daha en baştan beri bir abd eseri olduğunu gayet iyi biliyorlar.
12 Mart 1971 muhtırasından sonra yakalanan Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin inan'ın idamlarını engellemek için 27 Mart 1972'de Ünye'deki NATO üssündeki yabancı görevlileri mahir çayan, Ertuğrul kürkçü gibi isimlerin bulunduğu bir grup insan kaçırmış.
Sonucunda Mahir Çayan, Hüdai Arıkan, Cihan Alptekin, Nihat Yılmaz, Ertan Saruhan, Ahmet Atasoy, Sinan Kazım Özüdoğru, Sabahattin Kurt, Ömer Ayna, Saffet Alp isminde 10 militan ve Gordon Banner, Charles Turner ve John Law isminde 3 yabancı sivil ölmüş.
ölmek istedikleri için ölen insanların kahramanlaştığı ve ancak onlara emellerni yaşatanların suçlandığı bir garip olay. kendi çapımızda bizler de eylemler yaptık, mücadeleler verdik ama hiç birimizin evinde el bombası olmadı, silah taşıma ihtiyacı duymadık. fakat sosyalist, marksist olunca el bombası da taşısan, teslim ol dense ve ateş de açsan seni kahraman ilan ederler.
O kadar çok korktular ki öldürerek kurtulabileceklerini sandılar. Bir kurşuna ölür mü sandın? Sosyalizm ateşi hala yanıyor, harlanması gerekiyor belki ama hala yanıyor. Ne mahiri unuturum ne ulaşı ne hüdaiyi ne Sinan kazımı ne ertanı ne cihanı, Ömeri, saffet alpi, Sabahattini, nihatı, Ahmeti unutmam, unutturmam. Sosyalizm sönmeyecek bir ateştir.