maç 20 dakika duruyor ve ritmini yakalamış takımın ritmi bozuluyor ve buna rağmen ancak 1 sayı farkla kazanıyorsun ve hala konuşuyorsun. play off finalinde shipp'inkini çıkaramyanlarda, cumhurbaşkanlığı kupasını kaptıranlar hala konuşyor. basketbola bile şike bulaştırmışsınız hala konuşuyorsunuz.
rezil bir taraftar grubunun yine kendine düşeni yapıp olay çıkardığı maç. maçı 20 dakika durmasına neden olmak, efes serisinin son maçında 1000 kişiyle sahayı basıp soyunma odasına kadar efesli basketçileri kovalamak normal bu andavallara göre. sezon sonuda dövme girişiminde bulundukları kaya peker'i transfer edince ne yapacaklarını şaşırdılar.
yaşanan olaylardan dolayı fenerbahçe'ye 2 maç seyircisiz oynama cezası verilen karşılaşma.
abdi ipekçi'de yaşanan hayvanlıklara nazaran neredeyse hiç bir olayın yaşanmadığı karşılaşmadır ayrıca.
zamanında galatasaray taraftarına insan değil, hayvan sürüsü (bkz: http://galeri.uludagsozluk.com/r/antu-com-41694/) demiş ve resmen hakaret etmiş olan asil(!) fenerbahçe taraftarının ne sürüsü olduğunu görmemizi sağlayan maç.
eksiklerle bile fenerbahçe'nin yendiği maçtır. bayram-arife meselesi ve her zaman yaptığımızı yaptık.
abdi ipekçi mi?
orada zaten koyarız rahat olun. 2011 yılının son kapağı hayırlı olsun, hoşgeldin 2012!
koyduk mu deyince niye alınıyorsun sevgili gammazcığım. hayır koyduk mu da ne var ki? koyduk mu dedim sadece. koyduk mu diyorum siliniyor, hiç hoşlanmadım bu durumdan. koyduk mu ile silinir mi lan entry? başlığı bile var bak gösteriyorum.
ilk yarı fenerbahçenin oynayıp galatasarayın üstün, ikinci yarı galatasarayın oynayıp fenerbahçenin üstün bitirdiği karşılaşmadır. engin ve gist hayatının topunu oynadı bu maçta, her böyle beklemeyin bu adamları.
galatasaray maç sonunu rezalet oynuyor. bu konuda mahmutinin mutlaka bir şeyler yapması lazım ama adam ne yapsın, son iki dakika sahaya girip nasıl top tutulur pas atılır onları mı göstersin.
maçtaki en önemli eşleşme ise pota altı oldu. andriç pek savunma yapmadı, yapmaya çalıştığında ise oğuz tarafından ezildi. yardım savunmaları ise az geldi ama bu zaten taktiğin bir parçasıydı ve aslında işe gayet yaradı. galatasaray ise pota altından bire bir kullanmak yerine bol bol top çevirip ve ikili oyun kullanıp sayı buldu. maç fenerin hakkıydı ve aldılar.
hakemlerse bildiğin maldı. yani baya baya kötü maç yönettiler. iki takımı da sıkıntıya soktular.
taraftar zaten her yerde aynı. basketbol taraftarı değil bu bildiğin futbol taraftarı. tabi mahmuti maçtan sonra pek güzel özetlemiş.
Fenerbahçe'nin galip geldiği maç olmuştur. bir fenerbahçe taraftarı olarak iki satır birşeyler karalamak istedim... bazı galatasaray'lı arkadaşlarım kaybetmiş olmalarından sebep taraftar hakkında şöyle çirkefler böyle çirkefler diyerek yorumlar yapıyor, yazıyorlar. kısmen bazı serzenişlerine katılıyorum maçı tribünden izleyen bir basketbolsever olarak.
hiç bir zaman şiddeti de onaylamıyorum tabiki.
taraftar çoşkuludur, heyecanlıdır muhakkak ki her tepki verdikleri pozisyona hakemler faul çalmayacak, çalamazda ama net olan pozisyonlara da faul ya da gerekeni çalmazsanız tribün tepki verir, maç da galatasaray maçı olduğu için bu tepkilerin boyutu da artar haliyle. her nekadar istemesekte bu oyunun ikinci perdeside çok farklı olmayacak...
demem o ki maçı biraz hakemler o hale soktu...
gecenin beni üzen en önemli olayı da oktay mahmuti gibi ileride fenerbahçe'nin başına geçmesini arzuladığım beyefendi ve bir okadar da tecrübeli, başarılı bir coacha ağıza alınmayacak sözler sarfederek bütün tribünlerin bağırması oldu...
zannediyorum oktay mahmuti'ye bir özür borçluyuz fenerbahçe cemaati olarak.
abdi ipekçide rakibine saldıran 1000 taraftarıyla sahaya giren ve kupa törenini bir saat geciktiren taraftarların tuttuğu takımın kazandığı maç. bir de hiç utanmadan sıkılmadan geçen sezonun finaline takmışlar. soruyorum recep ankaralı ve engin kennerman'ı ayarlamasan şampiyon olabilecek miydin?
oktay mahmuti gibi karakter örneği sergileyen bir insana bile ağız dolusu küfür edebilecek bir taraftar topluluğunun daha ne kadar çirkefleşebileceğini merak etmiyor değilim.aslında yine de onlara yakışanı yaptılar , türk futbolunun içine sıçan adam ''aziz yıldırım'ı'' göklere çıkaran taraftar , basketbolda devrim yapan , karakter örneği oktay mahmuti'ye de bunları yapar.
abdi ipekçi de geçen seneki şampiyonluk serisi sonunda kupa törenine izin vermeyen, sahayı para, şişe bilimum malzemeyle dolduran, 15 yaşındaki çocukları 20 tane eşşek gibi adam döven, ali sami yen'de kurak bir istanbul 19 mayıs'ında istanbul'un su ihtiyacını çimlere atanların taraftarlık dersi vermeye çalıştığı maçtır. Bunlar mı mal??? Ben mi yanlış anlıyorum arkadaş bunları yahu!
bütün maç yerimde oturduğum, ancak son dakikasında bağırmaktan sesimin kısıldığı maç. kadıköy'den sinan erdem'e gidene kadar ebemiz sikildi ama yine de bu çileyi çektiğimize değdi. maçın kilit adamı engin atsür değil james gist bana göre.
