şaşırtıcı derecede farklı bir galatasaray izletti bize ilk yarı.sanki iki gün önce uefa maçından gelmiş gib yorgunlar.elmander'e ne olmuş anlamak mümkün değil adam ruh gibi dolanıyor ortalıkta, hakan balta yeniden saçmalamaya hazır şekilde bekliyor ibb 10 kişi kalmasaydı maçın sonu farklı bir skorla bitebilirdi fakat ibb'den korkmak lazım 3 büyüklerin kocası çünkü kendileri.
tüm takım savunmamızın melodan oluştuğunu düşünmeye başladığım maç. ayrıca daha bakmadan şikecilerin webonun kırmızı kartının haksız olduğunu söyleyip bok attıklarını hayal ettiğim ve haksız çıkmayacağım maç. doka'YA ÇIKamayan boru gibi kırmızı kart semihin ayağını kırmaya teşebbüs eden webo'ya patladı. normalde şu an ibb 9 kişi olmalıydı.
maça gelince. melo'nun eksikliği çok bariz hissediliyor. savunmada çok rahat geliyor ibb. hüsumda da yaratıcılığımızı kısıtladı melonun eksikliği. engin yerini (en azından savunmada) doldurmaıyor.
bu arada emre çolağın golü çok güzeldi. aslansın! böyle devam!
edit :ayrıca takım genel olarak çok tutuk. elmander ve hakan balta tanınmayacak halde.
galatasarayın 4-1 kazandığı maçtır. ayrıca doka'nın pozisyonla hiç bir alakası yokken attığı tekmeden sonra gösterilmeyen kırmızı kartından sonra webo hakettiği kırmızı kartı görmüştür. hala çıkıp hakem maçı galatasaraya hediye etti diyenler var o ayrı bi mevzuu tabii.
ibb'nin çok iyi oynamaya başladığı maç oluyor.son 30 dakikadır o kadar kötü oynuyor ki galatasaray can sıkıyor, kahrediyor.
bu takım melo'suz olmuyormuş bunu bize gösteren maç oluyor ayrıca.
melo'nun parası ne kadarsa verilip alınması gerektiğini anladığım maç. defansif orta saha görevini selçuk yapınca atağa çıkamıyoruz. engin hiç yardım etmiyor selçuğ'a. bu yüzden sıkıntıdayız sözlük. umarım çabuk toparlanırız. yoksa bu maç biraz zorlayacak bizi.
emre çolak'tan beklemediğim, büyük ihtimal kimsenin beklemediği bir şut çıkardı o sol ayağıyla. bana hagi'yi hatırlattı adeta. çabuk bir gol rahatlattı galatasaray'ı. bakalım çekilecek mi yoksa devam mi edecek ataklar?
