Mantıklı hiç bir açıklaması olmayan anlaşmadır.
Suriyeliler 2-3 yıl için gelmediler. Ülkelerinde savaş bitse de gitmeyecekler. Ve sen buna rağmen para karşılığında mültecileri ülkende tutmayı kabul ediyorsun. Bunun 10 yil sonrasini dusunen yok. Bu insanlar bu hizla cogalmaya devam ederse hem devlete kulfetleri artacak hem de toplumda ayrismaya neden olacaklar. Zaten yuksek olan suc isleme oranlarimiz da tavan yapacak. Egitimlileri avrupa alacagindan egitimsiz bir suru suriyeli insanla ugrasmak zorunda kalacagiz.
Bu kadar agir bir yukun altina girip bize 3 milyar oyro verecekler, multecilerin ucakla gonderilme masrafina da karismayacaz diye sevinmek sadece ahmakliktir.
Tampon bolge isteyip 3 kurusa el acar oldunuz ya. Aciyorum.
Edit: suriyelilere 5 yılda 8 milyar dolardan fazla para harcamisiz. Hesap ortada.
bedavaya silklenmemekten iyidir dediğim olay. yani para vermeden avrupanın ağzında 3. ülke olmaktansa en azından para karşılığı değerini arttırabilmen senin değil onların canının sıkılmasını sağlayabilir. ahmet davutoğlu* bence kurnazlığıyla iyi yapmıştır, meblağı 2018 e kadar +3M euro daha gelecek demesinden gururlanabiliriz ama bu para inşallah egemen bağışın erasmus için gelen paranın yarısını cebe atması gibi kötü sonuçlanmaz.
Ülkeye Suriyeliler den göç etmiş bir önce ki neslin beyanıdır, tampon bölge olduğumuz. istiyor ki ülkenin kaymağını yalnız ben yiyeyim. Bu ülke sadece son bir asır da Yunan, Bulgar, Gürcü, Boşnak, Türk(Orta Asya Türk Devletleri) , Kürt(Irak Kürtleri) ve Ermeni toplumlarının göçünü kabul etti. Kaldı ki bu ülkenin kurucu çoğunlukta ki dört halkı da(Türk, Kürt, Laz, Gürcü) geriye kalan Kurucu azınlıkta olan halkları da hep göçmendir. Kimi orta Asya'dan kimi Iran topraklarının içlerinden kimi Karadeniz'in kuzeyinden.
Biz Birleşik Devletler Misali göçmen bir devletiz. Göçmenler bizi küçültmez, büyütür. Lakin kendi insanını kendine düşman etmeyi başaran Laik sistem Suriyelilere "neden esmersin", "neden konuşman farklı", "ayağında ki laikliğe ters" gibisinden insanlık dışı ve insanı sisteme de kendine de düşman eden yaklaşımlar da bulunursa Suriyelileri de kendine düşman eder. Laik sistemin partizanları da Suriyelileri, Devlete düşman zanneder. (Bkz; Laik Sistemin zorla Müslümanları kendine düşman etmesi)
Önemli olan insanı yetiştirebilmektir. Lakin daha kendini yetiştiremeyen bir kitleden bunu beklemeyeceksin çünkü onlar 3 milyar euro için tampon bölge olduğumuzu iddia ederler bedavaya 12 adaları satarlar.
Zaten kendini yetiştiremeyen insan başkasının da yetiştirilemeyeceğini zannederler.
"3 Milyar euro için tampon bölge olmak" cümlesi Türkiye'nin Ab'ye karşı eline geçen siyasi kozların, Ab tarafından işbirlikçi ajanlar ile Türkiye toplumu içinde psikolojik manipülasyon yaparak boşa çıkarma engelleme çabasıdır.
Not; O 3 milyar euro'yu da alacağız fazlasını da. Göndermezlerse parayı Otobüsler ile Avrupa'ya, gönderirler ise Dicle'ye, Sur'a. Çok değişecek göreceksiniz oyun daha yeni başladı...
Kime sordunuz a.q. dedirtecek cinsten. Ulan Suriyelilere yaşayacak olan bu halk. Ceremesini çeken bu halk. Sözde halkın temsilcisi, görevlisisiniz. Böyle bir konuda referandum yapmayacaksan neyde yapacaksın?
"benden sonrası tufan" diye bi laf var ya, hah işte tam da böyle durumlar için söylenmiş.
iktidar elbet bir gün bitecek, farkında adam. gideceği güne kadar ne yapsa kâr. hatta bu 3 milyar avroyu nakit istemiş, eli sıkışmış belli ki.
bir ülkenin geleceği ancak bu kadar mahvedilebilirdi, o da bunu yaptı.
şimdilik 3 milyon olan (sadece kayıt altındakiler) mültecilerin, önümüzdeki yıllarda sayılarının ikiye katlanması öngörülüyor. toplam nüfusün %5'inden fazlasının mülteci olduğu bir ülkede, ne ekonomi, ne eğitim, ne de istikrar yolunda olur.
mülteci sayısına bakıldığında, bahsedilen rakam gerçekten çok komik. 3 milyar için, ülkenin nüfus yapısını değiştirmeyi göze alanların, belli ki planları değişik.
Hepimiz göçmeniz diye suriyelileri de almalıymışız. Oldu canım afrikayı da taşıyalım buraya. Yazık değil mi müslüman kardeşlerimize? Ya çindekiler?
Ha bir de kaymaği sadece biz yiyelim diyomuşuz. Adamlardaki zihniyet bu. Ülkeyi kaymak olarak görüyorlar. Biz birşey yemeyecez kardeş.
Huzur içinde yaşayalım yeter.
Siyasi mesajlar verip insanları Hükumetinin ve %50'nin isteklerine karşı doldurup galeyana getiren insanın daha sonra "huzur içinde yaşayalım yeter." demesine sebep olan söylemdir.
Afrikalılar da Çinliler de zor duruma düşerse onlara da kapımız açık. Karşılıklı kültür alışverişin de bulunuruz bilimsel olarak hazıra konamasak bile felsefi ve ilimsel olarak bir altyapı oluşturur farklı deneylerin kültür etkileşimi ile ileri yıllara yatırım yapmış oluruz.
Ülkeyi kaymak olarak görüyoruz evet lakin 2 ayyaşın rakı masasına kaymak olan bir ülke değil içinde yaşayan tüm insanların kardeşçe tadına varıp doyabileceği huzur içinde yaşayabileceği bir kaymak.
adamlar zaten ülkeyi mülteci kampına çevirdi. adamlar para vermese bile eşşek gibi biz bakacağız. bari rest çekip 20-30 milyar isteseydik. mk resmen bu ağlayan çocuğu oyuncakla kandırmak.