3 ekim 2007 besiktas porto maci

quaresma'nın yine estetik hareketlerden bizleri mahrum etmediği maç. ha tabi hareketi yapsın ama hepsi bize kontra atak olarak geri dönsün diyoruz...

bobo'nun 25 dakikada 3 kere sakatlandığı ve 3. sünde oyundan çıkmak zorunda kaldığı karşılaşma.

maçkolik.com forumu gibi maçı izleyemeyen taraftarın, maçı izleyenlerden '' ve gooooooooooool 1-0 '' entrysini beklediği maç.

Beşiktaş'ın ilk yarının son dakikalarında oynadığı gibi ikinci yarıda da oynarsa kazanacağına inandığım maç.

Cisse'den gol bekliyorum, iki şut çekti üçüncüsü gol olur inşallah.

bşiktaş'ın ilk yarı itibariyle iyi oynadığı maç. delgado ve ibrahim akın biraz daha iyi oynarlarsa gol de gelecektir. defansif anlamda beşiktaş'ın sorunu yok gibi duruyor. zira porto'nun önemli bir atağı yok.

ilk yarı itibariyle beşiktaş seyircisinin takımına desteğinin takdire şayan olduğu maçtır. 45 dakika neredeyse hiç susmadılar.

milan stepanov'un ilk yari itibari ile mukemmel oynadigi mac.

bi bakima ziya dogan'in super transfer politikasini(!) tekrar anlamamiza vesile olan mac.

milan stepanov gibi bir adami butun sezon oynatmayip, 3 milyon euro'ya satmak; yerine de tolga seyhan'i almak tabi ki ziya dogan gibi ultra zeki(!) bir hocanin isi olabilir sadece. tebrik ederiz.

besiktas taraftarlarının heycandan birsey düşünemediği maç *

spikerin bir star klasiği olarak saçmaladığı maçtır; ancak bu seferki deyimler sözlüğüne aday kavramlar yaratarak değil, başka türlü saçmalamaktadır.

(dakika 15) "beşiktaş istediğini aldı bu dakikaya kadar, şimdi gol arayabiliriz."
yahu adam sanıyor ki ilk 15 dakikada 2-3 gol dizecek porto 8-10 pozisyona girecek.

(devre arası) "beşiktaş ilk yarı itibariyle istediğini almış gözüküyor."
ulan kazanmaya çıkmış o takım, istediğini nereye alıyor ya da sen kimsin de beşiktaş'ın neyi istediğine karar veriyorsun.

edit:

(dakika 57) "porto teknik direktörü 'biz beşiktaş'ın oyun planını iyi biliyoruz' demişti ama bugün karşılarında beklemedikleri kadar iyi bir beşiktaş buldular.

e be kardeşim... ya ben var ya, neyse bir şey demiyorum... mesaj alındı zaten...

hakemin sıçıp sıvadığı karşılaşma. takım revire dönecek ama sarı kartı bizimkiler yiyor.pes...

spikerinin mactan once bir kac kadeh ictigini anladigimiz mac.
* *
(bkz: gecen yaz ne yaptigini hala biliyorum)
*

ibrahim üzülmez denen futbol katilinin yüzünden gol yeme noktasına geldiğimiz maç olmuştur. neyseki querasma sıçarak bizleri rahatlatmıştır.

serdar kurtuluş'un da sakatlanarak oyunu terkettiği maç olmuştur. iki oyuncumuz sakatlanmış, iki oyuncumuzun da kaşı açılmıştır. gelde sövme şimdi...

an itibari ile kaçırdığımız pozisyonun mutlak gol olması gereken maç. haydi karakartalım...

golü yedik son dak.da.geçmiş olsun.1-0

bu nedir dediğimiz maç olmuştur. Ne top oynadık nede oynattık ama son dakikada golü yedik.

1-0 porto üstünlüğüyle biten karşılaşma.

(bkz: ağlamak istiyorum sayın seyirciler)

beşiktaş ın olacak şey değil dedirttiği maçtır. Zira son dakikada aptal bir gol yemişlerdir.

televizyon başında üçüncü kez sinirden ağlamama yol açmış maçtır. diyecek hiç bir sözüm dahi yok.

(#395617).

yazık olmuş maçtır.

bu maç, fenerbahçe'nin şampiyonlar liginde sıfır puan aldığı sene kadıköy'de oynadığı lyon maçına fena halde benzemektedir.

(bkz: #2339456)

ayrıca hakem, formasında kan olan oyuncuyu oynatmaya devam etmiştir. kurallar formanın değişmesini emrediyor diye biliyorduk, yanılıyor olabiliriz. ancak sinan engin tayfasından kural hatası yapıldığı gerekçesiyle maçın tekrarını isteyeceklerinden eminiz...

edit: bir de beşiktaş taraftarının maç boyunca "kartal gol gol gol" "beşiktaşım oley" gibi iki-üç tezahürattan başka bir şey yapmadığı görülmüştür. takımı ateşlemek sürekli aynı tempoyla bağırmak değildir. nitekim bu sıkıcı tempo son yirmi dakikada yerini bireysel "koşsana lan delgado" ya da "hadi oğlum serdar, yüklen"lere bırakmıştır. golden sonra takımı sahiplenmeleri dışında pozitif bir etki görülmemiştir.

bir de şimdi düşünüyorum da marsilyalı cisse beşiktaşlı ricardinho'yu değil de, beşiktaşlı ali tandoğan -mesela- liverpoollu gerard'ı sakatlasaydı tepkiler ne olurdu merak ediyorum. bunu merak ettikçe de avrupa'da türk takımlarını destekliyorum...

bir "atamayana atarlar, oynamayana takarlar da aklı başına gelir" maçı olmuştur.
Ne hakeme laf söylerim, nede şanssızlık derim.
Maçın başından itibaren yapılan doldur boşaltlar, rasgele sekip önüne düşen bir top ve koca 90 dakika içinde tek organize atağın.
Bu takımdan cacık olmaz yoğurda yazık.

ilahi adaletin tecellisidir. beşiktaş'ın yıllardır türkiye liginde son dakika golleriyle kazandığı maçlara sayın. *

beşiktaşın son dakikada çok gereksiz bir gol yiyerek 1 puanı kaybettiği, başka bir deyişle rakibe 3 puanı hediye ettiği karşılaşmadır. ulan 92 dakika gol atamamışsın kalan 1 dakikada mı atacaksın. neyin hırsıdır bu. al 1 puanını önüne bak. birilerinin bunlara şampiyonlar liginde alınan 1 puanın değerini anlatması lazım.