baros-arda-(özellikle de)lincoln üclüsünün alip götürdügü mac olmustur. an itibariyle bundesliga 3. sünün türkiye 4. sünden ne kadar alt seviyede oldugunu da gözler önüne sermistir. ligimiz icin belki direk birebir kistas olamaz ama keske her türk takimi su avrupa arenasina ciktiginda gercek kalitesini (dün aksamki gibi) gösterebilse.
ayrica baska kimseyi bilmem benim icimdeki 25 haziran 2008 almanya türkiye macinin acisini, üstelik almanya'nin baskenti berlin'de oynanan bir macla biraz da olsa hafifletebilmis mac olmustur.
en komigi ise alman televizyonun mactan sonra "hakem penaltimizi vermedi bik bik bik" diye aglamasiydi.
galatasarayımızın hakederek kazandıgı maç. diger avrupa kupası maçlarından pekde farklı görüntü cizemedi ne yazık ki hele ki metalist macında daha da iyi oynamıstı denebilir gs ama hala bir gol posizyonuna girme sorunu var. sen herthayı sahasına kilitle uzun süre nefes aldırma ama elde avucta gol posizyonu yok penaltıdanda olsa bir gol attık sansız bir gol yemeden diyelim sevinelim bari cok güzel oynadık diye.
galatasarayımızın kazandığı maçtır. son dakikalarda kıç kısmımdan da nefes alabildiğimi keşfettim ayrıca bu maç sayesinde. adamlar bütün maç durdu , son dakikalarda kapanmamızla beraber zor anlar yaşattılar. neyse ki herşeye rağmen skoru koruduk kazandık mutuluyuz.
galatasaray grup lideri mi yoksa ikincisi olarak mı çıkacağı son oynanacak benfica-metalist khavkiv maçına bağlıdır. metalist yenerse galatasaray grup ikincisi olarak şampiyonlar ligi'nde gelen takımlarla eşleşecek, eğer benfica puan alırsa g.saray grup lideri olarak, gruplarda 3. olan takımla eşleşecek. bir metalist maçı dersin ne kadar öenmliymiş.
ne olursa olsun g.saray ın bu hali ile 20 mayıs ta kadıköy de oynanacak finale kalması zor gibi ama imkansız da değil hani.
her nedense galatasaray'ın klasik parçalı formasının arka kısmındaki sallanan parçaya ilk defa dikkat edenlerin ve bunun bir bug ya da hatalı üretim olduğunu düşünenlerin olduğu karşılaşmadır. oysa ki o beyaz parçanın çok farklı bir anlamı vardır...
galatasaray defansının baskıyı yediği topu genellikle taca atmayı seçtiklerini gördüğümüz maç. servet in ligde ve avrupa da üst üste yaptığı 2 hata sanırım defans ile kaleciyi tedirgin etmiş bu konuda.
galatasaray orta sahasının göbeğinin gerçek sahiplerinin mehmet topal ve barış özbek olduğunu göstermiş maçtır. ayhan akman ne kadar iyi olursa olsun geri oynamasıyla galatasaray orta sahasının dinamizmini düşürmektedir.
ha bir de unutmadan tobias linderoth.. iyileşse de dönse artık..
galatasaray'ın avrupa'da oynadığı en rahat karşılaşmalardan biri olmuştur, açıkcası bu kadarını beklemiyordum. ama lincoln'ün cidden terbiyesizleştiği maçtır üstelik. terbiyeden bahsedenlere "öyle yapılmaz böyle yapılır" dediği karşılaşmadır ayrıca...
çok fazla analize gerek kalmayan bu maçta 75 dk. boyunca deplasmanda tek kale oynamıştır galatasaray. ha son 10 dk ya fazla aldanmamak gerekir. evinde en azından 1 puan koparmaya çalışan hertha'lı oyuncuların çabasıdır bu, kaleci bile ileri çıkıp galatasaray kalesi önünde gol atmaya geldiyse o kısmı değerlendirmeye bile gerek yoktur. adamlar futbolun dışına çıkmış, kalecileri bile sarı kart görmüştür. olur öyle şeyler, heyecan yaratır...
galatasaray'ın futbol derslerine devam niteliğinde bir maçtır...
lincolnün ne kadar terbiyesiz ve laubali bir topçu olduğunu tüm avrupaya gösterdiği maçtır.halbuki daha geçen hafta büyük futbol uleması erdoğan amca tarafından uyarılmıştı.ne hakkın var senin h.berlinle dalga geçmeye.terbiyesiz.metalist maçında nerdeydin.ayrıyeten;
lincoln sen bizim herşeyimizsin.
uzun zamandır avrupa'da bu kadar rahat geçen bir maç izlememiştim sanırım. tabi benfica deplasmanı da kolaydı lakin bu sefer, özellikle ilk yarıda oynanan topla sanırım birkaç tur ötesini bile haketmiştir galatasaray. şimdi temennimiz benficanın metalist'e kaybetmemesi ve grubu lider olarak bitirmemiz.
galatasarayimiz'in macin son 5 dakikasi haric kontrolu elden birakmadigi, yalniz bal yapmayan ari ya da gecen sezonki as roma misali pozisyon uretmekte zorlandigi mac olmustur. sonuc mutluluk verici, benficanin evinde metaliste yenilmeyecegini varsayarsak grup liderligini getiren mac da olmustur.
Ayrica milan barosun uzun bir aradan sonra hic elle oynamamasi da guzel...
''ben sana soruyorum: şu hertha'dan hangi futbolcuyu galatasaray'ın yedeklerine alırsın? ben hiçbirini almam.'' gibi sayısız yoruma neden olacak maçtır.
ilk yarıda hertha berlin'i sahadan sildiğimiz maç. 69. dakikada gelen gole kadar başka goller bulabilirdik. ikinci yarıda golü bulduktan sonra rakip doğal olarak yüklendi ama savunma iyi direndi. özellikle orta sahada çaldığı toplarla barış özbek, rakip takımın ataklarını geliştirmesine engel oldu. gerçekten inanılmaz oynadı.
bir sözüm de cassio lincoln'e; atak yönü olarak sol kanatta, topu, bir ayağı ile geriye çekip diğer ayağıyla öne doğru attığı harekette ağır tahrik ve dalga geçme unsuru vardır. erdoğan arıca'nın da içinde bulunduğu uefa gözlemecileri * bu hareketi raporlarına yazmış ve bu raporları bizzat platini'ye iletmişler. bi daha böyle bi terbiyesizlik yapma artık. adam gibi topunu oyna...
galatasaray'ın kalitesini gösterdiği, lincoln ve servert'in neredeyse hatasız oynadığı maç olmuştur. hatasız oynamak bir yana fazlasını da yapmışlardır. uzun süredir galatasaray' ın böyle keyif veren bir maçını izlememiştim iyi oldu.
özellikle hertha berlin yarı sahasında rahat pas yapması ve çoğu atağı yaptığı presle kesmesi bu akşamki galibiyette en önemli rolü oynadı şahsi fikrim. kewell'ın kötü oyunu bile çok sırıtmadı. böyle devam.
baros'a kıl kaptığım maçtır. tamam, galatasaray'ın çok güzel top yapmasına rağmen son vuruş anlarında garip bir sıkıntısı var ama takım sürüyle kontratak yakalıyor, ve tek forvet oynayan baros ceza yayından geriye doğru yürüyor, ileri gitmiyor, boşa kaçmıyor. baros biraz istekli oynasa çok daha fazla pozisyona girerdi galatasaray, ve 1 golden fazlasını atardı kesinlikle.