messi'nin, xavi'nin, iniesta'nın maçı olacaktır. bu üçlü çocukluğundan beri aynı takımda oynuyor, aynı antremana çıkıyor, aynı uçağa biniyor, aynı soyunma odasını kullanıyor, yani yedikleri içtikleri ayrı gitmez sözü sanki bunlar için söylenmiş.
ve bu akşam real madrid'i üzeceklerini tahmin ediyorum. umarım güzel ve heycanlı bir maç olur.
real madridte oynayan tek oyuncunun kaka olduğunu gösteren maçtır. 3 tane golluk pas verdi adam. onun dışında göze çarpan bir futbolcu yoktu real'de. real'in en zayıf halkaları ise, ronaldo ve marcelo'ydu.
barcelona'da ise maçı kazandıran oyuncular, puyol, iniesta, ibrahimoviç, xavi'ydi. takımını çok saçma iki kartla 10 kişi bırakan Busquets ise en kötü oyuncusuydu barça'nın.
beklentilerin biraz altında kalmış olan maçtır ayrıca.
messi' nin tahmin edildiği kadar ortalamanın çok üzerine çıkmadığı ya da başka deyişle buna gerek kalmadığı bir maç olmuştur. Maçın başlarında 3 net pozisyondan yararlanamayan Real bir nevi haketmiştir bunu. Ama asıl haketmesine neden olan olay Robben gibi bir yeteneği bırakıp marcelo gibi bir kazmaya o mevkiyi emanet etmektir. Raul & Benzema yedekteyken Higuen' le başlamaktır. vs vs vs ... şeklinde gidebilecek bi çok olaydan dolayı barça beklendiği gibi çok kolay olmasada bi şekilde sonuca ulaşmıştır.
marcelo denilen yeteneksiz dururken, c.ronaldo'yu oyundan çıkaran pellegrinin real madrid'in sonunu hazırladığı maç. sonuç olarak barcelona 3 puanı aldı ve sezonun en kötü maçlarından birini oynamasına rağmen reali yenerek ne kadar büyük bir takım olduğunu gösterdi...
haklı olarak yüksek beklentiler içinde olan biz futbol severleri bir nebze hayal kırıklığına uğratmış karşılaşma, mücadele açısından yüksek düzeyde olan ancak tempo ve futbol açısından beklenenden oldukça uzak bir karşılaşma.
hatta beklenenden o kadar uzaktı ki maçın özeti tek cümlede anlatılabilir;
c.ronaldo kendine aşırı güvenin verdiği bir ukalalıkla 1 gol kaçırdı, c. puyol iki gol çıkardı, bezgin görüntü çizen t.henry çıktı z. ibrahimovic girdi dahil olduğu gibi de harika bir vuruşla gol yaptı, real son 15 dk 3 forvete döndü, p.guardiola yırttı pellegrini sıkıntılar çukuruna geri döndü.
real madrid'in marcelo denen ağzını yüzünü siktiğim kazmaya rağmen başa baş oynadığı maç oldu. maçın göze batan isimleriyise kanımca sergio ramos, puyol, ve kak'a'ydı.
barcelona takımının her şartlar da kazanacağını biliyordum. aslında maç daha zevkli geçerdi o ilk görülen kırmızı kart barcelona'yı geriye çekti. maçın biraz da olsa temposunu düşürdü.
daniel alvesin muhteşem bir asistle, carles puyolun kritik müdaheleleri, marcelonun etkisiz oyunuyla, hakem üçlüsünün yanlış kararlarıyla ve klasik ibra kadabra dokunuşuyla akıllarda yer etmiş maç... an itibariyle barcelona taraftarları taşaklarını geçmekte, viva barça sloganları ispanya sokaklarını inletmektedir...
stopper lerin yerden kalkmadığı, kaka nın beni tekrar büyülediği, casillas ın her zamanki "allah belanızı versin napıyosunuz olum" bakışları, marcelo nun bakmadan pas atcam diye nerdeyse belini kırması gibi enstantanelerle geçen hoş bir el classico maçı.
Kaka elinden geleni yaptı, adam götünü yırttı ama eşlik eden kimse yok.
Xavi-iniesta ikilisi yine müthişti.
Puyol hayvanı heralde doping almış, rakibin korner bayrağının orda çılgınlar gibi baskı yapıyor.
Messi sen insan mısın arkadaşım ?
Beklentilerin altında geçen bir maç. messi, ibrahimoviç, ronaldo, kaka, iniesta gibi yıldızlar varken maça damgasını vuran tartışmasız puyol'du. sakatlıktan yeni çıkan messi ve ronaldo gerçek güçlerini sahaya yansıtamadılar.
maçtan sonra barcelonalı bir baba ve kız geldi ekrena. yanlış dudak okumadıysam ''işte böyle, her sene böyle madrid'e böyle koyarlar aman'' diyorlardı. ne tezahüratmış birader, ispanya'Ya kadar ulaşmış.
Barcelona'nın sistemli oyununun gözler önüne serildiği bir maç daha oldu.
Ronaldo - Messi farkını gördüğümüz bir maç oldu.
Puyolun tecrübe abidesi olduğunun gözler önüne serildiği bir maç daha oldu.
Büyük ihtimalle Real Madrid teknik direktörünün son maçı oldu.