beşiktaş'ın ilahi adaletlere geldiği maçtır. son iki maçımızı kötü oynamamıza rağmen kazanmıştık bu maçı ise iyi oynamamıza rağmen kaybettik. ama sıkıntı yok beşiktaş avrupada güzel oynuyor. çıkar bu gruptan. hatta bu stoke city'i inönü'de harcar.
içimizdeki irlandalılar lafının sözde değil özde olduğunu gösteren maç olmuştur. bir parantez açmam gerekiyor; necip uysal. bu çocuk gerçekten çok şanslı. orta sahada oynayan birisi olarak fernandesten, disiplin ekolü ernstten ve tabiki gutiden öğrenmiş ve öğrenecektir daha da kanımca. iyi iyi. beşiktaş hoşuma giden bir futbol oynadı ama ikinci yarı içerisinde geriye düşene kadar ilk yarıdaki gibi etkili olamadı. klasik olucak ama uzun taç atışları, kaleciyi engelleme, itişme-kakışma, ileri şişirme top atma olayı ile kazanan stoke city'i izledik bugün. evet bu maçta taktikleri tuttu ama finale çıkacak kadar tutacağını sanmıyorum. eğer olur da finale çıkarlarsa da bu entryi silmemeyi düşünüyorum. beşiktaş pas yapmayı öğrenmiş iyice ama tabiki eksikleri hala var 3-5 kere gereksiz top kaybı yaptılar. benden bu kadar aklıma daha fazla bir şey gelmedi.
ayda yılda bir maç izleyen beşiktaş taraftarı samsun atakum bölgesinden bildirdi, söz merkezde.
edit: hayır sanki yalan şeyler yazıyorum da şuraya eksiliyor allahın kabızı.
a-hakkını vermek lazım.
kabız- eksi eksi eksi eksi eksi eksi
kabız- bok sıç öl kötü beşiktaş.
b-olsun sağlık olsun.
kabız- eksi eksi eksi eksi eksi eksi
kabız- bok sıç öl kötü beşiktaş.
içinde lıkırdayan beyin sıvısı olan patates kafalarınızı *.
2-1 kaybettiğimiz maçtır. böyle top oynayalım yeter. elbette stoke denen taç kovalayan takım da gelecek istanbul' a ve görecek ebesinin tabelasını. böyle oynayın yeter.
maalesef türk halkı olarak yenilsek te sadece oyuna sevindiğimiz bir maç olmuştur. halbuki kazanmamız gereken bir maçtı. o yüzden üzülmek gerekir. temsilcimizin iyi oynayıp maalesef haketmeyerek kaybettiği maç.
edu oynayacağına tek forvet oynayalım abi. abi hakem neyle meşguldü soyunma odasında falan mı şerefsiz bir tane bile faul vermedi. simaoya ne demeli peki. fernandez maçın oyuncusu bence. bu işin inönüsü var bu kadar basit. ayrıca burada hala futboldan anlamadığı halde saçma sapan konuşan yazarlarımız da mevcut. yazık. ayrıca stoke citynin son derece sikimsonik oynadığı halde bala göte kazandığı maçtır.
beşiktaş'ın yenecek kadar iyi oynamadığı ancak yenilgiyi de hak etmediği maç oldu. maç berabere biter, iş bokstaki gibi puanlamalara kalır ve beşiktaş iyi halden bu maçı kazanırdı.
stoke city denen takımın tek hücum varyasyonu(ömer üründül sıtayla) ceza sahasına açılan ortalarda rakip kaleci ve savunma oyuncularını darp edip(evet, direk darp, faul değil), hakemin görmediği yaralama girişimlerinden istifade edip gol atmak. muhtemelen 21.yüzyıl'ın en sikko takımı. muhteşem yüzyıl'ın en sikko karakteri ise mehmet günsur. adam yakışıklı lan(üzgün kaslı sıtayla). beşiktaş rakibe uyup kafa göz dalmadığı için kutlamak lazım.
ricardo quaresma, kişisel hayat tarihçemde adnan menderes'ten sonra yaşadığım en büyük paradoks. % -15 şut açısı varsa zerre pas düşünmeden kaleye vuruyor, şut açısı % -25'e düştüğünde ise etkili paslar atıp asistler yapıyor, bugün olduğu gibi. takıma faydalı mı değil mi? aha işte paradoks burada başlıyor.
tek tek takım analizinden ziyade ben bugün beşiktaş'ın oyununu beğendim. penaltı pozisyonundan önceki 10 dakika hariç geri kalan zamanlarda çok etkili olamasa da hiç sinmedi, sürekli denedi. ancak forvetinde darwin teoremine göre kaplumbağadan gelmiş olan edu olduğu için pek etkili fırsat yakalayamadı.
penaltı pozisyonunda tomas sivok'un rakibe müdahalesi var ancak, bu hareket penaltı ve sarı kart ise; stoke'lu en az 4 oyuncunun şu an cinayet şubede ifade veriyor olması gerekirdi. rüştü reçber darp raporu alıp mahkemeye başvursa(sahi ushan çakır ne alemde?) ryan shawcross adam öldürmeye teşebbüs suçundan müebbet hapis istemiyle yargılanır.
bir galatasaray taraftarı olarak maçtan dönem dönem ben tatmin oldum tadı aldım. beşiktaşlılar ne der bilemem.
ayrıca 12 yaşında beyinle buralara ''stoke 8 atar, 5 atar. kova beşiktaş ihihihi'' diyenlere önerim; kanal d'yi açın bak, sevimli kahramanlar var.
stoke city denen takımın bala göte yendiği maç. crouch denen her pozisyonda faul yapan zibidi, şerefsiz gülüşlü, futbol sahalarından defolup gidesice ipne seviniyor diye tek üzüntüm. yoksa iyiydik. fernandes,quaresma rakip oyuncuları madara etti. he ingiliz asilini ve yalakalarını sikecekler burda. burası türkiye ve taraftar nasıl olunur rövanşta öğretilecek.
yanarım yanarım şu kazmalara hakemin yardımıyla yenildik ona yanarım. adamları maymuna çevirdik futbol anlamında, herhalde baş dönmesinden uyuyamazlar bu akşam ama tabelada 2-1 mağlup görünüyoruz. yapma beşiktaşım, adamları uyutmuşuz tam öne geçeceğiz gereksiz yere sakatlanma numaraları ile sinirlendirip canlandırdık bu futbol fakirlerini. yapmayın hiç gereği yok futbol olarak bizim yarımız kadar değiller.
üç sezon öncesinin sivasspor'u ayarındaki ingiliz takımı sadece 60'tan sonra fizik üstünlüğüyle birşeyler yapmaya çalıştı. gol mol atacakları yoktu aslında. penaltı kararı çok tartışmalı. crouch adlı pinokyo maç boyunca ahtopot gibi eliyle koluyla itti çekti bizimkilerin sırtına bindi birşey olmadı, fakat kendisine yapılan ufacık bir temasa penaltı çaldı hakem. şu maç için beraberliğe bile üzülecekken hiç puan alamamak kötü oldu. futbol adına seyri gayet keyifli bir maç oldu. 2-1'den sonra beşiktaş'ın yüklendiği period fizik kalitenin üst düzeye çıktığı anlar oldu. quaresma hemen her pozisyonda rakiplerini rencide eder tarzda top oynadı ha keza oyundan düşene kadar fernandez'de öyle. simao etkisiz gibi görünse de en az üç tane öldürücü tarzda final pası attı hele son anlarda edu'yu soktuğu pozisyon enfesti.
beşiktaş'ın dandik bir penaltıya kurban gittiği maç. hadi edu'ya başka fiziği iyi forvetin yok istemeye istemeye katlanıyorsun anladık ama necip ile simao bir iş yapmıyorlarken çıkarsana be adam.
ingilizlerin orta düşük takımı diyerekten küçümsenen takımın premier lig 7.si olduğunu hatırlatmak isterim. üstelik iç saha maçlarını chelsea, liverpool ve man utd ile oynamış halde bu durumdalar. bunlardan ikisi ile berabere kalıp liverpool'un eline verdiler. bu üçünün de bu beşiktaş'ın içinden geçeceğini düşünmek abartı olmaz herhalde. yendikleri takım vaktinde örneğini de göstermişti.
fernandez yetenekli ama bir anelka misali umursamaz halleri var.
üst oynayanların kazandığı, beşiktaşımızın kaybettiği maç olmuştur. (#13270281)) dediğim gibi maçta hop oturup hop kalktık, beşiktaş güzel futbolunu galibiyetle süsleyemedi.. yazık oldu gerçekten.. bir trabzonsporlu olarak; bu işin bir de inönü tarafı var diyorum ve beşiktaş hala bu grubun favori takımıdır ve gruptan çok rahat olarak çıkacaktır.
beşiktaş'ın bu maçta eleştirilebileceği tek nokta, rakibinin hava hakimiyetini bilmesine rağmen kale vuruşlarını ayağa oynayarak kullanmak yerine uzun vuruşlarla topları rakibe hediye etmesidir.
eğer o hareket penaltılsa biz her maç 10 tane penaltı atarız. eğer o hareket sarı kartsa stoke 6 kişi falan kalırdı, maç boyu her topta çaktılar bi tane bizim çocuklara.
nasıl antalya ve bursa maçlarında bu takım rezil oynayıp kazandığında eleştirdiysek, bu maçta da kaybeden beşiktaş alkışlanmalıdır. beşiktaş bugün kusursuza yakın futbol oynadı. özellikle egemen, quaresma, fernandes, necip ve aurelio.
stoke city'nin de 10 cm boy ortalaması farkı hariç hiçbir özelliği olmayan bir takım olduğunu herkes görmüştür sanırım. taçları ve kornerleri ceza sahasına göndermek dışında hiçbir hücum organizasyonu olmayan bir takım.
neyse, kiev de bugün berabere kaldı. kaybedilmiş hiçbir şey yok. yeter ki bu futbolu oynayalım.
edit: lan hakem seni unuttum. yatacak yerin yok amın oğlu esteban.
sizi uyarmıştım yine emeceksiniz diye. kanırtıcaz koyacaz kes cevapları geldi. ama sonuç ortada. emen yine beşiktaş oldu. hem de ingiltere'nin 2. sınıf takımını.
deplasmanda böyle kaybetmek kötü oldu. gerçekten beşiktaşım beklediğimden iyi oynadı ama malesef olmadı, ama bu tempoda oynarsa beşiktaşım gruptan rahat lider çıkar.
not: lan stoke oynadığınız topu sikiyim bu ne lan böyle.