en kötüsü böyle günlerde az sayıda insanın çalışması sebebiyle kendi çayınızı kahvenizi almak, hatta önce çayı demlemek, demlenince de üstlerine çay götürmek zorunda kalmaktır.
çalıştığınız şirket prensibi gereği izin verilenler arasında olmayıp bu muhteşem günü ofiste, müdürü ile yan yana, 3 kişi oturarak mutsuz bir şekilde geçirmeye neden olan durumdur. aynı durumda çalışmayan arkadaşlarınız tarafından dalga konusu olur bir sonraki tatilde piyangonun onlara vuracağını bilmenin sevinci ile planlar yaparsınız. cumhuriyeti biz kurmadık belki ama bizler yaşatacaksak bu günde de birilerimiz çalışmak zorunda kalabiliyormuş avuntusu ile kendimizi teselli edebiliriz en azından...
pek çoğumuzun başına gelen durumdur. 'buna da şükür' diyerek pozitif olmaya çalışmalı ve işe dört elle sarılmalı. asıl kıyağı öğrenciler ve öğretmenler kapmıştır. çarşamba yarım gün, perşembe-cuma tatil. bir de hafta sonu. ohh ne ala.
vay sahtekarlar, olm nerdesiniz? son entry dün girilmiş işte lan başlığa; demek ki çalışmıyorsunuz...
hani çalışıyodunuz, yoksunuz işte. burada tek başıma alıp verip ekonomiye can verirken ostura ostura uyuyorsunuz lan, çakallaaarr.. resmi bir tatilde çalışmanın verdiği hüzün hissini tattığımız şu günde bana tek başımıza parçasını hatırlattı bu 29 ekimde çalışmak şeysi, neyse tanımı kondurduk.
her firsatta ataturk ve devrimlerini elestiren bunyelerin, ataturk un hediye ettigi bayramda yatmak, tatil yapmak istemesi, calismak istememesidir. calisacaksiniz arkadasim seve seve calisacaksiniz. laik cumhuriyet in 86 ıncı yili kutlu olsun.
devlet memurları tatil yaparken özel sektörde çalışmanın olması durumunda.şu türkiyede memur olmak vardı anasını satayım deyip.iş verenin kulağını çınlatmak.
