bugün düşünce özgürlüğü dendiğinde akla ilk gelen yerlerden olan iskandinav ülkeleri bile zamanı geldiğinde her yeri bayrakla doldurup kutlama yapıyorsa bu yasaklanmanın altında bir bit yeniği aramak farzdır.
içinde bulunduğunuz gruba binbir özgürlük verip diğerlerini kısıtlamak düşünce özgürlüğü değildir.
29 ekim kutlamaları yasaklanmıyor ki,
sadece alınan duyumlar ve istihbarat gereği hükümet aleyhinde muhalif sloganlar atılması engelleniyor.
kutlamalar stadyuma alınarak, kontrolü daha kolay ve daha az insan katılımı sağlanmak istenmektedir.
burada da muhalif sloganlar atarak hükümetin dış politika ve icraatlarına karşı çıkanlar daha kolay gözaltına alınması-tesbit edilmesi sağlanacaktır.
sokakta-cadde de milyonlarca insan yürüyüş yaparak demokrasi-cumhuriyet değerleri lehinde slogan atarak, suriye-libya-kıbrıs-ırak gibi dış politika ve açılım-demokratik özerklik-ekonomi-sendikal haklar-eğitim-asgari ücret gibi hükümet politikalarına muhalif sloganların önü kesilmek istenmektedir.
29 ekimde tüm taraflar ülkenin ekonomik-sosyal durumunu protesto eder de, bu durumun vereceği görüntü sonrası sesi kısılan-korkutulan muhalif kitleler cesaretlenir ise, ne olur?
yeni açılım programları,
18 yaş bebelerin meclise alınması,
başkanlık sistemi,
yerel yönetimler kanunu kılıfı altında özerk olan bölgeler,
her türlü denetimden muaf ve adeta padişahlık gibi eleştirilemez mutlak bir iktidar yolunu açacak anayasa çalışmaları sekteye uğramaz mı?
zaten, bu vb ulusal bayramlar yasaklanacak ve türk kimliği bir aidiyet duygusu olmaktan çıkarılarak, türkiyeli gibi ikamet bazlı bir tarif olacak.
türkçesi; türk kimliği, apo denen bebek katili hainin türk kimliği algısına indirgenecek.
ama, şimdi değil.
akp'nin en çok kullandığı laflardan biriydi.. yasakçı sisteme hayır,vesayet istemiyoruz. yasakçı bir düzen istemiyoruz, vs vs.. halbuki şimdi bizzat vesayetin,sistemin ta kendisi oldular. bir zamanlar yakındıkları şeylerin aynısını şimdi bizzat yıkmak istedikleri cumhuriyeti savunanlara yapıyorlar..
şeriatin önünde duran son engel cumhuriyetimizdir bunu da yavaş yavaş kaldırmaya çalışmaktadırlar. bunlar küçük ve basit gibi görünsede elimizdeki özgürlüğün yavaş ve usulca alındığının bir kanıtıdır.
yasaklanma olayı katılımı daha etkin yapacaktır. Korkan insan zaten gitmez. Biraz klasik bi cümle olacak ama "atalarımız bu memleleti kurarken kimseden izin almadı bizde sahip çıkarken kimseden izin almayacağız.
stadlarda kutlamanın artık yasak olduğu resmi bayramları kendi aramızda da kutlayamayacağız.
ankara valiliğinin yaptığı açıklamada, 29 ekim günü stk'ların yapmak istediği yürüyüş kanun dışı sayıldı. eğer denenirse engellenecekmiş.
cumhuriyetin başkenti ankara'nın valisi, cumhuriyet bayramı yürüyüşünü yasakladı.
ilginç şeyler olacak sanki. du bakalım hele.
not: aradım ilgili başlık bulamadım eğer var ise kusura bakmayın.
resmi bayramlara ait kuzey kore tipi gösterilerin değiştirilmesine kutlamalar kaldırılıyor diye isyan edenlerin iddiasıdır. bu bayramları halk kendisi kutlamalıdır. tank geçitleri, öğrencilerin soğukta ince kıyafetlerle açık havada bürokrat konuşması dinledikleri, liselilerin askeri yürüyüş yaptığı modası geçmiş militer törenler değil halkın gerçekten katıldığı kutlamalar olmalıdır. dikkat ederseniz bu klişe törenler artık katılımı da sağlayamıyor. yıllardır cumhuriyet bayramında istanbul'da havai fişek gösterisi yapılması ise herkesin akşam vakti boğaz kıuısına gelmesini sağlıyor topu topu 15-20 dk lık bir kutlama olmasına rağmen. kürsülerden bürokratların 1940lardan kalma söylemlerle nutuk çekmesini arzulayanların bir kısmı da aslında o havai fişekli kutlama akşamlarında ön sıralardalar merak etmeyin...
tekrar tekrar ifade edilmeli ki 19 mayıs, 23 nisan, 30 ağustos, 10 kasım ve bilimum kurtuluş ve fetih kutlamaları kaldırılsa da 29 ekim kaldırılmamalı. nitekim her ülkenin bir kuruluş günü vardır ve kamu kaynaklarınca finanse edilerek kutlanır.
