Turkiye'de adalet denen seyin aslinda olmadigini bize bir kez daha kanitlamis tahliyeler.
- halkbank muduru tahliye ediliyor ve nerden elde ettigi bilinmeyen paralari kendisine iade ediliyor,
- turkiye cumhuriyeti ve oglunun yolsuzluk konusmalari ortaya cikiyor ve bir gecede tubitak'ta yapilan gorev degisimleriyle montaj(!) Oldugu belgeleniyor,
- cumhuriyet tarihinin en buyuk yolsuzlugunu yapan adamlar tahliye ediliyor.
Vay anasini! Gozun aydin evdeki %50 turkiye artik demokrasi, adalet ve hukuk terimlerinden yoksun bir ulke. Padisahinizla beraber tez yok olun insallah.
Sayın Reza Zarrab Beyefendi, Sayın Barış Güler Beyefendi, Sayın Kaan Çağlayan Beyefendi ve öteki sayın beyefendiler...
17 Aralık'tan bu yana size ne eziyetler çektirdiler, kim bilir...
Ne kadar incinmişsinizdir...
Ne kadar içerlemişsinizdir...
Ne kadar sabretmişsinizdir...
Onca zaman özgürlüğünüz elinizden alındı.
Yakınlarınızla istediğiniz gibi görüşemediniz.
Sevdiğiniz yemeklerden ve içkilerden mahrum kaldınız.
Gezip dolaşamadınız, dilediğinizce eğlenemediniz.
Bin bir güçlükle kazandığınız paracıklarınızı gönlünüzce harcayamadınız...
* * *
Hakkınızda neler dendi neler!
Güya rüşvet vermişsiniz, rüşvete aracılık etmişsiniz, hatta suç işlemek amacıyla örgüt kurmuşsunuz.
Bu iddialar yüreğinizi yakmıştır, eminiz.
Olacak şey mi!
Hepiniz toplumun saygın birer mensubusunuz.
Biriniz dostları uğruna ne para harcamaktan, ne kol saatleri almaktan, ne de uçağını tahsis etmekten kaçınan cömert ve hayırsever bir işadamı...
ikiniz ülkenin kalkınması ve istikrarı için gece gündüz çırpınan koskoca bakanların çocukları...
Neymiş efendim, haksız para kazanmışsınız, yolsuzluk yapmışsınız, yasaları ihlal etmişsiniz, devletin ve milletin hakkını yemişsiniz!
Duy da inanma!
* * *
Nihayet adalet, çektiğiniz sıkıntıları gidermek için bir adım attı.
Sizi serbest bıraktı.
Mahkemenin tahliye kararında da denildiği gibi:
"Şüphelilerin rüşvet almaya ve vermeye aracılık etmek, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve rüşvet vermek suçlarına yönelik delillerin, iletişim tespiti, dinlenilmesi, kayda alınması ve teknik araçlarla izleme ve neticesinde görüntülerin kayda alınması suretiyle elde edildiği, bu şekilde elde edilen delillerin yan delillerle desteklenmediği sürece tek başına esasa ilişkin delil mahiyetinde bulunamadığı açıktır."
Oh be!..
Yüreğimize su serpildi.
Özgürlüğünüze kavuştunuz.
Zaten mahkemenin de belirttiği gibi, sizin gibi saygıdeğer şahısların evi belli, yurdu belli; kaçacak değilsiniz ya!
Hatta tahliye kararında sizlerin her mübarek cuma günü işinizi gücünüzü bırakıp da polis karakolunda imzaya çağrılmanızı doğrusu yadırgadık.
Yani... Ayıp değil mi... Koskoca bakan çocukları... Hayırsever işadamı... Hay Allah...
* * *
Bir de tutup size "yurtdışına çıkış yasağı" getirmişlerki, yani kızalım mı, gülelim mi, şaşırdık.
Yahu, sizler neden böyle bir ülkeyi bırakıp da yurtdışına çıkasınız ki!
Buradan daha rahat, daha konforlu, daha özgür ve daha güvenli bir memleket var mıdır ki!
istediğinizi yaparsınız bu ülkede.
Rahat ve konforlu yaşarsınız.
Özgürce para kazanır, güvenle harcarsınız.
Bu devletin bütün imkânları size kurban olsun!
Bu millet sizin için her türlü fedakârlığa hazırdır.
kesinlikle şaşırmadığım olaydır, krallıkla yönetilen bir ülkede fazla bile kalmışlardır. sonuçta kral ne emrederse o olur, yıllarca boşu boşuna hapiste yatan emekli paşalar ne yapsın. yazık günah, ilahi adalet diyorum başkada bir şey demeyeceğim. bu ülkede adalet yok.
Şimdi bu adamların delilleri karartma ve kaçma şüphesi yok mu? Ben mi bunca yıl cmk yı çok farklı biliyormuşum yoksa? Gerçi onlar da haklı yargılama gerçekten devam edip cezalandırılmayacaklarına göre tahliye edilmeleri de şaşırtıcı değil. Yıllarca adil yargılama yapılmayıp haksız yere yatan askerler ve aydınlar dururken ve hala sürüncemede kalan hükme bağlanmayan yüzlerce dava varken, delil yetersizliğinden beraatine diye karar çıkması yakındır gözümüz aydın.