28 eylul 2008 galatasaray konyaspor maci

    53.
  1. hepsini izlemediğim ama yaklaşık 5 dakikalık özetiyle ilgili bişeyler karalamak istediğim maç..

    bir fenerbahçeli ve futbol sever biri olarak özellikle iç saha maçları en fazla zevk veren takım galatasaray'dır benim gözümde.. skor 1-1'ken kuzenimle baktık, ''oğlum belli olmaz lan..'' dedi.. ama öyle kaliteli ve istekli oyunculardan kurulu ki galatasaray ekibi, skorun her an değişebileceğini biliyosunuz.. yani ben trt'nin sağ üst köşesine bakarken mutlaka bi aksiyon bekliyorum galatasaray'dan ki genelde o aksiyona tepki veriyo takım..

    artıları eksilerinden çok diye düşünüyorum galatasaray'ın.. kewell mükemmel bi transfer.. takımı bi üst seviyeye taşıdığı aşikar.. baros da bu ligin üstünde bi forvet olduğunu zaten çifter çifter attığı golleriyle göstermekte.. ki daha kulubede karan ve nonda'nın oturduğunu da söylemeden edemeyeceğim.. böylesine devasa bi hucum hattına sahip bi takımın yeri uefa olmamalalıydı.. onu da defansında doğan gediklere veriyorum.. galatasaray savunması [meira ve servet] nispeten ağır adamlar olduklarından kontralara karşı etkisiz kalabiliyolar.. yani dikkat edin; galatasaray'ın tehlike yaşadığı topların hepsi bu oyuncuların arasına atılan toplar.. ama bunun da nedeni takımın mütemadiyen ilerde oynama isteği ile tandemin de önde kurulması.. ve beklerinin aslında tam da bek oyuncular olmayışları.. [sabri-hakan balta]

    bi arda hayranı olarak kendisinden daha fazla şeyler beklediğimi belirtmeliyim.. o kewell'a attığı ara top mükemmeldi.. sanırım sağ kanat pek hoşlandığı bi mevkii değil.. o yüzden tam kapasitesini sahaya yansıtamadığını düşünüyorum.. ama zamanla o da o mevkiiye alışacaktır.. kişiliğinden nefret etsem de hasan şaş'ın özverisini de ayakta alkışlıyorum.. hayatında bek oynamamış bi adamın bu denli sağ kanat bindirmeleri yapması, hem de bi bek olarak gerçekten de takdir edilesidir..

    ''skibbe defolsun gitsin!'' diyenler sanırım zaman geçtikçe pişman oluyolar.. doğruyu bulmak için bazen ölümcül hatalar yapmak elzem oluyo ne yazık ki.. skibbe de yanlış yapa yapa doğruya yaklaştığını bi kez daha gösterdi.. ben bi futbol sever olarak çok keyifleniyorum galatasaray'ı izlerken.. bellinzona maçını da oynaya oynaya kazanmaları gerekir ki öyle olmalıdır.. ama taraftarı da pek anlayamıyorum.. iki yıldır heyecan verici bi futbol sergileyen bi takımları var ama gene bomboş sami yen.. sahip çıkın arkadaşlar takımınıza.. güzel günler beklemekte galatasaray'ı.. bi iki ufak tefek sorun dışında [defansın arasına ve arkasına atılan toplar, önlibero tercihleri gibi] gayet güzel bi takım bence galatasaray.. trabzonla birlikte de şampiyonluğun en büyük favorisidir.. hayırlısı bakalım..
    13 ...
  2. 47.
  3. bu futbolla 4 gol atan rakiplerini görünce bazı bünyeleri "lan bunlar ya gecen seneki gibi oynamaya başlarsa?" diyerekten endişeye gark ettirmiş mücadele. korkma canım acıtmıycaz...
    9 ...
  4. 58.
  5. erhan albayrak'ın golünü,
    ve golden sonra kapalı tribünün önüne gelip, alpaslan dikmen pankartını göstererek golü ona hediye etmesini ayakta alkışlıyorum.
    keşke her zaman böyle olabilsek, sadece acı günlerde değil..
    8 ...
  6. 52.
  7. maçtan önce tribünde ilk dikkat çeken derin bir sessizlik ve alpaslan dikmen'in ölümüyle ilgili pankartlardı.maç başladıktan sonra da sessizlik bir süre sürdü ve daha sonra yerini alpaslan dikmen'e ithaf edilen tezahüratlara bıraktı.

    ilk yarıya bakıldığında ortada galatasaray adına vasat konyaspor adına berbat bir oyun vardı. mehmet güven aldığı her topu olumsuz kullanarak kırılması güç bir rekora imza attı. ikinci yarıda ise sahada bambaşka bir galatasaray vardı. rakibini her hattıyla darmadağın ettikten sonra işi şova çevirdi ve istediğini almayı bildi. maçın yıldızları ise lincoln ve baros'du. milan baros attığı goller dışında her topu olumlu kullanarak, dripling yaparak ve top saklayarak bu lige çok fazla geleceğini gösterdi.

    alpaslan dikmen'e gelince ise; umarım şu anda çok sevdiği ve tüm galatasaray'lılara sevgisini aşıladığı metin abisinin yanındadır ve eğer öyleyse tüm galatasaray tribünleri adına diyorum ki

    'alpaslan metin'i buraya getir'
    9 ...
  8. 24.
  9. tanım: galatasaray'ımızın konyasporla yaptığı maç.
    golün adı lincoln. 2-1.

    edit: kıskanmayın canlarım. size de atar merak etmeyin.
    12 ...
  10. 40.
  11. 51.
  12. şöyle başlamak istiyorum, galatasarayın defans hattında değil defans önünde(libero mevki) sorunlar yaşadığı maç olmuştur.
    ayhan akman ve mehmet guven'in yerlerine tobias linderoth ve mehmet topal oynamış olsaydı galatasaray ilk yarı itibari ile çok daha farklı bir skora gidebilirdi.
    harry kewell her zaman ki gibi gerçek bir yıldız.. nerede ne yapacağını, topun nereye gideceğini çok iyi hissedebiliyor.
    milan baros gerçekten süper.. attığı ilk gol harika ötesiydi.* her maçta gol atabilecek potansiyele sahip yeter ki top gelsin.
    ayhan akman yine geriye oynama hastalığı ile sinir etmiştir. mehmet topal ve tobias linderoth'un takıma dönüş yapması ile birlikte bu performans ile yedek klübesine dönecektir.
    mehmet güven çok çok geliştirmesi ve çalışması gerekiyor.. bu kadar top kaybı, kötü performans şansı iyi değerlendirememiştir.
    arda turan vayy ardam vayyy! derbeder olmuş resmen.. saç, sakal birbirine karışmış.* genel olarak beklenilen arda değildi ancak düzelecektir.. görünen o ki yabancı tayfasının ağırlığını hissettirmesi biraz moralini bozmuş. ama seviyoruz biz kendisini..
    cassio lincoln ilk yarı koştu, bir şeyler yapmaya çalıştı ancak ayhan akman ve mehmet güven ikilisinin kötü performansı ve pas alamaması sonucu pek bir şey yapamadı ancak ikinci yarı harika bir futbol koydu ortaya.. 2 asist, 1 gol.. attığı harika paslar, pres, top kapmalar, çalım, mücadele.. iyiden iyiye kendisini toparlamaya başlamıştır.
    7 ...
  13. 15.
  14. "milan barooooosssss. muhte$em goluyle 1-0 one gecirdiiiii." macidir.

    edit : eksileyin, hatta mactan sonra baros'u ele$tirin hala. sezon sonunda gol krali oldugunda goru$uruz !
    11 ...
  15. 38.
  16. lincoln'un lincoln gibi oynadığı, arda'nın tek devre yatıp tek devre koşmasına rağmen rakibi ezdiği, baros'un yıldız bir oyuncu olduğunu herkese gösterdiği, kewell'in her zamanki gibi olduğu...
    ...galatasaray'ın son 20 dk enteresan pozisyonlar denediği, meira'nın sağ kanatta çalım ve pasları ile dikkat çektiği, servet'in striker oynadığı, kewell'in kaleciyi çalımlayıp hareketler denediği, bu pozisyonlar akabinde atılanlar fazla mutlak pozisyonun kaçtığı...
    ...en basit tabirle galatasaray'ın şov yaparak aldığı maç.
    4 ...
  17. 57.
  18. galatasaray ve skibbe nin geleceği için ölçüt olmayacak bir maç daha.
    yine yeniden söylüyorum; bu galibiyetler skibbe nin ne kadar kaliteli, ultrasüpersonik bi teknik direktör olduğunu göstermez bize. sezon başında beri elimizde çeşitli ölçütler var;
    1- deplasmandaki kayseri maçı
    2- iki tane steaua bükres maçı

    bu 3 maçta galatasaray ın ne kadar zorlandığını ve çuvalladığını gördük. ne zamanki galatasaray bir derbi kazanır, taş gibi bir anadolu takımını deplasmanda yener, uefa da ciddi bir rakibi yener ve gene uefada lüzumsuz bir takım karşısında madara olmazsa işte o zaman skibbe hakkında ''yav çok yanılmışım oysaki ne iyi teknik adammış:(('' diyeceğim.

    koskoca şampiyonlar ligi gitti hala sindiremiyorum. ''skibbe hakkında konuşanlar ehehhe şimdi susuyorlar oysaki bak adam ne kadar süper'' diyenler bik bik konuşmayın. zorlu maçları bekleyin.

    ha hiç olumlu bir şey yok mu? var tabi. hayvan kewell var, tazı gibi baros var, lincolin şerefsizi de top oynamaya başladı artık. oyuncular yavaş yavaş birbirine alışıyor. bunlar güzel. bunların devamlılığı sağlamak ve galatasaray sistem takımı yapmak önemli olan. bunun işareti de kocaeli ve konya maçında geldi. zor maçlarda da aynı oyun oynanırsa sonuç ne olursa olsun bize alkışlamak düşer.
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük