fenerbahçe maçında gösterdiği performansı yinelemesi halinde bursaspor'un kazanacağı maçtır. zaten trabzonspor evinde hep sıkıntı yaşıyor, bursaspor da emeğinin karşılığını alamadı. 0 veya 2 diyorum ben.
Anadolu derbisidir. Anadolunun abisi Trabzon ve kardeşi Bursa sporun maçıdır.
Bursa sporun şampiyon olduğu sezonda ki iki kulüp taraftarlarının astığı pankartların hatırlanması gereken dostluktur.
Maçın son dakikalara doğru trabzonspor hava toplarıyla pozisyonlar buldu ki bunlarda etkiliydi. 90. dakika da emre güral'ın şutu direkten döndü. 90+3'te trabzonsporlu yasin öztekin'in şutu gol oldu ancak maçın hakemi ilker meral, topu eren'e veren bamba'nın yaptığı harekete faul dedi. çünkü o anda bursasporlu bir futbolcu o topa kafayla girdi. ancak burada suç bamba'da değil, o topa kafayla giren bursasporlu futbolcudaydı. o pozisyon da faul değildi haliyle, devam kararı alınmalıydı. trabzonspor'un hakkı yendi. ilker meral haftanın en kötü hakemi olarak nitelendirebilecek bir maç yönetti.
söylediğim gibi, atamayana atarlar maçı oldu. hakemin etkisi de büyük tabii.
bursasporumuzun iyi ve akılcı oyunuyla, bileğinin hakkıyla kazanarak 3 puanı cebe indirdiği maç.
rakip trabzon eski trabzon değil, üzüldüm gerçekten, umarım bir an önce toparlanırlar da bizans'a karşı verdiğimiz mücadelede yanımızda yer almaya devam ederler.
bursaspor 11'inin tamamı bugün sahada ne istediğini iyi biliyordu, hakem, volkan ve fener balı sayesinde elimizden kaçırdığımız fenerbahçe sonrası kaybettiğimiz puanları trabzon'da telaffi etmemiz gerekiyordu ve ettik.
scott carson: kalesinde yine güven verdi, müdahalelerinde başarılıydı, önemli kurtarışlar yaptı, emeğine sağlık.
ömer erdoğan-ibrahim öztürk: şarap gibi ikili, yıllandıkça daha başarılı, daha mücadeleci oluyorlar. her ikisi de hatasızdı diyebilirim.
mickael chretien basser: kalitesini sahaya yansıttı, ofansa fazla destek veremese de görevini iyi yapanlardandı.
murat yıldırım: bursaspor'un en fazla aksayan ismiydi. oyunda kaldığı sürece olumlu tek bir hareketi yoktu.
hakan aslantaş: güzel bir oyun sergiledi, vederson ile son derece uyumlu gözüktü.
gökçek vederson: bekte daha iyi bu adam. birkaç gol pozisyonu harcadı, daha iyi olabilirdi, istediğimiz arzuladığımız vedo bu değil.
fernando belluschi: orta sahamızın emniyet sübabı. ofansta etkili olamasa da savunmada gayet başarılıydı.
alfred n'diaye: koştu, mücadele etti, parçaladı, top çaldı, pas attı, bir ileri bir geri makine gibi çalıştı. helal sana alfred.
sebastian pinto: yine markaj altındaydı ve yine etkisiz kaldı.
pablo martin batalla: süper kaleci, über kaleci denilen onur'a öyle bir gol attı ki, bu tartışmalara adeta son verdi. trabzon'da olmayıp, bursa'da olan şey bugün batalla idi, ve bu da skora yansıdı haliyle.
stanislav sestak: istediği fırsatları yakalayamadı, diriliği ile trabzon defansını yıprattı.
musa çağıran: oyunda kaldığı süre zarfında başarılıydı.
ferhat kiraz: 90+'da oyuna girdi, bir kez topla buluştu.
ilker meral gibi bir hakemin 90+3'te yasin öztekin'in golünden önceki pozisyon için olmayan faulu verip bursaspor'a galibiyeti getirdiği maç olmuştur.
Keşke o şut hiç çekilmeseydi, bamba asist yapmasaydı, yasin golü atmasaydı da biz de bursaspor'u tebrik edebilseydik. Ama olmadı arkadaşım, bursasporluların vicdanı rahatsa eğer ''koyduk mu'' diyebilirler...
Neymiş efendim faulmuş... Yok yaa...
Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Unutmayın.
Başkan ibrahim yazıcı'ya da acil şifalar diliyorum. Son dakikadaki trabzonspor'un verilmeyen golüne heyecanlanıp hastaneye kaldırılmıştır zira.
Geçmiş olsun.
Ekleme: pozisyonu markus merk yorumladı, tartışmasız gol, diyor.
maçın hakemi ilker meral' in vicdanının rahatlığını merak etmeme sebebiyet veren karşılaşmadır. bu kadar basit mi lan bir takımın 2 puanını çalmak?
tff başkanı tüpçü' yü göreve davet ediyorum. bu tür hakem(!)lerin bu kadar basit hatalarla takımların puanını çalması, emeklerini yemesi kabul edilir cinsten değil.
ve siz, bursaspor taraftarları! nereye neyi koydunuz lan! adam bal gibi atmış işte hakem de saymamış golü. yani ortada koyma filan yok. kocaman bir ayıp var.
keşke şu maçı 1-0 değil de utanç verici bir skorla kaybetseydik de kadroda veya teknik yönetimde temel bir değişime gidilseydi.
hiç kimse oynadığımız kötü futboldan konuşmuyor, herkes verilmeyen gol derdinde.
bugün bu maçı bu oyunla 3-0'lık bir skorla kazansaydık, mutlu olacak mıydık acaba? içimize sinecek miydi?
zaten hes projelerine kendi takımımın yaptığı yatırımlar beni çılgına çeviriyor, futbol adına da bir şey yok.
neyini destekleyeyim bilmiyorum.
her maç kazım koyuncu'yu anarken hes projesinden kazanılan paralarla şair ceketli çocuğun kemiklerini sızlatacağınızı düşünmediniz mi?
--spoiler--
Trabzonspor'u tutmak sadece o yörenin çocuğu olmakla açıklanabilecek milliyetçi bir davranış değildir. Benim için Trabzonspor, en güçlülere karşı koyan ve herkesi yenen hayali kahramandı. Öyle bir kahramandı ki statükoyu bile devirmişti.
--spoiler--