yaklaşık 10 dakika kadar önce vuku bulan olaydır. gökyüzü, böyle nazlı nazlı yağan yağmura gaz verircesine "booooooğgğğgğggggghh" şeklinde haykırarak bizleri oturduğumuz yerden sıçratmış ve mahallemizdeki tüm arabaların alarm sistemlerini devreye sokmuştur. ayrıca karşı apartmanın çatısındaki kuşlar da feci ürktü.
evdeki küçük kardeşlerin peşinizde kuyruk olmasına sebep olan vakaadır. kızı korkmaması için teselli ederken kendiniz korktuğunuzu belli etmezseniz daha bir etkili olur.
-yok güzelim ben acıktığım için titriyorum; şekerim düştü.
aynı olay izmitte saat 16.00 sularında gerçekleşmiştir. cafenin terasında oturan arude50 ve arkadaşları sıçan moduna girmişlerdir. hepsi hasta olmanın eşiğindedir.
sabah evden çıkarken açık bırakılan camlar sebebiyle 3 adet ıslak koltuk, 2 adet leş gibi perdeyle birlikte eve koşarken de bir pantolon, bir boxer, bir çift çorap, bir tişört ve bir çift ayakkabıya malolmuş hadisedir. bittim ben. *
evime çok yaklaşmışken başladığı için fazla ıslanmadığım durumdur. ama yeni taşındığım evde yalnız başıma o sesler,bir de üstüne televizyonun açılmaması sonucu evde ses olamaması,sadece dışarıdan gelen seslere odaklanmamı sağlamıştır.neyse ki yayın geldi ben de kendimi televizyona odaklayıp sesleri duymamaya çalıştım.
elektriklerin kesilmesi üzerine romantik yanları kaşınanmeyiçin büyük bir hayal kırıklığı olmuştur. olm türküz biz ne o öyle mumlar, ışıldak ve cep telefonundan radyo fantezisi olmuyor işte azizim imzayı attıktan sonra romantizm ölüyor. *
sadece istanbul değil zonguldak'ta da olan olaydır. bir tane yıldırım yaklasık 10 metre ilerime düşmüştür. ödümüz bokumuza karışmıştır. bi de mal gibi bira ve sigara alıp onu yusuf yusuf yağmur altında içmemizin nedeni neydi işte onu çok merak ediyorum. insan duramıyor işte içmeden. (bkz: alcoholica)