27 yaşında olmak gayet olağan bir şeydir, hemen her insan bu bir yıllık dönemi yaşar. Yalnız olmak ta çok olağan üstü bir şey değilir, zira her insan yalnız kalabilir hayatının bir döneminde. Bu iki durumun birleşmesinin de dikkat çekecek bir konu oluşturması beklenemez. Gereksiz çabadır.
Avlanırken bile kimse mezgit için oltaya hamster takmaz.
geçmişe bakıp kendini zavallı hissetmektir. ama hayat zavallı hissedecek kadar uzun değil. geçmişi boşverip ana odaklanmak gerekir. hiç kimse sebepsiz yere yalnız değildir.
yalnızlıktan hoşlanan birinin bile sinirlerini bozacak olan durumdur.
hoş değildir, gerçekten hoş değildir.
yalnızlığınızı anlatmaya çalışır, hareketlere, kelimelere dökersiniz; etrafınızdaki sığlar sizin daha büyümemiş bir melankolik olduğunuzu düşünürler anlamazlar.
evinide geceleri esen buz gibi rüzgarı örtmeye yetmez hiç bir yorgan, ruhunuz donmaktadır. ısıtabilecekler ise ya çoktan ölmüştür ya da çoktan güzel uykularının bilmem kaçıncı evrelerindedirler.
artık hayatınıza katılacak insanların hayalini kurmaktan çok, ilk önce kimin öleceğini tahmin etmeye çalışırsınız. sonra o olmadan geçecek hayatın zorluklarını ve getirilerini düşünür, sabahı sabah edersiniz.
evinizde kıpırdayan tek şey, soğuktan bi şekilde kaçıp evinize yerleşen kör sineklerdir. inanın kör olmasalar, onlar da yanınızda olmazdı. ama allah vergisi, körler işte... bu da sizin şansınız... ne acı.
en yakın arkadaşınız bilgisayarınızdan yükselen müzik tınıları olur. her notada hayatınızı sorgularsınız. koskoca 27 yıl. 14 - 15 senesini ergenliğe ve saçmalıklara harcadığın için sil. kaldı mı sana 12. böl ikiye, zira neredeyse yarısında uyudun. kaldı sana 6.
6 yıldır birebir yaşıyorsun, acısını tatlısını.
6 sene kime neyi kanıtlar ki sana kanıtlasın.
6 senede yalnız olsan ne yazar, zaten totalde 12 sene daha yaşamayacaksın salt bilinçli hayatı. koy götüne gitsin dersin.
içinde bulunduğum durum kötü değil ki... bu hayatı ben seçtim, ben yaşıyorum ve benimle beraber sonlanacak.
zaten her insan yalnız doğup yalnız ölmüyor mu? 7 nin, 27 nin, 37nin pek de önemi yok.
hem dua et ki hala ruhun var, ya olmasaydı?
yalnızlığını bile hissedemez, yaşayamazdın.
işte al sana kanıt, bak ne güzel, birebir hayattasın.
melankolik şarkılar dinletir. her şarkı anlamlı gelir insana. eski dostlukları sevgilileri hatırlatır. yalnızlık ömür boyu..
şükür namazı kılmaya gidiyorum. iyi lan benim 6 senem var en azından şükür.
26 yaşında yalnız değilse üzüntü yaratabilecek, 20 yaşından beri yalnızsa bi çözüm bulunması gereken durumdur. evlenilmek isteniyorsa acilen akrabalara başvurulmalıdır. hiçbir kalem karalanmamışsa, bir sözlüğe üye olmak düşünülmelidir. arkadaş sayınız az ise ortam yapmak gerekliliğini düşünmek gerekir. haliyle yalnızlık boğar adamı, hele de en sıcak geçmesi gereken yaşlarda.
akranlarınızın bir bir sağlam işlere (bir çoğu memur) girdiğini, evlendiğini görüp durumunuza acımaktır.
geçmişte yaptığınız hataların bünyede yarattığı pişmanlıklar, üzüntüler...
geleceğinizin belirsiz oluşu çok canınızı yakar bu yaşta. çünkü artık üniversite yıllarınızı; -yarını düşünmeden yaşadığınız günleri- geride bırakmışsınızdır.
size yapılan masrafların ne kadar boş olduğunu gördükçe iyiden iyiye moraliniz bozulur.
hayattan zevk almazsınız. etrafınızda mutlu çift gördükçe insanlara ve kendinize olan nefretiniz artar.
yaşama sevinciniz olmadan devam edersiniz hayata...
tek tavsiyem şu olabilir üniversite yıllarını yaşayanlara: zamanınızın değerini iyi bilin. ve fırsatınız varken kendini en iyi şekilde yetiştirmeye çalışın. ve bu sırada iyi bir sevgili edinip o'nu en asgari düzeyde üzün. elinizden geldiğince de mutlu edin.