uzatmaların oynatılmamasıyla tarihe geçecek maçtır. hakem ilk yarıda o kadar lehimize karar verdi ki son dakika golünü attı dengeyi kurmak için piç kurusu.
milli takıma , oyuncularına yada kendine teknik direktör diyen o adamda dahil hiç birine değil, bir tek arda turan'a yazık olan maç.
ulan adam bir tarafını yırttı resmen, diğer oyuncuların yarısı o kadar uğraşmadı.
sonra mesut özil niye almanya milli takımını seçti.
e amk, adamın aklından zorumu var böyle bir sönükler ruhuna gelsinde milli takım kariyerini çöpe atsın..
tekrar tekrar söylemek lazım, hiç kimseye değil arda turan'a yazık olmuştur.
Uzun bir aradan sonra izlediğim heyecandan yoksun milli maçtır. Rakip takıma şahane bir gol atıp, çok basit bir gol yemişiz. allahını seven defansa gelsin.
Umut bulut'un hiçbir şey oynamadığı maçta alper potuk'u çıkartan teknik direktörün kendi kalesine attığı gol sonucu berabere biten maç. Umut futbolcu diyene çok feci söverim. Abdullah avcı sen belediye takımı çalıştır. Bir şehrin belediyesini idare edecek seviyedesin ancak.
arda turan'ın hala kadıköy'de çalım atmaya çalıştığı söylentileri gelmektedir, maç sonunda. bir insan kendi takımında iyi milli takımda bu kadar mı kötü oynar. bildiğin mahalledeki topun sahibi çocuk gibiydi. top benim en çok ben oynayacağım. aldığı bütün topları ezdi. hasan şaş gibi hem kendine hem rakibe çalım attı. ne zaman ki orta yapmaya karar verdi, gol oldu zaten.
çok iyi oynamadık ama kazansaydık iyi olacak maçtı. en azından heyecanlanırdık. o da kalmadı artık. 2014 dünya kupası gene bizim için heyecansız geçecek. peki abdullah avcı bunun hesabını nasıl verecek?
milli takımın vasat bir futbol oynadığı ve dünya kupası umutlarının artık neredeyse son bulduğu maç. maç hakkında bence çok fazla konuşulacak şey yok. asıl konuşulması gereken konu türkiye'deki milli takım taraftarlığı, milli takım ruhu konularıdır. 3 temmuz günü başlayan şike süreci, öyle veya böyle yıldırım demirören yönetimindeki federasyon tarafından bir şekilde kapatıldı ve artık bu süreç bitmiştir dendi ama gerçek öyle değil. süreç hala bitmedi. evet belki kağıt üzerinde tamamlanmış olabilir ama insanların zihninde hala devam ediyor. türkiye'de bugün milli takımın maçında dahi insanlar kulüpçülük yapıyor. burak gol attı diye üzülenler semih hata yaptı diye sevinenler vs.. bütün bunlar tek bir şeyin göstergesi, ne yazık ki futbolda da milli bütünlük yok. yıldırım demirören o koltuktan inmediği sürece bunun tersine dönmesi imkansız. çünkü adam başlı başına bir sembol birçok insan için; "şikeyi aklayan adam". o orda oturduğu sürece insanları birbirine düşman eden mazi hiç unutulmayacak ve bu bütünlük, milli takım taraftarlığı ruhu hiçbir zaman gerçekleşmeyecek. ama sanırım kendisinin gitmeye hiç niyeti yok. yazık.
maçın en önemli hatası elbette semihin di ..
ayakta yatıyor beyefendi , kale ağzında topu uzaklaştıracağı yerde kontrol etmeye çalışıyor, böyle mallık görmedim,
2. önemli hata avcınındı, yanlış değişiklikler takımın dengesini bozdu, gerçi zaten çok iyi oynadığımız söylenemezdi,
son anlarda dikkat etmiştir herkes, top bizden birine geçtiği zaman garip bir şekilde herkes bir birinden uzaklaşıyordu,
yahu kardeşim top istesenize, top almak için yaklaşıp kendinizi göstersenize,
taraftarlar sinirden koltukları tekmeledi haklı olarak
ama hakediyoruz biz, tam ortam güzel olucak derken sik kafalının biri ortaya atlayıveriyor,
işte türkiye, türkler, herşeyimiz böyle maalesef,
bir işin cıvkını çıkarmakta türklerin üzerine yoktur,
tarihten gelen böbür ve kibirli tavırların yansıması bunlar,
gazlama milletiz vesselam,
biraz mütevazı olup şovenistlikten uzak bir şekilde işin özüne baksaydık çok farklı yerlerde olabilirdik,
anlayacağınız kültür ve dünya görüşü meselesi,
herşey birbiriyle bağlantılı ve ilişkili,
ama her işte bir hayır vardır;
bırakın gitmesinler bu takım dünya kupasına gitse geçmiş anılar sayesinde varolan iyi imajımızda yok olacak,
bırakın italyayı, ispanyayı izleyelim, onlardan öğreneceğimiz çok şey var daha..
bu kadro ve teknik adamla ilerleyen maçlarda da ancak bu kadar yapabileceğimizin net göstergesi olan maçtır, ki bu takımın andorra karşısında bile ortaya koyduğu futbol açıktır.
o değil de macar kaleci kiraly kalecilerin kiralidir. giymiş olduğu eşofman altıyla da pişti olduk zaten.
umutla değil korkuyla izlenen bilmem kaçıncı milli maç.durumu bu hale sokan başta futbolcular olmak üzere sayın abdullah avcı'ya, tüm iyi dileklerimi sunuyorum.
ayrıca kalan maçlarda bizlere eşlik edecek kişi kesinlikle abdullah avcı olmamalı.eminim ki elinden geleni yapıyordur ama yetenekleri, tecrübesi, seçimleri milli takımı yönetmek için yeterli değil ve her an bize zarar veriyor.yabancı bir teknik adam şu aşamada bize fayda sağlamaz diye düşünüyorum.yerliler arasında takıma bir farklılık katması ve renk getirmesi amacıyla yılmaz vural denenebilir ama tercih edilmezse anlarım yinede benim öncelikli tercihim o olurdu.
tek amaçları milli takıma umut aşılamak, onu desteklemekti.
yağan yağmura rağmen, bol neşeli, küfürlü atraksiyonlu bir akşam gecirdik.
klasik tribün şovlarından, bol küfürlere, hakemin ta.. noktasından demirörene kadar hersey yapıldı.
yapmayan kenarda duran abdullah avcı, sahada gezinen futbolcular ve yönetimdi.
maç başlamadan evveli macar milli takımının stratejisi, istanbula her gelen takım için söylenen tek ve her zaman doğru çıkan; kontra atak futbolu, yattın mı kalkma, sert oyna, mümkün mertebe oyunu yavaşlat mantığı.
macarlar aynen uyguladılar. hakem'in kaleciye çıkan sarı kartı ve bayaaa bir geç alınmış karardı.
şimdi bize bakalım; ne istedik? ne yaptık?
ilk yarı kaçan yüzde yüz şanslarına bakarsak biraz atraksiyon çalışmışlar, arda ve hasan ali nin kanatlardan ceza sahasına girişleri çalışılmış, arda'nın üzerinden oynamak çalışılmış, onur zaten günündeydi, son vuruşlar ya da sonuca gidecek paslar da son temas burak yılmaz'mış (kaçan gollerde iyice) anladık.
anlamadığımız kademe hataları ve sonuca etki edecek sonuç odaklı atraksiyonlar yoktu. bireysellik yine ön plandaydı.
özetle korkulan başımıza geldi. şimdi abdullah avcı'ya ceza versen, demiröreni yönetimden uzaklastırsan ne olur?
2014' trenini her zamanki gibi kaçırdık. jenerasyonumuz bir önemli turnuvayı daha evinden izleyecek.
sonucu hüsran olacağı zaten belli olan maç. ama benim için değil, ilkyarı ikinciyarı 0/0'a 50 lira bastım 300 geldi. yani bu maç benim için bir depo benzin.
sonucu ile şaşırtmayan maçtır kendisi. nedeni abdullah avcı ve tff. milli takım yenildiğinde insan sevinir mi eğer abdullah avcı ve tff gibi faktörler varsa neden sevinmesin.
biz macar arkadaşları kaza bela yenseydik milli takım yine bu çapsızların elinde sürünmeye devam edecekti. en azından bu çapsız arkadaşların gitme ihtimali daha da yükseldi.
devlete ait milli takım değil millete ait milli takım istiyoruz.