ibb defansının futbolu bırak manav açması gerektiğini gösteren maç.
yada şu kıvırcığa biri voleybolcu değil futbolcu olduğunu da hatırlatabilir. o da arkadaşlarıyla oturup biz ne oynuyoruz, nerdeyiz diye konuşabilir.
hafta içindeki stat gezisi işe yaramış galiba. uzun zamandır bu kadar iştahlı bir oyun görmedim galatasaray'dan. umarım hızlı koşan atın boku seyrek düşmez.
skora aldanılmaması gereken maçtır. Tamamen yıldız futbolcuların bireysel çabaları ile galatasaray ayakta durmaya devam ediyor. Rijkaard efendi ise tribündeki seyirciden farksız olarak sadece maçı izlemekle yetiniyor.
Ama işin en kötü yanı böyle bireysel başarılarla alınan galibiyetler ile taraftarın gözü boyanıyor. Geçen yılda aynı durum söz konusuydu. Keita, Arda, Kewell, baros gibi yıldızların bireysel çabaları ile maçlar kazanılıyordu ama ilk ciddi rakipte(kadıköy'de ki fenerbahçe maçı) tepe taklak olan galatasaray bir daha toparlayamadı.
Hep diyorum yine diycem bu rijkaard ile olmayacak bu iş. Ama bizim taraftarımız fenere yenilmeden idrak edemiyor kötü futbolu.
herve tum'un 65. dakikada attığı golle skor 3-1'e geldi. 68. dakikada ise milan baros sakatlandı. 71. dakikada oyundan alındı ve yerine barış özbek oyuna girdi.
